Makam ağır gelir bazılarına. Abdurrahman efendi de o makamı omuzunda taşıyamamış belli ki…Okumuş yazmış olmak farklı cahil olmak farklı şey. Bu yaptıklarını Abdurrahman efendinin cehaletine vereceksiniz. “Ne oldum” delisi olmuş belli ki…
Bence bu tür odalara gerek yok
Yazınızda herhangi bir yanlış yok. Doğru söylemişsiniz. Hatta eksik bile söylemişsiniz. Ancak bu söyledikleriniz sadece oda başkanları için mi geçerlidir? "Basın mensupları" için de genişletilemez mi? Liyakat çok önemlidir. Gazetecilik eğitimi almamış, gazetecilik etiğini bilmeyen, "her fırsatta saat kaç olursa olsun ararım" ya da "gündeme gelmek için her türlü kışkırtıcı söylemleri kullanırım" "ben basın mensubuyum her şeyi yaparım" diyen, Türkçe kurallarını bilmekten aciz, -de -da ekininin ayrı yazılıp yazılmadığından habersiz, sırf x sayıda takipçisi var diye kenidisini "basın mensubu" olarak tanıtan kişilere de bir çift söz söylenilmesi gerektiği kanaatindeyim. Sözüm size ya da gazetenize değildir. Genel anlamda Eskişehir yerel "basın mensuplarına"dır. Sizler mesleğiniz hakkını verenlerden misiniz, yoksa takipçi sayınızla kendi kendinizi ulusal basın ilan edenlerden misiniz? Eleştirileri meslektaşlarınıza yönlendirmeniz, kalitenin artmasını sağlayacaktır. Saygılar..