Kazı çalışmaları için sürekli finansman ihtiyacının önemine dikkat çeken Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Murat Türkteki, artan desteklerle kazı imkanlarının genişleyeceğini belirtti.
Küllüoba’daki kazı çalışmaları için sürekli bir finansman ihtiyacı duyulduğunu ifade eden Türkteki, “Eskişehir Büyükşehir Belediyesi bize 2022 yılında Yılmaz Büyükerşen Hoca ile birlikte gelmişlerdi. Ve o zaman bizim durumumuzu arazideki şartları da gördüler. Dediler ki “Bizim öğrencilerimize hiç değilse biz bir ufak destek yapalım.” Halk Ekmek'ten o sene bir burs çıkarmışlardı öğrencilerimize, sonra da biz ekmeği bulduk. Yani bu ilginç bir durum. Onun dışında Odunpazarı Belediyesi, Kazım Kurt Başkan tabii çok ilgileniyor. Aynı zamanda onun da köyü. Ne zaman başımız sıkışsa biz zaten irtibat halindeyiz, destek veriyor. Knauf Installation yine Eskişehir'de fabrikası olan bir özel kuruluş. Onlar uzun yıllardır bize destek veriyor. Zaman zaman Eskişehir Sanayi Odası Başkanı Celalettin Kesikbaş'ın ilgilendiğini de biliyorum aslında. Geldi, ziyaret de etti bizi. Onların yine destekleri oldu.
Ticaret Bakanlığı destek verdi
Ticaret Odası’ndan ufak destekler aldık. Ama tabii bu desteklerin hem sürekli olması gerekiyor. Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi destek olmaya çalışıyor. Ama üniversitenin bütçesi belli. Bakanlık bu konuda hem destek veriyor hem de aynı zamanda görevi olan bir durum. Son yıllarda 1-2 senedir “Geleceğe Miras Projesi” adı altında bir proje var. Oradan bu sene umarım destekler artacak. Biz de daha fazla kazma imkanı, daha fazla şey söyleme imkanı bulabileceğiz. Biz 30 kişiye yakın bir ekibiz. Bu zaman zaman değişir, uzmanlar gelir gider, 40 kişiye kadar çıkıyoruz zaman zaman ama 20'ye de düşüyoruz. Dolayısıyla bu ekibin tabii sürekli bir finansmana ihtiyacı var. Yani oranın elektriği, suyu, yemeği bunlar ayrı. Bir de bizim kullandığımız cihazlar var. Orada kalma şartlarımızı düşünmek zorundayız yani bir taraftan da o kısmı var.
Korunan 5000 yıllık Küllüoba Ekmeği müzede
Ekmek Arkeoloji Müzesi’nde sergileniyor, bir aylık bir sergi bu. Tabii ekmek organik bir malzeme ve bunun korunması gerekiyor. Dolayısıyla şimdi onlar için çeşitli yöntemler araştırılıyor. Öyle ki dünyada olmadığı için daha önce örneği, nasıl korunacağına dair bir bilgi de yok. Çünkü hiç çalışılmamış bir şeyden bahsediyorum. Dolayısıyla buna zarar vermeden bir koruma çalışması düşünüyorlar. Kimyacılarla da görüşüyorlar tabii nasıl biz bu şeyi sağlayabiliriz diye. Ondan sonra da kalıcı sergi planlanıyor. Aslına bakarsanız Küllüoba’nın da tur organizasyonları içerisinde yer alması lazım.
Küllüoba’da yürüyüş yolu ve turizm projesi
Tabii şöyle bir durum var; bizim şimdi bir yürüyüş yolu projemiz var. Höyük üzerinde bir yürüyüş yolu oluşturmamız gerekiyor. Yani oraya gelen insanların alanlara çok girmeden ama aynı zamanda o alanı öğrenerek ve anlayarak çıkmaları gerekiyor. Dolayısıyla bizim o projemiz kurula geldi şu anda. Ona destek bulmamız gerekiyor, yürüyüş yolu dediğim şey aslında çok maliyetli bir şey değil. Yani orada bilgilendirme bir taraftan, bir taraftan da kazı çalışmalarını yerinde takip etme imkanı da sağlayacağız aslında bu yürüyüş yolunu yaptığımızda. Çünkü bunların üzerinde platformlar var ve oradan bizi insanlar kazarken de takip edecekler. Yani bir taraftan oturup çayını içerken bir taraftan bizim çalışmalarımızı da seyredebilecekler. Böyle bir projemiz var. O zaman tabii ki daha fazla insan gelip ziyaret edebilir diye düşünüyorum.” dedi.
Kaynak : Tuğçe Kaş