Eskişehir Büyükşehir Belediyesi önceki dönem Başkanı ve Başkan Danışmanı Yılmaz Büyükerşen ile bir süredir görüşmüyorduk.
Eskişehir Büyükşehir Belediyesi önceki dönem Başkanı ve Başkan Danışmanı Yılmaz Büyükerşen ile bir süredir görüşmüyorduk.
Mesai arkadaşım Kerem Akyıl ile ziyaret ettiğimiz Yılmaz Hoca’yla bir araya gelince sohbet sohbeti açtı.
Konu dönüp dolaşıp Anadolu Üniversitesi’ne geldi…
Yılmaz Hoca, şu anda Rektörlük binasında bulunan,1958 yılında Prof. Dr. Orhan Oğuz tarafından Eskişehir'de kurulan İktisadi ve Ticari İlimler Akademisi’nin 1968 yılında başlayan Başkan Yardımlığı dönemindeki anısını anlatınca gülmekten kendimizi alamadık.
Hikaye şöyle:
1968-1970 yılları…
1982 yılında Anadolu Üniversitesi ismini alacak İktisadi ve Ticari İlimler Akademisi’nin bulunduğu şimdiki Yunus Emre Kampüsü’nün duvarları yoktur.
Büyükerşen, kampüste özenle peyzaj çalışmaları yaptırır, güller diktirir.
Ancak gelin görün ki Akademi yakınlarında oturanlardan birinin eşeği bu gülleri ve bitkileri yer.
Sahibi uyarılmasına rağmen bu üç-dört kez tekrarlanır.
Gülleri eşekten kurtaramayan Büyükerşen, sahibine ders vermeden bu işin sona ermeyeceğine kanaat getirir.
Prof. Dr. Orhan Oğuz, üniversite işi için Ankara’da bulunduğu bir gün Büyükerşen kampüse giren sıpadan hallice eşeği yakalatır ve Akademi’nin tek aracı Orhan Hoca’nın makam aracı hatchback cipin arka kısmına oturtur, yanına bir çalışan görevlendirir ve şoföre eşeği Bozdağ yakınlarında bırakmasını söyler.
Düşünsenize…
Üstü açılmış siyah plaka makam aracının arka koltuğunda bir eşek seyahat ediyor…
Şans bu ya…
Makam aracı cip tam Muttalip Kavşağı’nda arızalanır ve Orhan Hoca da Ankara dönüşü otobüsten makam aracına oturtulmuş eşeği görür.
Küplere binen Orhan Hoca, bu işi yapanın Büyükerşen’den başkası olamayacağını bildiğinden Akademiye geldiğinde Yılmaz Hoca’yı arar, aratır ama nafile…
Koridorlarda sesi yankılanan Orhan Hocanın hışmından kurtulmak için Büyükerşen o gün Akademi’ye gelmez.
Zaten bu sürede Orhan Hoca’nın da öfkesi yatışır ve Büyükerşen’i affeder.
Böylece şehir dışına bırakılan eşeğin sahibine güzel bir ders verilmiş olur ve duvarları olmayan Akademi de eşekten kurtulur.
Fotoğrafını yayınladığım, şu anda Anadolu Üniversitesi Rektörlük binası içinde sergilenen 26 DA 293 resmi plakalı cip, Büyükerşen’in eşek taşıttığı Orhan Hoca’nın makam arabası.
Halen üreten, yerinde duramayan, muzipliği bırakmayan, meslektaşımız da olan Yılmaz Büyükerşen, gençliğinde de kabına sığmıyormuş.
‘Eskişehir turistik Avrupa şehirlerinin bir kokteylidir’
Sanattan spora, siyasetten şehrimize kadar pek çok konuda konuştuğumuz Yılmaz Büyükerşen’in bir sözü vardı ki, Eskişehir’in mevcut halinin tanımı açısından son derece önemliydi.
“Eskişehir turistik Avrupa şehirlerinin bir kokteylidir.”
Yılmaz Hoca, bu sözün altını şöyle doldurdu:
“Akademi Başkanlığım, Anadolu Üniversitesi Rektörlüğüm ve 1999 yılından başlayan Büyükşehir Belediye Başkanlığımın yanı sıra 2004 yılına kadar 5 yıl sürdürdüğüm Avrupa Komisyonu Yerel ve Bölgesel Yönetimler Kongresi Türk Delegasyonu Başkanlığım sırasında pek çok Avrupa şehrinde inceleme fırsatım oldu.
Paris, Roma, Berlin, Viyana, Lüksemburg gibi turistik şehirlerde gördüğüm ve Eskişehir’in dokusuna uygun heykelden döküm süslemeler ve kalıcı eserlere kadar çok sayıda projeyi tatbik etme şansım oldu.
Eskişehir aslına bakarsanız turistik Avrupa şehirlerinin bir kokteylidir.”
Yılmaz Hoca ne kadar mütevazi davransa da…
Eskişehirlileri gururlandıran böylesine güzel bir şehrin mimarına ancak şapka çıkartılır…