Eskişehir altın fiyatları – 17 Şubat 2022 Altın fiyatları yeniden fırladı!

Eskişehir altın fiyatları ne kadar oldu? 17 Şubat 2022 Perşembe (bugün) cumhuriyet, tam, yarım, gram ve çeyrek altın fiyatları ne kadar? İşte son dakika altın haberinin ayrıntıları…
Dolar 13,5860 liradan, euro ise 15,4250 liradan güne başladı. İstanbul Kapalıçarşı'da 13,5840 liradan alınan dolar 13,5860 liradan, 15,4230 liradan alınan euro ise 15,4250 liradan satılıyor. Son kapanışta dolar 13,62 liradan, euro ise 15,46 liradan satılmıştı.

Eskişehir altın fiyatları

• Gram altın ne kadar?

Alış: 820,26 TL
Satış: 820,43 TL

• Çeyrek altın ne kadar?

Alış: 1.334,00 TL
Satış: 1.353,00 TL

• Yarım altın ne kadar?

Alış: 2.676,00 TL
Satış: 2.705,00 TL

• Cumhuriyet altını ne kadar?

Alış: 5.335,00 TL
Satış: 5.385,00 TL

Günün önemli ekonomik gelişmeleri

Kısa vadeli dış borç stoku yüzde 10,2 arttı
Aralık sonu itibarıyla, kısa vadeli dış borç stoku, 2020 yıl sonuna göre yüzde 10,2 oranında artışla 125,6 milyar dolar olarak gerçekleşti.

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), 2021 yılı Aralık ayı Kısa Vadeli Dış Borç İstatistikleri’ni açıkladı. Buna göre, Aralık sonu itibarıyla, kısa vadeli dış borç stoku, 2020 yıl sonuna göre yüzde 10,2 oranında artışla 125,6 milyar dolar olarak gerçekleşti. Bu dönemde, bankalar kaynaklı kısa vadeli dış borç stoku yüzde 9,7 oranında azalarak 51,8 milyar dolar olurken, diğer sektörlerin kısa vadeli dış borç stoku yüzde 35,1 oranında artarak 47,8 milyar dolar düzeyinde gerçekleşti.

Bankaların yurt dışından kullandıkları kısa vadeli krediler, 2020 yıl sonuna göre yüzde 15,3 oranında azalarak 11,5 milyar dolar seviyesinde gerçekleşti. Banka hariç yurt dışı yerleşiklerin döviz tevdiat hesabı yüzde 0,2 oranında artarak 15,2 milyar dolar, yurt dışı yerleşik bankaların mevduatı da yüzde 18 oranında artışla 15,6 milyar dolar olarak gerçekleşti. Ayrıca, yurt dışı yerleşiklerin TL cinsinden mevduatları geçen yıl sonuna göre yüzde 38,5 oranında azalışla 9,4 milyar dolar seviyesinde gerçekleşti.

Diğer sektörler altında yer alan ithalat borçları, 2020 yıl sonuna göre yüzde 42,9 oranında artarak 42,5 milyar dolar seviyesinde gerçekleşti.

Borçlu bazında incelendiğinde, tamamı kamu bankalarından oluşan kamu sektörünün kısa vadeli borcu 2020 yıl sonuna göre yüzde 10,4 oranında azalarak 22,3 milyar dolar olurken, özel sektörün kısa vadeli dış borcu yüzde 14 oranında artarak 77,3 milyar dolar oldu.

Alacaklı bazında incelendiğinde, özel alacaklılar başlığı altındaki parasal kuruluşlara olan kısa vadeli borçlar yıl sonuna göre yüzde 1,7 oranında azalarak 63,9 milyar dolar, parasal olmayan kuruluşlara olan borçlar yüzde 26,3 oranında artarak 61,2 milyar dolar düzeyinde gerçekleşti. 2020 yıl sonunda 464 milyon dolar olan kısa vadeli tahvil ihraçları, 2021 Aralık sonu itibarıyla 460 milyon dolar olarak gerçekleşmiştir. Aynı dönemde resmi alacaklılara olan kısa vadeli borçlar 30 milyon dolar olarak gerçekleşti.

