Eskişehir'de ÖVDER'den eğitim için önemli çağrı: Parası olan okuyor...

ÖVDER Şube Başkanı Faik Alkan, “Eğitime erişimde çok ciddi bir eşitsizlikle karşı karşıyayız. Parası olanın kolayca eğitim alabildiği, olmayanın dışlandığı bir düzen oluştu. Bu da eğitimin bir hak olmaktan çıkmasına neden oldu” dedi. 

Tüm Öğrenci Velileri Dayanışma Derneği (ÖVDER) Şube Başkanı Faik Alkan, Liselere Geçiş Sistemi (LGS) ve Yükseköğretim Kurumları Sınavı (YKS) gibi sınavlarla dolu uzun ve zorlu sürecin öğrenciler kadar veliler için de ciddi bir sınav haline geldiğini belirterek, Türkiye’de eğitim sisteminin yıllardır sınav odaklı yapısının eşitsizlikleri derinleştirdiğini söyledi. Öğrenciler adına uzun bir sınav maratonunun başladığını dile getiren Alkan, “Velilere gerçekten sabırlar diliyorum çünkü bu süreç onlar için de çok zorlayıcı olacak. Sadece sınav değil, sonrasında tercih dönemleri, yerleştirme süreci gibi pek çok aşama var ve her biri ayrı bir stres kaynağı. Ama biz başından beri şunu söylüyoruz: Türkiye’de eğitim sistemi sınavlar üzerinden yürüyor ve bu sınavlar yaklaşık 50 yıldır bu ülkeye adalet getirmedi. O yüzden bu sistemden artık vazgeçilmesi gerekiyor. Çünkü bugün geldiğimiz noktada eğitime erişimde çok ciddi bir eşitsizlikle karşı karşıyayız. Parası olanın kolayca eğitim alabildiği, olmayanın dışlandığı bir düzen oluştu. Bu da eğitimin bir hak olmaktan çıkmasına neden oldu. Öyle ki, artık diplomaların bile ne kadar değerli olduğu tartışılır hale geldi. Bakanlık bizi bilim dışı tartışmalara mahkum ediyor” diye konuştu.

ÖĞRENCİLER MUTSUZ

Alkan, eğitim sisteminin bilimden ve akıldan uzaklaştığını savunarak, “Bir yanda imam hatip okulları üzerinden yürütülen projeler, diğer yanda MESEM’ler etrafında yapılan düzenlemeler var. Bu tartışmaların sonunda da karşımızda sistemden mutsuz bir öğrenci kitlesi duruyor. Cumhuriyet'in bize kazandırdığı en önemli değerlerden biri olan fırsat eşitliği ve kamusal eğitim, ne yazık ki son 20 yılda çok ciddi şekilde örselendi, hatta ortadan kalktı. Bugün veliler neredeyse okulların temel sponsoru haline gelmiş durumda. Bu gerginlik de doğal olarak çocuklara, öğrencilere yansıyor. Eskişehir'de Anadolu Lisesi ya da Fen Lisesi gibi okullara girebilmek için öğrencinin yüzdelik diliminin 1 ya da 1,5 olması gerekiyor. Bu neredeyse imkansız bir şey. Yani bir maratona çıkıyorsunuz ama kaplumbağa ile tazıyı aynı anda koşturuyorsunuz. Böyle bir sistem dünyanın neresinde var?” dedi.