Eğitim-İş Şube Başkanı Fadime Arslan, her dört çocuktan birinin okula aç gittiğini belirterek, “Bu vicdansızlığın adı eğitim politikası olamaz” diyerek iktidara sert tepki gösterdi.
Eğitim-İş Şubesi 2024-2025 eğitim-öğretim yılının sona ermesiyle birlikte İl Milli Eğitim Müdürlüğü önünde basın açıklaması gerçekleştirdi. Şube Başkanı Fadime Arslan, eğitimin sorunlarla tamamlandığını ifade ederek, mevcut sistemin çocukları eşitsizliğe, güvensizliğe ve adaletsizliğe mahkum ettiğini savundu. Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin ve iktidarı hedef alan Arslan, kamusal eğitimin içinin boşaltıldığını, milyonlarca çocuğun haklarının görmezden gelindiğini ve eğitimdeki eşitsizliklerin derinleştiğini belirtti.
“TEKİNSİZ BİR EĞİTİM SİSTEMİ”
Eğitim-öğretim yılının arkasında çözülmemiş sorunların derinleşmiş eşitsizliklerin ve görmezden gelinen adaletsizliklerin bırakıldığını kaydeden Eğitim-İş Şube Başkanı Fadime Arslan, “Çünkü tekinsiz okullar gördük. Depreme dayanıksız ve temizlenmeyen binaları, ısınmayan sınıfları, güvensiz bahçeleriyle öğrencilerin değil, sorunların korunduğu binalar. Tekinsiz bir eğitim düzeni izledik.
İdeolojik dayatmalarla bilimden uzaklaşan, pedagojiyi dışlayan, eşitsizlikleri derinleştiren, çocukları tarikat ve cemaatlerin ya da sermayenin kucağına iten, sınavlarla boğan; ama onların duygularını, hayallerini yok sayan bir sistem. Ve artık hep birlikte tekinsiz bir geleceğe bakıyoruz.
Eğitimden umudunu kesmiş çocuklar, mesleğini yapamayan öğretmenler, adaletsizliğe teslim olmuş aileler. Bu serginin eser sahibi sizsiniz Sayın Yusuf Tekin. Çünkü bu sistem sizin bakanlığınızda, AKP iktidarının 23 yıllık karanlık mirasıyla şekillendi” diye konuştu.
HESABINI TUTUYORUZ
Arslan, okulların temizlenemediğini, güvenliğin sağlanamadığını, ülkede yaklaşık 1,5 milyon çocuğun eğitim dışı kaldığını savunarak, “OECD diyor ki: Türkiye’de her 4 çocuktan biri okula aç gidiyor. Ama siz ne yaptınız? Bu çocuklara bir öğün yemek bile çok gördünüz. Üstelik yerel yönetimlerin yemek dağıtmasını da ‘devleti aciz gösteriyor’ diye engellediniz. Bu vicdansızlığın adı ‘eğitim politikası’ olamaz. Kamusal eğitimin içi boşaltıldıkça aileler özel okullara mecbur bırakıldı. Parası olan çocuğunu 9 kişilik sınıfa, parası olmayan 45 kişilik sınıfa gönderdi. Bu düzen, eğitimde sınıf farklarını kalıcı hale getirdi. Ama biz buradayız. Bu enkazı görüyoruz. Hesabını tutuyoruz. Ve bu tekinsizliğe teslim olmayacağız” dedi.
Kaynak : HABER MERKEZİ