CHP’yi bekleyen tehlike

CHP’de belediye başkan adaylarını belirleme süreci sona yaklaşıyor. Kırsalda dört ilçede ne olacağı birkaç güne kadar belli olacak. İYİ Parti’ye mi bırakılacak, yoksa CHP kendi adayı ile mi seçime girecek...
Daha da önemlisi İYİ’nin Odunpazarı ısrarı nasıl sonuçlanacak? Onu da birkaç güne kadar öğrenmiş olacağız. CHP’yi ‘yaralayan’ bu sürecin bir an önce bitmesi gerekir. Bu işi yürütenlerin elini çabuk tutması lazım. Adaylar belli olunca iş bitmiyor! CHP’yi seçime hazırlayanların mesaisi devam edecek. Hatta belki artarak...
Meclis üyeliklerinin yazılması meselesi de partiyi ciddi zorlayacak gibi. Meclis üyesi yazımı normal şartlar altında bile ‘sıkıntılı’ bir süreç...
Bu seçimde daha da sıkıntılı olacak.
Neden?
Çünkü CHP Genel Merkezi durduk yerde kelimenin tam anlamıyla ortalığı karıştırdı! Ya da ortalığın karışması için zemin hazırladı. Genel Merkez, aralık ayı ortalarında bir karar aldı. Buna göre isteyen ilçeler belediye meclis üyeliği aday listelerini belirlerken eğilim yoklaması yapabilecek. Fermuar yöntemini uygulayacak CHP, tek sıraları genel merkez kontenjanı için ayıracak. Ankara, böylesi hassas bir süreçte pimi çekilmiş bombayı örgütlerin kucağına attı. Kulağa hoş gelse de neresinden tutsan elinde kalan bir karar...
Genel Merkez’in ‘gösteremediği’ dirayeti ilçe başkanları, il başkanları nasıl gösterecek?
Tartışma anında başladı...
Halen de devam ediyor. Genel Merkez’in ‘eğilim yoklaması’ kararı ilk bakışta demokrasi ve CHP lehine gibi ama gerçekten öyle mi? CHP’nin yararına değil. Çünkü CHP seçimi kazanmak istiyorsa bugüne kadar olduğu gibi meclis üye listesini sadece CHP’lilerden oluşturamaz! Toplumun her kesiminden insanları listesine almalı. Tıpkı Yılmaz Büyükerşen’in bugüne kadar yaptığı gibi...
Hoca’nın başarıyla uyguladığı bir yöntem var. Seçim kazanmasında bile etkili olduğu ifade ediliyor...
AK Parti’nin ittifak adı altında ‘karma’ bir meclis üye listesi yapmaya hazırlandığı şu günlerde CHP’nin bu meseleye dikkat etmesi gerekiyor. Eskişehir’de CHP’yi yönetenler kendi genel merkezlerinin ‘tuzağına’ düşmemeli! Öte yandan eğilim yoklaması istemek suretiyle belediye meclisine ‘sızmaya’ çalışan Büyükerşen ve Ataç karşıtları var. Uygulamayı ‘maske’ yapanlar var...
Truva Atı hazırlığı içinde olanlar bunlar...
Yine eğilim yoklaması bu haliyle, şu günlerde demokrasiye de hizmet etmez!
Yüzde 10 barajı malum...
Genel seçimde temsilde adalet zor oluyor. Son seçimde yine CHP sayesinde bu temsil oranı arttı. CHP, demokrasiye aynı katkıyı yine yapmalı. TBMM’de temsil edilemeyen bazı partilere belediye meclislerinde şans vermeli. Şartlar elverdiği kadar...
Bu da eğilim yoklamasıyla mümkün olmaz. CHP bu işten nasıl kurtulacak, bilmiyorum. Ama bu eğilim yoklaması işini CHP ve demokrasi açısından ciddi bir sorun olarak görüyorum.