2021 Aralık sonu itibarıyla, kısa vadeli dış borç stokunun döviz kompozisyonu yüzde 46,5’i dolar, yüzde 25,7’si euro, yüzde 8,7’si TL ve yüzde 19,1’i diğer döviz cinslerinden oluştu.

2021 Aralık sonu itibarıyla, orijinal vadesine bakılmaksızın vadesine 1 yıl veya daha az kalmış dış borç verisi kullanılarak hesaplanan kalan vadeye göre kısa vadeli dış borç stoku, 171,6 milyar dolar düzeyinde gerçekleşti. Söz konusu stokun 15,7 milyar dolarlık kısmı, Türkiye’de yerleşik bankaların ve özel sektörün yurt dışı şubeleri ile iştiraklere olan borçlarından oluştu. Borçlu bazında değerlendirildiğinde, toplam stok içinde kamu sektörünün yüzde 19,6, Merkez Bankası’nın yüzde 15,2, özel sektörün ise yüzde 65,2 oranında paya sahip olduğu gözlendi.

Borsa güne yükselişle başladı
Açılışta BIST 100 endeksi, önceki kapanışa göre 8,31 puan ve yüzde 0,41 değer kazanarak 2.049,74 puana yükseldi.

Bankacılık endeksi yüzde 0,40 ve holding endeksi yüzde 0,36 artış kaydetti. Sektör endeksleri arasında en fazla kazandıran yüzde 0,69'la elektrik, en çok kaybettiren yüzde 4,63'le turizm oldu.

BIST 100 endeksi dün dalgalı bir seyir izlemesine karşın pozitif görünümü korudu ve günü yüzde 0,16 artışla 2.041,43 puandan tamamladı.

ABD Merkez Bankası'nın (Fed) dün açıklanan ocak ayı toplantı tutanakları, bankanın faiz oranını artırmaya ve bilançosunu yakında küçültmeye hazır olduğunu gösterdi. Tutanakların, Fed Başkanı Jerome Powell'ın yönlendirmeleriyle uyumlu olması ve korkulandan daha şahin bir görünüm ortaya koymamasının ardından, tahvil piyasasında bankanın martta 50 baz puanlık faiz artırımına gitme ihtimali yüzde 35 seviyelerine geriledi. Bankanın, ilkini mart ayında olmak üzere yıl genelinde toplamda 150 baz puanlık faiz artırımına gitmesi bekleniyor.

Analistler, Rusya-Ukrayna krizine ilişkin haber akışının gündemin odağında kalmaya devam ettiğini belirterek, para politikaları tarafında ise bugün G20 finans liderlerinin bir araya geleceği zirvenin yanı sıra Avrupa Merkez Bankası (ECB) Başkanı Lagarde'ın ve Fed yetkililerinin açıklamalarının takip edileceğini söyledi.

Yurt içinde ise gözlerin Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Para Politikası Kurulu'nun (PPK) faiz kararına çevrildiğini aktaran analistler, karar metninde özellikle enflasyona dair yapılacak yönlendirmelerin kritik önem taşıdığını ifade etti.

Analistler, makroekonomik veri gündemine bakıldığında da yurt içinde haftalık para ve banka istatistikleri, yurt dışında ABD'de haftalık işsizlik başvuruları ve konut başlangıçlarının öne çıktığını kaydederek, teknik açıdan BIST 100 endeksinde 1.990 puanın destek, 2.090 seviyesinin direnç konumunda bulunduğunu bildirdi.

AA Finans'ın anketine katılan ekonomistlerin tamamı, politika faizinin yüzde 14'te sabit bırakılacağını tahmin ediyor. Ekonomistlerin yıl sonu politika faiz oranına ilişkin beklentilerinin medyanı da yüzde 14 oldu.

