Eskişehir'de Tepebaşı Belediye Başkanı Ahmet Ataç, “Geçtiğimiz yıl gördük ki Eskişehirspor’a sayılı kişi destek verdi. Buna rağmen bu noktaya kadar geldi. Fakat Eskişehirspor’un geçtiğimiz yılki yolculuğunu bugüne devrettiğimizde ortada somut bir şey görünmüyor” dedi.
Tepebaşı Belediyesi’nin Mayıs ayı 1. oturumu, Belediye Başkanı Ahmet Ataç başkanlığında gerçekleştirildi. Oturumda yer alan 31 gündem maddesi ilgili komisyonlara sevk edilirken, toplantının büyük kısmı gündem dışı konuşmalara ayrıldı. Belediye Başkanı Ahmet Ataç, Cumhurbaşkanı’nın açıklamalarına yönelik eleştirilerde bulunarak Eskişehirspor’un mali sorunlarına değinirken; meclis üyeleri Hasan Polatkan Havalimanı’nın yeniden açılması talebi, DSİ kanalındaki güvenlik sorunları ve belediyeye bağlı şirketlerle ilgili soru önergesi gibi konuları gündeme taşıdı.
GÜNDEME GELECEK
Tepebaşı Belediye BaşkanıAhmet Ataç, Eskişehirspor’un profesyonel lige çıktığında eski bazı sorunlarının tekrardan gündeme geleceğini belirterek, “Mesela transfer yasağı, mesela borçlar. Bu gibi sorunları mevcut şartlarda çözmek kolay değil. Tahmin ediyorum, en az 1 milyar liralık bir bütçe gerekiyor. Bir kısmı borçların ödenmesi, bir kısmı transferlerin yapılması ya da takımın eksiklerinin giderilmesi için kullanılmalı. Ancak geçtiğimiz yıl gördük ki Eskişehirspor’a sayılı kişi destek verdi. Buna rağmen bu noktaya kadar geldi. Elbette bu çok önemli bir başarı. Önümüzde Bursa örneği var. Orada da iki partinin yan yana gelmesi ve toplumun ciddi bağışlarda bulunmasıyla Bursa ikinci lige yükseldi. Fakat Eskişehirspor’un geçtiğimiz yılki yolculuğunu bugüne devrettiğimizde ortada somut bir şey görünmüyor” diye konuştu.
CHP’DE BÖYLE BİRİ YOK
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ‘Bakalım Cumhurbaşkanlığı hevesi yolunda daha kaç CHP’li siyaset girdabında telef olup gidecek’ cümlelerini eleştiren Ataç, “Ben son söylenen ‘telef’ lafını hiç yediremiyorum. Bir cumhurbaşkanının ağzına yakışan bir ifade değil. ‘Telef’ kelimesinin nerede kullanıldığını insanlar çok iyi bilir. Böyle bir kelimenin kullanılması, karşı tarafı rencide eder ve farklı anlamlara çekilebilir. Bu açıdan siyasetçilerin konuşurken ağızlarından çıkan kelimelere, ifadelere çok dikkat etmesi gerekir. Bu laf ağızdan kaçtı mı, metinde yazıyor muydu, onu da bilmiyoruz. Ama dinlerken gerçekten üzüldüm. Kimin için üzüldüm? Cumhurbaşkanımız için üzüldüm. Ettiği laf kime yönelikse, onun için de üzüldüm. CHP’de böyle bir insan yok, bunu da açıkça söyleyeyim” dedi.
