Ankara'ya çok anlattık! Hiç dinlemedik!

Medyanın kendisi zaten sorunlu bir alanda yer alıyor. Meslekte 30 yılı 50 yılı devirenler biliyor ki bu sorunlu alanların bittiği hiç görülmez. Birisi bitse diğeri başlar…

23 Haziran 2025 09:39
A
a
Medyanın kendisi zaten sorunlu bir alanda yer alıyor. Meslekte 30 yılı 50 yılı devirenler biliyor ki bu sorunlu alanların bittiği hiç görülmez. Birisi bitse diğeri başlar…
Her kuşağın her dönemin isteği, sorunu derdi farklı olur…


Medyamız dertlerini AK Parti il başkanı Gürhan Albayrak’a fazlaca aktarmış olacak ki, başkan kestirmeden gitmeyi tercih etti:
-Ben anlamam, şikayeti, derdi olanı İletişim başkanlığına götürürüm! Orda anlatın!
Patronu, muhabiri, yazarı, editörü, televizyoncusu hep beraber hızlı trene bindik, yola düştük. Trende çayları içip, boş bardakları görevliler toplarken Ankara’ya geldik. Gardan arabayla çıksaydık, OSB’ye anca geldiydik…
İletişim başkanlığında önce müzeyi gezdik. Benim kullandığım fotoğraf makinalarını görünce biraz sevindim biraz üzüldüm.  Yanına 36’lik film iliştirilmiş Nikon fotoğraf makinası. Gazeteciliğe ilk başladığımda taksitle almıştım. Demek ki müzelik olduk!
Eski basın kartları, yıllar geçtikçe kıymeti artan eski gazeteler, radyolar, fotoğraf makinaları… Liderlerin konuştuğu mikrofonlar…
Hepsi çok kıymetli, çok değerli. Gazetecilik mesleğinin nerden nereye geldiğinin de önemli bir göstergesi! İnternetin henüz hayatımıza girmediği dönemlerin güzel hatıralarına sarılmak, iyi geldi! Arada bir gidip, daha kapsamlı gezmeyi düşünüyorum…
İletişim başkanlığının toplantı salonuna geçtiğimizde bizleri İletişim Başkanlığı Başkan Yardımcısı Evren Başar, Basın Yayın Daire Başkanı Oğuz Göksu ve  Basın İlan Kurumu Ankara Bölge Müdürü Murat Yürekli karşıladı…
Başar, detaylı bilgiler verdi. Göksu ve Yürekli, gazetecilerin anlattığı her soruna her öneriye hem yanıt verdi hem de çözüm önerilerini sundu…



Sorunların çoğunluğu çocukluğumuzda müzede rastladığımız radyolardan dinlediğimiz Rüçhan Çamay’ın seslendirdiği o şarkının sözlerinde gizli…
- Para, para, para/ Varlığı bir dert yokluğu yara!

4 MADDE YETER!

Başkanlar, patronlar, yöneticiler konuşunca bende konuşulmayan birkaç konuya değinmek istedim… Madde madde aktarayım…
1-Tasarruf genelgesi nedeniyle resmi kurumlar gazetelere abone olamıyor. Geçmişte istismarlar yapıldığını biliyoruz. Ancak kurumların gazetelerden  bir ya da iki tane abone olunmasına izin verilmeli…
2-Basın ilan kurumu gazetelere sıfır faizli kredi veriyor. Acil ihtiyaçlara ilaç oluyordu. Ancak, sıfır faizle verilen kredi düşük kaldı. Bu miktar arttırılmalı…
3-Resmi kurumlardan gazeteciler bilgi almaktan zorlanıyor. Kurum yetkililerine kendi bulundukları kurumların görevleri ile ilgili bilgi ve röportaj verilmesinin önü açılmalı.
4-Basın İlan Kurumu’nun Darıca’da tatil köyü vardı. Sanırım başka bir kuruma kiralandı. Tesis yeniden gazetecilerin ve ailelerinin kullanımı için BİK’e verilebilir.

