Eskişehir'de Av. Karacasu'dan şiddet olaylarına karşı uyarılar

ABONE OL:google news abone ol butonu
Videoyu Aç Eskişehir'de Av. Karacasu'dan şiddet olaylarına karşı uyarılar
A
a

Eskişehir Barosu Kadın Hakları Komisyonu Başkanı Av. Eylem Karacasu, Türkiye'deki artan şiddet olaylarını ve faillerin ceza sistemindeki eksikliklerden nasıl faydalandığını gündeme getirdi.

Sütiş Eskişehir
Kentte 12 Ağustos tarihinde 23 yaşındaki Sinem Çinğiloğlu'nun şüpheli ölümünün ardından Çinğiloğlu'nun sevgilisi A.Ö. (28) gözaltına alındı. Aynı gün yine Eskişehir’de A.K. isimli şahıs sokakta kesici aletle rastgele insanlara saldırarak 5 kişiyi yaraladı.  14 Ağustos tarihinde ise İstanbul ve Ankara’da 1 gecede 3 kadın cinayeti gerçekleşti. Eskişehir Barosu Kadın Hakları Komisyonu Başkanı Av. Eylem Karacasu, artan şiddet vakalarının nedenlerini ve toplumsal boyutunu değerlendirdi.

7 AYDA 249 KADIN CİNAYETİ

Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu’nun yayınladığı rapora göre geçtiğimiz 7 ay içerisinde 249 kadın cinayeti gerçekleştiğini söyleyen Karacasu, “Temmuz ayı içerisinde de 28 kadın cinayeti işlendi. Öldürülenlerden en küçüğü 5, en büyüğü 88 yaşında. Tablo maalesef çok vahim. Kentimizde şüpheli şekilde ölen kadın arkadaşıma da çok üzüldüm. Haberi ilk aldığımda içimin yandığını hissettim. Gencecik bir insan… Tabii bu şüpheli ölüm hadisesi. Arkasından ne çıkar, savcılık detaylı araştırmasını yapacaktır. Kuvvetli suç şüphesi varsa, iddianame düzenleyip şüpheli hakkında kamu davası açacaktır. Biz bu aşamada Eskişehir Barosu Kadın Hakları Komisyonu olarak ailenin destekçisi olmaya hazırız. Yakınlarıyla da telefon görüşmemiz oldu. Zaten bizim çalışma prensibimiz de bu şekilde. Bu tip vakalarda destek olabileceğimiz ailelere destek, takip edebileceğimiz davalarda da takip aşamalarında elimizden gelen katkıyı sunmaya çalışıyoruz” ifadelerini kullandı.

TRAVMATİK VAKALAR YAŞIYORUZ

Şiddetin toplumun tamamına yayıldığını vurgulayan Karacasu, “Hayvanlarla ilgili çıkan yasanın hemen ardından katliam niteliğinde pek çok ölüme tanık olduk. Bunlar bence toplumsal olarak son derece travmatik ve zihnimizden de silinmeyecek vakalar olduğunu düşünüyorum. Öbür tarafta futbolda şiddetle karşı karşıya kalıyorsunuz. Bir yandan eline bıçak alıp hem Eskişehir’de hem Yozgat’ta önüne geleni bıçaklayan insanlarla karşılaşıyorsunuz. Trafikte özellikle o kadar çok hadiseyle karşı karşıya kalıyorsunuz ki… Her an bu şiddetin öznesi olma riski ile karşı karşıyayız. Çığırından çıkmış, adeta freni boşalmış bir kamyon gibi giden toplumsal bir risk söz konusu. Yeterli önlem ve tedbirin alınması; bir an önce bu işe ‘dur’ demek için sağlıklı ve amaca hizmet eden, nokta atışı çözümler üreten politikalar geliştirmek gerekiyor. Burada çok büyük eksiğimiz olduğunu düşünüyorum. Ancak insanların kendisini çıkmazda hissetmemesi, ‘ben her an şiddetin öznesi olabilir miyim’ korkusundan ziyade bununla mücadele edilmesi gerekiyor. Topyekun mücadele edilmesi gerekiyor” şeklinde konuştu.

KİMSE SUÇ İŞLEMEKTEN ÇEKİNMİYOR

Vakaların artmasında özellikle infaz rejiminde çok büyük eksiklikler olduğunu belirten Karacasu, “Bu eksiklikleri biz hukukçular olarak görüyoruz ve topluma yansıyan yanları da var. Maalesef bir cezasızlık kültürü ve politikası hakim. Yasada düzenlenen ceza miktarı yüksek olsa da infaz rejimi nedeniyle, verilen bu cezaları hükümlüler çekmiyor. Çok kısa sürede serbest kaldıklarını, dışarı çıktıklarını ve aynı kararlılıkla suç işlemeye devam ettiklerini görüyoruz. Zaten kadın cinayetlerinin beslendiği asıl noktanın da bu cezasızlık kültürü olduğunu düşünüyorum. Fail, eğer ki karşılığını almıyorsa, cezasını çekmiyorsa ne şekilde caydırıcı olabiliriz? Bu çok mümkün olmuyor. Dolayısıyla elini kolunu sallaya sallaya çıkıyor. Kadın cinayetleri vakaları özelinde baktığımızda, çok büyük bir çoğunluğunda defalarca tedbir kararı, uzaklaştırma kararı alındığı; açılmış pek çok ceza davası olduğunu, eşe karşı suçlar işlendiğini görüyoruz. Aslında göstere göstere bir aşamaya kadar geliyor. Buradaki infaz rejimindeki uygulamadan vazgeçmek gerekiyor. Verdiğin cezayı çektirmelisin ki caydırıcı olabilesin. Cezalar miktar olarak yüksek aslında. Kadına karşı şiddet ‘ağırlaştırıcı sebep’ olarak da düzenlenmiş. Fakat istediğiniz cezayı verin, iş infaza geldiğinde kısa süre içerisinde elini kolunu sallayarak dışarı çıkabiliyorsa fail, caydırıcı olmak da mümkün olmuyor. İşlenen tüm suçlar için geçerli bu. Dolayısıyla kimse suç işlemekten çekinmiyor” dedi. 

CEZASIZLIK CESARET VERİYOR

Hayatın her alanında şiddete meyilli bir toplumun ortaya çıktığını ekleyen Karacasu, “İnfaz rejimi nedeniyle bence şımartılmış bir şiddet faili çıkıyor insanların içinden. Trafikte gayet rahat silah gösterme, insanları durdurma, aracın camını kırma, tehdit etme… Nereden alıyorlar bu cesareti? Biliyorlar ki ifade vereceğiz ve tutuksuz yargılanacağız. Alacağımız cezanın neticesinde de cezaevinde kalmayacağız. Avukat olarak da süreci takip ettiğimiz için şiddet bu şekilde körükleniyor bir yandan da failler şımartılıyor” açıklamasını yaptı. 
Kaynak : ANADOLU GAZETESİ - M. ANIL AKSOY
Şahin Erden Kuyumculuk
1000
icon

Henüz yorum yapılmadı,
İlk Yorum yapan siz olun...

Bu Eskişehir haberi ilginizi çekebilir! İlginç Eskişehir haberi