AK Parti, İYİ Parti ve MHP’de sular durulmuyor!

Bir yerel seçimin siyasi partilerde bu kadar sancılı sonuçlar doğuracağını öngörmek kahinlik olurdu sanırım.

24 Haziran 2024 09:22
A
a
Sütiş Eskişehir
Bir yerel seçimin siyasi partilerde bu kadar sancılı sonuçlar doğuracağını öngörmek kahinlik olurdu sanırım.
31 Mart yerel seçimleri Kasım 2002 genel seçimleri gibi, yarattığı etkiler bakımından Türk siyasi tarihinde ayrı bir yere sahip olacak.
Hatırlamakta fayda var.
Birincisi CHP’nin, 22 yıldır sarsılmaz birinci parti olan AK Parti’yi iktidar koltuğundan indirerek, yarım asır sonra iktidar olması…
İkincisi Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın yüzde 52 oyla yeniden seçilmesine karşın partisinin oyunun, iktidarını sorgulayacak düzeyde gerileyerek yüzde 35’e gerilemesi…
Ülke nüfusunun yaklaşık yüzde 75’lik bölümü, çoğu CHP’li olan muhalefet partilerinin belediyeleri tarafından yönetiliyor artık.
Anlayacağınız sonuçlar AK Parti açısından hezimet.
Tabii ki bu hezimetin bir de faturası olacak.
Kulislerde konuşulanlara göre AK Parti’de büyük kongre öncesi seçimlerde başarısız olan il ve ilçe başkanları görevden alınacak.
Parti genel merkezinde “değişimin” tabandan mı yoksa “tavandan” mı başlaması gerektiği konusunda tartışmalar sürerken, Genel Başkan Erdoğan’ın operasyon için düğmeye bastığı söyleniyor.
Eskişehir özelinde Odunpazarı ve Tepebaşı başta olmak üzere merkez ve bazı kırsal ilçe başkanlarının görevden alınacağına kesin gözüyle bakılıyor.
İl Başkanı Gürhan Albayrak’ın durumu ise henüz net değil.
Daha doğrusu AK Parti Eskişehir milletvekillerinin parti genel merkezinin “kaybeden il başkanı değişecek” anlayışına ne kadar direnebileceklerine bağlı.
Direnip direnmeyeceklerini, Albayrak’ın arkasında durup durmayacaklarını hep birlikte göreceğiz.
Ancak şu bir gerçek ki…
Konuştuğumda Gürhan Albayrak, “Ben görev adamıyım. Görevimin başında olduğum sürece en iyisini yapmak için canla başla çalışırım. Ötesi büyüklerimin bileceği iş” diyecek kadar da olgun bir kişilik.
Şahsi fikrim, AK Parti’nin Albayrak’ı görevden alması büyük kayıp olur. 
Ama AK Parti’nin yaptığı işlere akıl sır ermediğinden her an her şey olabilir.
Temkinli olmayı elden bırakmayayım…
Gelelim İYİ Parti’ye…
İYİ Parti’de ayar, Genel Başkan Meral Akşener’in 6’lı Masa’dan kalkıp yeniden oturmasıyla bozuldu.
Partiye burada başlayan güven erozyonu seçim sonuçlarına da yansıyacak ölçüde sürdü.
Yerel seçimlerde ısrarla CHP ile ittifaktan kaçan İYİ Parti’de, büyük hezimetin faturasını Akşener kendine kesti ancak, bu süreçte istifa eden milletvekili sayısı 8’i buldu.
TBMM'ye 43 milletvekili ile giren İYİ Parti’de 8 milletvekilinin istifasıyla sandalye sayısı 35'e geriledi.
Akşener’in Erdoğan ile görüşmesinin yarattığı siyasi yankı bile İYİ Parti’yi sarsmaya yetti.
Şimdi de İYİ Parti Ankara Milletvekili Koray Aydın’ın, ekibiyle yapacağı görüşmelerin ardından istifa edebileceği konuşuluyor. 
Aydın’ın istifasının kan kaybı süren partide kopuşu hızlandırmasından endişe ediliyor.
Eskişehir’de ise İl Başkanı Serdar Ulucan ve Odunpazarı İlçe Başkanı Gürol Yer olmasa partinin esamesi okunmayacak. 
MHP’de de sular durulmuyor.
Cumhur İttifakı’nın her an arıza çıkarmaya meyilli ortağı görünümüyle istediklerini AK Parti’ye dayatan MHP’yi Sinan Ateş cinayeti sarstı.
Cinayete ilişkin yeni delillerin ortaya çıkmasıyla parti içinde başlayan huzursuzluk Devlet Bahçeli’yi bile öfkelendirdi.
Sosyal medya paylaşımlarıyla AK Parti’ye mesaj üstüne mesaj veriliyor.
Hasılı…
31 Mart yerel seçimlerinde büyük başarı elde eden CHP dışındaki neredeyse tüm siyasi partiler büyük bir çalkantı içinde.
Buradan görünen o.

Özür diliyorum!

Sosyal medyada rastladığım Dr. Özkan Yükselmiş’e ait bir paylaşım, beni eskilere götürünce sizlere de okutmak istedim.
Altına imzamı atacağım bu paylaşımda, kestirmeden bir Türkiye gerçeği söz konusu. 
İşte Dr. Özkan Yükselmiş’in o paylaşımı:
Ecevit'ten, Erbakan'dan, Kemal Derviş'ten ve hatta Çiller'den, Yılmaz'dan özür diliyorum.
Ne güzelmiş ekonomimiz. 
Ne güzel zamanlar yaşamışız. 
Emekliler ikramiye ile ev alabilirdi.
Memurlar birkaç maaşıyla araba alırdı.
Öğrenci harçlığımızla ciğere kaçardık. 
Annem Telekom’da memurdu. 
Çok güzel ve sade tesisleri vardı. 
Sudan ucuz. 
Türkiye'nin her yerinde misafirhaneler, her kurumun kendine ait tatil yerleri. 
Şehrin en zenginleriyle aynı okullarda okurduk. 
Fen lisesine sadece ilk 5 bin giderdi. 
Özel okullar bu eğitimle yarışamazdı. 
Yani basit bir memur çocuğu en güzel eğitimi alabilirdi. 
Çalışkan gençler yükselebilirdi...
Sanılanın aksine rüşvet pek yoktu. 
Adalet bir şekilde tecelli ediyordu.
İnsanlar hayal kurabiliyordu...
Geleceğe umutla bakabiliyordu.
Vs… vs… vs....
Özür diliyorum hepsinden.
Değerinizi bilemedik.
Doların bir gecede 50 kat arttığı tarihi devalüasyonlarda bile böyle değildik. 
Kıbrıs ambargo günlerinde bile böyle yaşamadık. 
Daha yaşlılara sorsak 2. Dünya Savaşı zamanlarında bile bu kadar kötü değildi durumumuz...
 
Şahin Erden Kuyumculuk
1000
icon

Henüz yorum yapılmadı,
İlk Yorum yapan siz olun...

Bu Eskişehir haberi ilginizi çekebilir! İlginç Eskişehir haberi