Küpeli tek başına kazandı

Mayıs ayının sonlarına doğru Celalettin Kesikbaş’ın Eskişehir Sanayi Odası (ESO) Başkan adaylığını açıklamasıyla süreç başlamıştı. Kesikbaş’ın kamuoyunu etkileyen tanıtım toplantısı, ESO yönetimi cephesindeki ‘işleri’ hızlandırdı.
Böylece Nadir Küpeli’nin ‘yalnız yolculuğu’ başlamış oldu!
Savaş Özaydemir ‘yerinde’ bir kararla ‘ben yokum’ dedi. Özaydemir’in kararı takdir topladı, örnek olması gerektiği ifade edildi. Uzun süren iktidarın ardından ‘ben yokum’ demek Savaş Bey için de ‘zordur’ ama asıl zorluk sonrasındaydı...
Savaş Bey yoksa kim var?
Yaklaşık iki aylık sürecin sonunda Küpeli ismi ön plana çıktı. Özaydemir’in, Küpeli’nin adaylığına sıcak bakmadığı, hatta ‘şerh’ koyduğu konuşuldu.
Küpeli ‘iddiasını’ sürdürdü ve toplantıdan ‘aday’ olarak çıktı.
Ağustos ayında adaylığını açıkladı.
Kesikbaş’ın tanıtım toplantısıyla kıyaslandığında ‘zayıf ve dağınık’ bir görüntü vermişti. Küpeli’nin adaylığını açıkladığı toplantı ‘beklendiği üzere’ basında Kesikbaş’ınki kadar yer bulmadı.
Sonraki süreçte de Küpeli’ye medya desteği ‘yok denecek’ kadar azdı.
Destek şöyle dursun ‘yıpratıcı’ yayınlar oldu. Küpeli özellikle ilk zamanlar ‘iddia ve ithamlara’ cevap yetiştirmek zorunda kaldı.
FETÖ iddiası peşini hiç bırakmadı!
Yine bir gazeteyi ziyareti sırasında sarf ettiği sözler günlerce gündemde kaldı. Seçim sürecinde proje ve hizmetlerini anlatması gereken Küpeli, ‘kendini’ anlatmak zorunda kaldı.
Bunu yaparken hayli vakit kaybetti denebilir...
Tüm bunlar olup biterken Küpeli, Özaydemir’den de ‘beklenen’ desteği göremedi. Evet, Savaş Bey bir iki toplantıda yanında oturdu ama ‘çarşı pazarın böylesine karıştığı’ bir seçim sürecinde ‘yanında oturma’ desteği yeterli değildi.
Küpeli, iktidarın avantajını değil neredeyse dezavantajını gördü. Yapacağı hizmet ve projeleri vaat ederken rahat değildi bir kere. Savaş Bey’i üzmeden ‘eksiklikleri’ dile getirmek kolay değildi.
Seçim süreci şu yönüyle de enteresandı! İktidarın pek karışmadığı, taraf olmadığı bir seçimdi. Abisi Hasan Küpeli AK Parti İl Yönetimi’nde olan Küpeli, bu noktada da ‘yalnız’ kaldı. Görebildiğim kadarıyla ‘destek’ gelmedi...
Bu noktada Harun Karacan’ın açıklamasını hatırlamakta fayda var.
Hepsini alt alta yazınca “Küpeli OSB Başkanlığını yedi düvele karşı kazandı’ diyesim geliyor.