Yurt içi piyasalar TCMB'nin faiz kararını bekliyor
Küresel piyasalarda, Rusya-Ukrayna gerilimine ilişkin çelişkili açıklamalar ve ABD Merkez Bankası'nın (Fed) toplantı tutanaklarının korkulandan daha şahin bir tablo ortaya koymamasının ardından karışık bir seyir izlenirken, bugün yurt içinde gözler Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın (TCMB) faiz kararına çevrildi.

Rusya Savunma Bakanlığı'nın, tatbikatlar kapsamında görevlerini tamamlayan bazı askeri birliklerin bağlı bulundukları üslere dönmeye başladıklarını duyurmasına karşın, ABD ve NATO'nun aksini belirten açıklamalar yapması jeopolitik risklerin gündemin odağında kalmasına neden oluyor.

ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, Rusya'nın Ukrayna sınırından askerlerini çekmediğini, aksine kritik unsurları sınıra doğru hareket ettirdiğini belirtirken, NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg de Rus askeri yığınağının sürdüğünü söyledi. Bu açıklamalar karşısında Rusya, Batı ülkelerine "histeriyi kışkırtmaktan vazgeçme" çağrısı yaptı.

Gelişmeler sonrası küresel piyasalarda risk algısının negatife döndüğü gözlenirken, dün 90,3 dolardan kapanan Brent petrolün varil fiyatı bugün yüzde 1,2'lik artışla 91,5 dolardan işlem görüyor.

Merkez bankalarının para politikalarına yönelik adımları da piyasaların odağında kalmaya devam ederken, dün açıklanan Fed'in 25-26 Ocak'ta düzenlenen Federal Açık Piyasa Komitesi (FOMC) toplantısının tutanakları, bankanın faiz oranını artırmaya ve bilançosunu yakında küçültmeye hazır olduğunu gösterdi. Banka yetkililerinin enflasyona ilişkin riskleri yukarı yönlü gördüğünü ve para politikasında sıkılaşma zamanı geldiği konusunda hemfikir olduğunu ortaya koyan tutanaklarda, "Üyelerin çoğu, enflasyonun beklendiği gibi düşmemesi halinde Komite'nin politika desteğini şu anda tahmin edilenden daha hızlı bir şekilde kaldırmasının uygun olacağını belirtti." ifadesi yer aldı.

Tutanakların, Fed Başkanı Jerome Powell'ın yönlendirmeleriyle uyumlu olması ve beklenenden daha "şahin" bir görünüm ortaya koymamasının ardından, tahvil piyasasında Fed'in martta 50 baz puanlık faiz artırımına gitme ihtimali yüzde 35 seviyelerine geriledi. Bankanın, ilkini mart ayında olmak üzere yıl genelinde toplamda 150 baz puanlık faiz artırımına gitmesi bekleniyor.

Jeopolitik risklere ilişkin fiyatlamaların negatife dönmesiyle dün gün içinde sert düşen New York borsasında kayıplar, Fed toplantı tutanakları ve beklentilerin üzerinde gelen verilerle kısmen telafi edildi. Dow Jones endeksi yüzde 0,16 ve Nasdaq endeksi yüzde 0,11 gerilerken, S&P 500 endeksi yüzde 0,09 yükseldi. Dolar endeksi dün yüzde 0,3'lük düşüşle 95,7 seviyelerinden günü tamamlamasının ardından bugün yatay seyrediyor. ABD'nin 10 yıllık tahvil faizi ise yüzde 1,98 seviyelerine geriledi.

