Suriyelilere bedava sağlık hizmeti sona erdi!

Suriye iç savaşının 2011 yılında başlamasıyla Türkiye'ye göç dalgası başladı. Her yıl yüz binlerce artan göçmen sayısı 2025 yılında resmi rakamlara göre 4 milyonu buldu.

25 Haziran 2025 09:18
A
a
Suriye iç savaşının 2011 yılında başlamasıyla Türkiye'ye göç dalgası başladı.
Her yıl yüz binlerce artan göçmen sayısı 2025 yılında resmi rakamlara göre 4 milyonu buldu.
Gayri resmi rakamlar bunun en az iki katı ancak biz resmi verileri baz alacağız.
Göç dalgası o kadar hızlı arttı ki Türkiye 2014 yılında dünyada en fazla mülteci/göçmen barındıran ülke haline geldi. 
Bilindiği üzere Türkiye'deki Suriyelilerin büyük bir kısmı 2014 yılından itibaren hukuken "geçici koruma" statüsüne sahip.
İçişleri Bakanlığı’na bağlı Göç İdaresi Başkanlığı, 1 Mayıs 2025 itibarıyla kayıt altına alınan geçici koruma statüsündeki Suriyeli sayısını 2 milyon 758 bin 39 kişi olarak açıkladı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ise 28 Nisan’da yaptığı bir konuşmada, “Türkiye'de halihazırda 2 milyon 768 bini geçici koruma statüsündeki Suriyeli kardeşlerimiz, 1 milyon 90 bini ikamet izniyle kalanlar, 176 bini de uluslararası koruma altındakiler olmak üzere toplam 4 milyon 33 bin göçmen vardır" dedi.
“Göçmen cenneti” haline Türkiye, bu kişilerin “muayene, tetkik, ameliyat ve ilaç” gibi sağlık harcamalarını ücretsiz karşılıyor.
Ekonomik sıkıntılarla boğuşan Türkiye’nin bütçesinde büyük yük oluşturan bu masraf anlaşılan o ki artık katlanılabilecek durum olmaktan çıkmış. 
Geçen haftaya itibarıyla Sağlık Bakanlığı tüm sağlık kuruluşlarına bir duyuru gönderildi.
Buna göre, tüm yabancı uyruklular aile hekimlerinin sisteminden silindi.
Yabancı uyruklulara sağlık hizmeti artık ücretli hale getirildi.  
"Geçici koruma" altındaki Suriyeliler de dahil resmi verilere göre 4 milyon göçmen, Aile Sağlığı Merkezleri’nden 6 aylık sağlık hizmeti için 3 bin TL ücret ödeyecekler.
6 ay sonra kayıtları silinecek ve tekrar ödeme yapıp kayıt olmaları gerekecek.
Bu göçmenler ödemelerini https://sbos.saglik.gov.tr adresinden yapacak. Ücret ödeyenler ödeme dekontuyla beraber isterlerse İlçe Sağlık Müdürlüklerine başvurarak aynı gün aile hekimliğine kayıtları yapılabilecek.
Aile Sağlığı Merkezlerinde form doldurarak ve dekont örneği eklenip ilçeye gönderilerek de kayıt imkanı olacak.
Ödeme yapmayan göçmenlere sağlık hizmeti sunulmayacak. Aile hekimlerinde kayıtlı göçmenlerin kayıtları da artık silinmiş durumda.
Buradan da anlaşılacağı üzere, göçmenlerin misafirlikleri sona eriyor.
Hasılı…
Bunu, Suriye’de yeniden bir devletin tesisi ediliyor olmasına paralel görülmesi gereken, yani “Artık savaş bitti ülkenize dönün” yaklaşımı olarak algılanması gereken bir gelişme şeklinde okumak mümkün.
Bence geç kalınmış da olsa, doğru bir karar.
Ekonomik zorluk yaşayan Türk vatandaşlarının ihtiyacını karşılamakta güçlük çeken Türkiye’nin milyonlarca göçmene bakacak zaten durumu da yok.
Bazı kentlerde bozulan demografik yapı, tırmanan asayiş olayları, sakatlanan gelir dağılımını saymıyorum bile.

İşçilerin sabrı taştı!

Malum, 600 bin kamu işçisi toplu sözleşme çerçeve protokolüyle zam oranının netleşmesini bekliyor.
Hükümet bu yılın ilk 6 ayı için yüzde 16, ikinci 6 ayı için ise yüzde 8, 2026 yılı için de ilk 6 ay yüzde 7, ikinci 6 ay yüzde 5 zam teklifi sundu.
İşçiler ise günlük en düşük ücretin bin 800 liraya yükseltilmesinin ardında ücretlere 2025'in ilk 6 ayı için yüzde 50, diğer 6 aylık dönemleri için ise yüzde 25 zam yapılması ve üzerine yüzde 10 refah payı talep ediyor.
Teklif edilen ile istenen arasında uçurum var.
Hal böyle olunca, kamu işçisinin sabrı taştı ve eylemsellik sürecine girdi.
Eskişehir’de Türk-İş’e bağlı Türk Harb-İş, Şeker İş, Demiryol-İş, Tes-İş ve Türkiye Sağlık-İş sendikalarına üye binlerce kamu işçisi iş başı öncesi bir araya gelerek, tepkilerini ortaya koydu.
“Hükümet şaşırma sabrımızı taşırma”, “Kamu işçisi üvey evlat değildir”, “Zafer direnen emekçinin olacak”, “Şimşek şaşırma sabrımızı şaşırma” sloganları atan işçiler adına sendikaların şube başkanları birer açıklama yaptı.
Doğru olanı tabii ki eylemsellik süreci ancak istenilen zammı engelleyen kişi olarak Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in hedef alınması yanlış.
Sendikaların muhatabı Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’dır.
Cumhurbaşkanlığı Hükümet sisteminde tek sorumlu olan da bilindiği üzere Cumhurbaşkanı Erdoğan’dır.
Anlayacağınız işin özü işçilerin sabrı taştı, ses yükseltmeye başladı.
Dorusu da buydu zaten.
Ağlamayan çocuğa meme yok.
 
Şahin Erden Kuyumculuk
1000
icon

Henüz yorum yapılmadı,
İlk Yorum yapan siz olun...

Bu Eskişehir haberi ilginizi çekebilir! İlginç Eskişehir haberi