Eskişehir’de son 10 yıl içinde sağlık alanında önemli yatırımlar gerçekleşti. Devlet Hastanesi yıkıldı yerine Şehir Hastanesi yapıldı. Yunus Emre Devlet Hastanesi yıkıldı, yerine yenisi yapıldı…
Binalar sağlamlaştırıldı…
Cihazlar yenilendi…
Tüm bunlar yapılırken, bir konuya pek dikkat edilmedi…
-Yatak sayısı arttırılmadı!
-Doktor ve sağlık çalışanları sayısında da artış olmadı!
Bu nedenle yapılan bina ne kadar büyük olursa olsun, belli konularda yetersiz kalındı. Doktor randevuları konusunda Eskişehir’in Türkiye birincisi olduğunu da hatırlarsak tablo pek de iyi değil.
Sağlık-Sen Şube Başkanı Hasan Hüseyin Köksal’ın daveti üzerine düzenlenen iftar programına katıldım…
Köksal, rakamları net olarak veriyor:
-Binalarımızı yenilesek de yatak kapasitemizi artırmadığımız sürece, sağlık çalışanları üzerindeki yük azalmıyor. Şu an Eskişehir’in sağlık hizmetleri 600 bin kişiye göre planlanmışken, Afyonkarahisar, Kütahya ve Bilecik’ten gelen hastalarla birlikte bu sayı 1 milyon 300 bine ulaşmış durumda. Buna rağmen sağlık çalışanlarımız olağanüstü çaba göstererek hizmet vermeye devam ediyor.
Köksal, aslında tüm kamu emekçilerini ilgilendiren bir konuya da dikkat çekiyor:
-Avrupa’daki meslektaşlarına kıyasla beş kat fazla çalışıp, onların aldığı maaşın çok altında ücret almasını sendika olarak kabul etmiyoruz.
-Bizi planlama yaparken Avrupa ülkeleriyle kıyaslayanlar, iş maaş ödemeye gelince Afrika ülkeleriyle kıyaslıyor.
Köksal’ın söylediklerine katılmamak mümkün değil…
Sendika pek de üzerine vazife olmayan işlere de katılmış. Sendika üyelerinden yaklaşık 350 kişiyi ev sahibi yapmışlar. Kooperatif aracılığı ile 150 kişiyi daha ev sahibi yapmayı planlıyorlar. Sağlık Sen Anaokulu hizmet vermeye başlamış ilk etapta 44 öğrenci alınmış. Bu rakamı da 140’a çıkarmayı düşünüyorlar.
Köksal’ın son mesajı:
-Sağlık-Sen Türkiye’yi temsil eden bir sendikadır. Diyarbakır’dan Trabzon’a, Edirne’den Şırnak’a kadar 81 ilin ortak sesi olan bir sivil toplum kuruluşuyuz.
Eskişehir Anadolu Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü tarafından ‘Türk Dünyası ve Ortak Türk Alfabesi’ semineri düzenlendi.
Hatırlarsınız bir süre önce Türk Devletleri ile “ortak alfabeye” geçilmesi konusunda görüş birliğine varılmıştı…
Seminerde verilen mesajlarda bu yöndeydi…
Eko Avrasya Vakfı Başkanı Dr. Hikmet Eren:
-Türk dünyasının ortak bir alfabeye sahip olması, kültürel bütünlüğümüzü pekiştirmek ve iletişimi güçlendirmek adına önemli bir adımdır. "Dilde, fikirde, işte birlik!" şiarıyla yürüdüğümüz bu kutlu yolda çalışmalarımıza devam edeceğiz.
TÜRKSİT Başkanı Kemal Kurnaz:
-Ortak Türk alfabesi, Türk dünyasının kültürel, ekonomik ve bilimsel entegrasyonunu güçlendirecek kritik bir adımdır. Bu alfabenin benimsenmesi, Türk halkları arasındaki dayanışmayı artırarak ortak bir gelecek inşa edilmesine katkı sağlayacaktır.
Anadolu Üniversitesi edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Öğretim üyesi Prof. Dr. Zülfikar Bayraktar:
-Geniş bir coğrafyada yaşayan Türk halkları arasındaki ilişkilerin güçlendirilmesi için ortak dil ve alfabe kullanımı büyük bir önem taşımaktadır. Ortak Türk alfabesinin tarihi arka planını iyi analiz etmeliyiz!
Eskişehir 2013 yılında Türk Dünyası Kültür Başkenti olmuştu. Bu nedenle bu tür panellerin kampüstün dışarıya taşmasında büyük fayda var!
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Eskişehir’de şubat ayı itibariyle trafiğe kayıtlı araç sayısının 369 bin 627 olduğunu açıkladı.
Kentte kaydı yapılan taşıtların 205 bin 961'ini otomobil, 4 bin 472'sini minibüs, 2 bin 661'ini otobüs, 55 bin 461'ini kamyonet, 11 bin 714'ünü kamyon, 59 bin 561'ini motosiklet, bin 210'unu özel amaçlı araçlar ve 28 bin 587'sini traktörlerin oluşturduğu belirtildi.
İstatistik ortada!
Eskişehir’de her 3 kişiden birinde araç var.
Bu kadar araca yol yetmez! Ne kadar yaparsanız yapın yine de yetmez!
Almanya'da hapishaneden kaçmak kanunen ceza sayılmıyor.
Nedeni de oldukça ilginç.
Çünkü kaçma arzusu insanın doğası olarak kabul edilir!Mahkumlar başarılı bir şekilde kaçmayı başarırsa bunun için fazladan cezalandırılmıyorlar…
Yeni Anayasa ve Af gündemimizde…
Af çıkarmayın, bırakın kaçsınlar!
İnsanlara ne kadar yatırım yaparsak, onlara ne kadar iyi davranırsak, bu bize korkunç biçimde ödetilir. Thomas Bernhard/ Eski Ustalar
Henüz yorum yapılmadı,
İlk Yorum yapan siz olun...