Avrupa tarafında Rusya-Ukrayna krizine ilişkin haber akışı pay piyasalarına yön veren temel faktör olmaya devam ederken, Batılı ülkelerin Rusya'ya yaptırım uygulamaları halinde enerji fiyatlarında yaşanacak olası artışlar sektör hisselerinde dalgalanmalara yol açtı. Konuya ilişkin fiyatlamaların, Avrupa Birliği (AB) ülkelerinin liderlerinin Rusya konusunda bugün Brüksel'de yapacağı gayriresmi toplantıyla yeniden şekillenebileceği belirtilirken, para politikaları tarafında Avrupa Merkez Bankası'nın (ECB) yıl içinde faiz artırımına gitmesinin mümkün olduğunu belirten banka üyeleri arasına Martins Kazaks'ın da eklenmesiyle ECB Başkanı Christine Lagarde'ın bugün yapacağı açıklamaların önemi arttı.

Bu gelişmelerle dün Almanya'da DAX 30 endeksi yüzde 0,28, İngiltere'de FTSE 100 endeksi yüzde 0,07 ve Fransa'da CAC 40 endeksi yüzde 0,21 değer kaybetti. Avro/dolar paritesi dün yüzde 0,2'lik artışla 1,1382'den kapanmasının ardından bugün 1,1350 seviyelerine geriledi.

Asya tarafında, Japonya'da para politikalarına ilişkin tartışmalar, Çin'de demir cevheri fiyatlarında yaşanan düşüş ve bölge genelinde yeni tip koronavirüs vaka sayıları, pay piyasalarında bugünkü fiyatlamalara yön veren gelişmeler olarak öne çıktı. Japonya'da ihracat ocakta yıllık yüzde 9,6 artarak beklentilerin altında kalırken, kapanışa yakın Nikkei 225 endeksi yüzde 0,8 geriledi, Çin'de Şanghay bileşik endeksi yatay seyretti, Güney Kore'de Kospi endeksi ise yüzde 0,5 yükseldi.

Yurt içinde ise dün Borsa İstanbul'da dalgalı bir seyir izlenmesine karşın pozitif görünümün korunması dikkati çekerken, BIST 100 endeksi, günü yüzde 0,16 artışla 2.041,43 puandan tamamladı. Dolar/TL, son dönemdeki yatay seyrini sürdürerek dün 13,5949'dan kapanmasının ardından, bugün bankalararası piyasanın açılışında 13,5880 seviyelerinde bulunuyor.

Analistler, Rusya-Ukrayna krizine ilişkin haber akışının gündemin odağında kalmaya devam ettiğini belirterek, para politikaları tarafında ise bugün G20 finans liderlerinin bir araya geleceği zirvenin yanı sıra ECB Başkanı Lagarde'ın açıklamalarının takip edileceğini söyledi.

Yurt içinde ise TCMB Para Politikası Kurulu'nun (PPK) faiz kararının beklendiğini aktaran analistler, veri gündeminde ise ABD'de haftalık işsizlik başvuruları ve konut başlangıçlarının öne çıktığını ifade etti.

Analistler, teknik açıdan BIST 100 endeksinde 1.990 puanın destek, 2.090 seviyesinin direnç konumunda bulunduğunu bildirdi.

AA Finans'ın anketine katılan ekonomistlerin tamamı, politika faizinin yüzde 14'te sabit bırakılacağını tahmin ediyor. Ekonomistlerin yıl sonu politika faiz oranına ilişkin beklentilerinin medyanı da yüzde 14 oldu.

Geçici gelir ve kurum vergi beyannameleri için süre uzatıldı
Söz konusu süre uzatımına ilişkin Gelir İdaresi Başkanlığının (GİB) internet sitesinde sirküler yayımlandı.

Buna göre, bugün verilmesi gereken 2021 IV. geçici vergi dönemine (ekim-kasım-aralık) ait gelir ve kurum geçici vergi beyannamelerinin verilme süreleri ile bu beyannameler üzerine tahakkuk eden vergilerin ödeme süreleri 25 Şubat gün sonuna kadar uzatıldı.

Süre uzatımı, ilgili geçici vergi dönemi itibarıyla beyanname verme tarihi 17 Şubat 2022 günü sonu olan özel hesap dönemine tabi mükellefleri de kapsayacak.