 

İKİ FOTOĞRAFIN ORTAK YANI

Ayşen Gürcan hocamız bir rehber eşliğinde bize TBMM’yi gezdiriyor. Yıllar önce AK Partili bir arkadaşım şu anda üst düzey görevde bana bir kitap vermişti…
Gazeteci Mustafa Yılmaz’ın yazdığı kitabın adı “Dul  Kadının Oğulları-Tapınağın Türk Şövalyeleri” adını taşıyordu.
Kitabın özetindeki iddia şöyleydi:
- TBMM’nin zeminindeki mermerden yapılmış şekillerde “üçgen”, “üçgen içinde göz”, “piramit”, “Kutsal Kadeh” gibi sembollerden çok sayıda bulunuyor.
O yıllarda beni epey meşgul etmişti. Üstelik kitabın yazarı Mustafa Yılmaz’ın bir görevi daha vardı. O yıllarda Saadet Partisi Genel Başkanı olan Numan Kurtulmuş’un danışmanıydı…
Tarihin cilvesi Eskişehirli medya heyeti olarak TBMM’yi Numan Kurtulmuş’un yeniden TBMM başkanı seçildiği dönemde ziyaret etmiş olduk…
Eskişehirli gazeteciler olarak hep beraber 2-3 yerde fotoğraf çektirdik. İlk fotoğraf Genel kurul salonundan…
Tavanda Bohemya kristalinden yaptırılan 16 adet büyük avize bulunuyor.  Tahmin ettiğiniz gibi 16 avize 16 Türk Devletini sembolize ediyor…


Kullanılan bütün avizeler özel olarak çizilerek, Çek Bohemya kristalinden yapılmış. Avizeler ülkemizin en büyük avizeleri arasında…
Bir diğer fotoğrafı ise “Damlalı Kapı” ya da “Salkım Kapı” önünde çektirdik…
İki kanatlı kapı bronzdan yapılmış ve tahmin ettiğiniz gibi her bir kanadında 16 tane “damla” yer alıyor… Bu motiflere “çeşmi bülbül”  diyoruz ve kimi tarihi vazolarda rastlayabiliriz.
Semboller elbette önemli! Neyi görmek isterseniz ona ulaşırsınız.
 

SANAL MI SORUYORSUN GERÇEK Mİ?

İletişim Başkanlığı’ndaki basın müzesini geziyoruz. Sanal gerçeklik bölümüne geldik. Gazeteciler  sanal gerçeklik gözlüğünü takıyor ve İletişim başkanlığını sanal olarak da gezebiliyor…
AK Parti il Başkanı Gürhan Albayrak’da, gözlüğü taktı ve sanal olarak iletişim başkanlığında dolaşmaya başladı. Tam o sırada “Ali abi işte bu kapıdan içeri girdin. Orada mısın” dedi…
Haliyle bende yanıt verdi…
-Sanalda mı soruyorsun gerçekte mi?
Ve sanal gerçeklik bölümünün duvarlarında saatler var. İlk başta çeşitli ülkelerin saati sanıyorsunuz. Oysa anlatılmak istenen sanal gerçeklik dünyasında saatin olmadığıdır!
Gözleriniz sanalı görüyorsa, saate ihtiyacınızda olmuyor!
 

BÖLGE MÜDÜRLÜĞÜNÜ KAPTIRDIK!

AK Parti Eskişehir milletvekili Ayşen Gürcan hocamız da İletişim Başkanlığındaki toplantıya daha sonra dahil oldu…
Bir ara Ayşen Gürcan hocamız Başkan Yardımcısı Evren Başar  döndü ve şu öneride bulundu:
-Biz de sizi Eskişehir’de misafir edelim. Bu toplantının bir benzerini yapalım…
Bende bu kez farklı bir öneride bulundum:
-Hazır gelmişken İletişim  Başkanlığı Bölge Müdürlüğü de bizde kalsın! Afyonkarahisar’a kaptırdık!
 
Şahin Erden Kuyumculuk
1000
icon

Henüz yorum yapılmadı,
İlk Yorum yapan siz olun...

Bu Eskişehir haberi ilginizi çekebilir! İlginç Eskişehir haberi