"İbat" kelimesi, Arapça kökenli bir sözcüktür ve İslamî literatürde özellikle ibadetle, Allah’a yönelişle ve gece uyanıklığı ile ilişkilendirilir. Kelimenin kökü olan "bât" fiili, "geceyi bir yerde geçirmek, konaklamak" anlamına gelirken; "ibât" formu ise daha çok "geceyi ibadetle geçiren kişi" anlamında kullanılır. Bu yönüyle, zahidane bir yaşamı benimseyen, geceleri uykusunu Allah’a kulluk için bölen kimseleri niteleyen bir ifadedir. Kur’an-ı Kerim’de geçen bu kelime, özellikle Allah’a yakınlık arayışında olanların vasıflarını anlatmak üzere kullanılır. Bu kullanım, bireyin Rabbine olan teslimiyetini, gece saatlerinde yalnızca O’na yönelerek sergilemesini yücelten bir anlam taşır. Dolayısıyla "ibat", yalnızca kelimesel bir anlam değil, aynı zamanda bir ruh hâlini, bir kulluk bilincini temsil eder.
Evet, "ibat" kelimesi Kur’an-ı Kerim’de geçmektedir. En açık örneklerinden biri Furkan Suresi’nin 64. ayetidir:
"Ve onlar ki, Rablerine secde ederek ve kıyamda durarak gecelerini geçirirler."
Bu ayette geçen "yebîtûne li-rabbihim sücceden ve kıyâmen" ifadesi, tam olarak ibat kavramını karşılar. Buradaki "yebîtûne" fiili, "geceleyenler" anlamına gelir ve bu geceleme, sıradan bir konaklamayı değil, bilinçli ve ihlaslı bir ibadeti anlatır. Kur’an’da bu tür insanlar övülür; onlar, Allah katında seçkin kullar arasında yer alır.
İbat kavramı, tasavvufî düşüncede de derin bir yere sahiptir. Geceleri uykusunu bölüp Rabbine yönelen derviş, salik veya abid kişilere sıklıkla bu tür nitelemeler yapılır. Gecenin sessizliğinde yapılan ibadet, dünyevî meşguliyetlerden arınma ve sadece Allah ile baş başa kalma anlamı taşır. Bu yüzden ibat, bir yaşam tarzı, bir kulluk biçimi ve aynı zamanda yüksek bir manevi farkındalık düzeyidir.
Ayrıca hadislerde ve İslam alimlerinin eserlerinde, gece ibadetine (teheccüd) önem verilmiş; bu ibadeti düzenli yapan kimselerin Allah katında değerli oldukları bildirilmiştir. İbat kelimesi, bu anlamda hem Kur’an’daki hem de hadislerdeki gece ibadetine dair kavramları bütünleyen bir kelimedir.
İbat kelimesi, modern çağın hızında kaybolmaya yüz tutmuş içe dönüşün ve samimi ibadetin sembolüdür. Kur’an’da geçen ve manasıyla derin izler bırakan bu kelime, sadece bir davranışı değil, bir kulluk şuurunu anlatır. Geceyi, yalnızca uyku için değil, Allah ile buluşmak için değerlendiren kulların hâli, "ibat" kelimesiyle özdeşleşir. Bu yönüyle, Kur’an’daki her kelimenin bir hazine olduğunu bir kez daha gösterir.
Henüz yorum yapılmadı,
İlk Yorum yapan siz olun...