Eskişehirspor daha çok ağlar

Eskişehirspor 19 Haziran Çarşamba günü 59’uncu yaş gününü kutladı. Yani 60’a merdiven dayadık.
Geçen 60 yıl içerisinde Eskişehirspor’un büyük başarılara imza attığını görüyoruz. İki kere ligi ikinci sırada tamamladık ve müzemizde bir Türkiye Kupası bir de Süper Kupa bulunuyor. Ancak bu 59 yıllık süreç içerisinde başarısızlıklarımız da var. Pek çok kez kümeler düştük ve şu anda amatör kümede oynuyoruz.
Bu büyük camia neden böyle başarısızlıklarla imtihan oldu?
Hiç uzatmadan söyleyelim; kötü yönetildik…
Son olarak Süper Lig’deyken yediğimiz hurmalar, bugün midemizi tırmalıyor. Zaman zaman “Eskişehirspor neden battı?” sorusuyla karşılaşıyorum. Onlara “Türkiye neden battıysa, Eskişehirspor da o yüzden battı” diye cevap veriyorum.
Vatandaş, “Bal tutan parmağını yalar” dedi mevcut hükûmeti seçti ve Türkiye battı. Taraftar da – kendimi de dâhil ediyorum – Eskişehirspor’u yönetenlerin parmaklarını yalamasına ses çıkartmadı. Şimdi vatandaş ve taraftar olarak bu hatalarımızın bedelini ödüyoruz. Umarız ders çıkartırız. 
Ben Ulaş Entok ve arkadaşlarının başarılı olacaklarına ve Eskişehirspor’u 3’üncü lige çıkartacaklarına inanıyorum. 
Beni asıl endişelendiren 3’üncü lige çıktıktan sonra aynı zihniyetle devam etmemiz. Çünkü belediyelerden imar izni alıp, bir şekilde borçlarımızı ödesek bile, aynı zihniyetle devam ettiğimiz müddetçe, aynı sıkıntıları yaşayacağız.
Futbolu takip edenler Ajax’ı çok iyi bilir. Hollanda’nın başkenti olan Amsterdam şehrinin takımı olan Ajax, tam anlamıyla bir futbolcu fabrikası. Peki Amsterdam’ın nüfusu ne kadar biliyor musunuz? 851 bin kişi. Eskişehir’in nüfusu ne kadar? 890 bin kişi.
Ajax Şampiyonlar Liginde en çok futbolcu yetiştirmiş olan takım. Biz Amsterdam’la aynı nüfusa sahip olmamıza karşın tek bir futbolcu üretemiyorsak, yöneticilerimizin bal tutup parmaklarını yalamasına ses çıkartmıyorsak, daha çok ağlarız.
Kabahat biz seçmenlerde, kabahat biz taraftarlarda. Biz yöneticilerimizi denetlemezsek, daha çok sıkıntılar çekeriz…