Yoksa seçim mi geliyor?

Merkez Bankası, Aralık ayından bu yana devam eden faiz indirim sürecinde üçüncü kez faiz düşürdü ve politika faizini 250 baz puan düşürerek yüzde 42,5'e çekti. 2024'te yüzde 50 seviyesinde sabit tutulan faiz, Aralık'ta yüzde 47,5'e, bu yılın başında ise yüzde 45'e düşürülmüştü.

8 Mart 2025 08:50
A
a
Sütiş Eskişehir
Merkez Bankası, Aralık ayından bu yana devam eden faiz indirim sürecinde üçüncü kez faiz düşürdü ve politika faizini 250 baz puan düşürerek yüzde 42,5'e çekti. 2024'te yüzde 50 seviyesinde sabit tutulan faiz, Aralık'ta yüzde 47,5'e, bu yılın başında ise yüzde 45'e düşürülmüştü.
Bunun anlamı nedir?
Bunun anlamı piyasaya daha fazla para çıkacağı ve ekonominin kısa vadede hareketleneceğidir.
Ancak madalyonun bir de öteki yüzü bulunuyor; faizleri indirmek demek dövizin ve enflasyonun artması anlamına da gelir ki, bu durum orta vadede Türk ekonomisinin daha da kötü olacağı anlamına geliyor. Yani 4 – 5 ay piyasa rahatlayacak, ama bunun karşılığında vatandaşın sırtına 4 – 5 yıl boyunca büyük bir yük gelecek.
Bunu biz oturduğumuz yerden biliyorsak, hükümetin bilmemesi imkansız. Buna karşın faiz indirimi yapıyorlarsa, “Kısa vadede ekonomiyi rahatlatalım, seçmenimizi ‘ekonomi iyi gidiyor’ diye kandıralım’ sonra isterse tufan olsun” diye düşünmeleridir.
Ki bu durum bir erken seçim habercisidir.

Haftanın Haberi:

Sivrihisar’a Ankara’dan destek

Sivrihisar Belediye Başkanı Hâbil Dökmeci, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’la anlaşarak, Sivrihisar ve Ankara’yı “Kardeş Şehir” ilan edeceklerini söyledi.
Elbette bu kardeşlik nüfusu 6 milyona dayanan Ankara için çok şey ifade etmez. Ancak nüfusu topu topu 21 bin kişi olan Sivrihisar için çok şey ifade eder.
Sevgili hükümetimiz muhalefette olan belediyeleri “Silkeliyor”…
Bunun neticesinde amaçları muhalefeti iş yapamaz hâle getirmek ve vatandaşa dönüp, “Gördüğünüz gibi biz AK Partililer beceriksiz olabiliriz. Ama muhalefet de beceriksiz” diyerek bir algı oluşturmak.
Bu ortamda gelirleri mütevazı olan Sivrihisar Belediyesi’nden büyük yatırımlar beklememek gerekir.
Ancak Hâbil Dökmeci bütün olumsuzluklara karşın çok büyük hizmetlere imza atıyor. Son olarak Ankara Büyükşehir Belediyesi’ni de arkasına almasını, takdir etmek gerekir.
Sayın Dökmeci ve mesai arkadaşlarını tebrik ederiz.

Deniz Kalkan aday oldu

16 Mart Tarihinde Belediye-İş Sendikası seçime gidecek. Seçimde mevcut başkan Kemal Azak’ın yeniden aday olacağını öğrendik. Bu arada yeni bir adayın da adı konuşulmaya başlandı; Deniz Kalkan.
Deniz Kalkan Odunpazarı Belediyesi’nde Başkan Kurt’un şoförü olarak çalışıyordu. Yıllar içerisinde etrafına kendisini sevdirmeyi başardı. Çalışkan ve dürüst bir isim olarak ön plana çıkmayı başardı. Şimdi Belediye-İş Sendikasında şube başkanlığı için kolları sıvamış durumda.
Bu seçimi kimin kazanacağını oturduğum yerden kestirmem imkansız. Belediye’de çalışan işçilerimiz için en hayırlısı neyse, o olsun. Ancak ortada bir gerçek var ki, seçim sonuçları ne olursa olsun, artık sendika dünyasında Deniz Kalkan denilen bir isim olgu var olacaktır.

Eskişehirspor altın buldu

Bölgesel Amatör kümede şampiyonluk mücadelesi veren Eskişehirspor, Konya’daki Fuzul Ömeranlıspor’u 3 – 1 geçmesini başardı. 
Bu arada BAL ligindeki diğer temsilcimiz 2 Eylülspor da kendi evinde Manavgat Belediyespor ile 1 – 1 berabere kalınca, bir anda Eskişehirspor büyük bir avantaj yakalamış oldu. 
Şimdi ligin bitmesine 9 maç kala Eskişehirspor kendi evinde Anamur Belediye ile karşılaşacak. Ligin ortalarında yer alan Anamur’u Eskişehir’in kayıpsız geçmesi gerekiyor. Rakip Manavgat Belediyespor ise – muhtemelen – ligin dibindeki Tarsus İdmanyurdu’nu rahatça geçecektir.
Dananı kuyruğu ise ilerleyen haftalarda kopacak. Hem Eskişehirspor’un hem de Manavgat’ın önünde zorlu maçlar var. Eskişehir süreç içerisinde bir kez puan kaybederse, şampiyonluk iddiası aynen sürecektir. Ancak Manavgat puan kaybederse, her iki takımın kendi arasında yapacağı maça bakmaksızın yarışa havlu atacaktır.
Yani Eskişehirspor ligin 18’inci haftasında altın buldu desek yeridir.

Tarihte bu hafta 

Çetin Emeç Suikastı

7 Mart 1990 tarihinde Çetin Emeç, sabah saatlerinde İstanbul Suadiye'deki evinden çıkıp aracına binerken maskeli iki saldırgan tarafından 7 kurşunla vurularak öldürüldü. Olay, Emeç'in Hürriyet gazetesine gitmek üzere yola çıktığı sırada yaşandı. 
Saldırganların motosiklet kullandığı ve olay sonrasında hızla kaçtığı belirtildi. Tabii aradan 35 yıl geçmesine karşın saldırganlar yakalanamadı.
Çetin Emeç Türkiye’de öldürülen ilk gazeteci olmadığı gibi, son da olmadı. Necip Hablemitoğlu ve Uğur Mumcu gibi pek çok gazeteci yazdıklarından dolayı 1990’lı yıllarda ardı ardına öldürüldü.
Geldiğimiz noktada, terör örgütüyle yürütülen açılım sürecini eleştiren çok sayıda gazeteci kalmadığını görüyoruz. Günümüzde gazetecilerin ekseriyeti, hükümete yalakalık yapmakla meşguller.
Bütün bunlar görünmez bir elin önce Türkiye’de özgür basını susturduğunu, daha sonra da hain emellerini gerçekleştirmek için harekete geçtiği ihtimalini kuvvetlendiriyor.
Her ne olursa olsun bu ülkede Çetin Emeç gibi mesleğini namusuyla yapan gazeteciler hâlen var. Türk Milletinin trollerle hakiki gazetecileri ayırması ve kalemini satmayanlara sahip çıkması gerekiyor.

Günün Sözü 

Tarih muazzam bir erken uyarı sistemidir
Norman Cousins

 
Şahin Erden Kuyumculuk
1000
icon

Henüz yorum yapılmadı,
İlk Yorum yapan siz olun...

Bu Eskişehir haberi ilginizi çekebilir! İlginç Eskişehir haberi