Ramazan geldi. Hoş geldi mi?

Bu gün Ramazanın ilk günü. Tüm ülkemize ve bizlere hayırlı olması dileğiyle, bu hafta da ramazan ayında dikkat etmemiz gereken bazı noktalara dikkatinizi çekeceğim. Ramazan bilindiği gibi, yardımlaşma ayı, zekat, fitre gibi, dinimizde yer alan bu görevlerimizi yerine getirme ayı bu görevlerimizin ne manaya geldiğini anlatmayacağım. Bu ay içindeki birbirimize yapacağımız yardımlaşmanın bir başka yönüne vurgu yapacağım. Bu ayda yani Ramazan ayında verilen iaşe paketlerinden veya bir başka adı ile ramazan paketlerinden söz etmek istiyorum. Bu tür paketleri, toptancılardan veya hazır olarak paketler halinde marketlerden bulabiliyoruz.
Buluyoruz ama burada da dikkatli olmamız gerekiyormuş. Çünkü Tüketiciler Birliği Başkanı Mahmut Şahin bizleri uyarıyor. Bu paketlerin kontrol edilmesi gerektiğini söylüyor. "Genellikle iaşe paketlerinin içine son kullanma tarihi geçmiş, bayatlamış ürünler konuluyor. Hayırseverler hayır yaptığını düşünürken ihtiyaç sahiplerine zehir veriyor." Diyerek bizleri uyarıyor.
Yaptığı açıklamada, bereketin ve paylaşmanın ayı olarak bilinen ramazan dolayısıyla hayırseverlerin ihtiyaç sahiplerine katkıda bulunmak amacıyla hazır iaşe paketleri aldığını; iaşe paketlerinin marketlerde yerini almaya başladığını belirten Şahin, hazırlanan paketlerin üzerinde özellikle fiyatların yer aldığını, ürün çeşitliliğine göre paketlerin fiyatının 45 ile 120 lira arasında değiştiğini söylüyor. Sayın Şahin
"Paketlerin içine bakıyoruz, pirinç, fasulye, makarna gibi gıdalar var. Belki paketi vereceğimiz kişi bunlardan hoşlanmıyor, yardım edelim derken yük olacak o kişiye. Bu işi gönülden yapanlar o paketleri almasınlar. Bir bedel gözden çıkardıysak onu verelim. Paket vereceksek de bu paketleri kontrol edelim. Genellikle iaşe paketlerinin içine son kullanma tarihi geçmiş, bayatlamış ürünler konuluyor. Hayırseverler hayır yaptığını düşünürken ihtiyaç sahiplerine zehir veriyor. Bu paketlerin denetimi yapılmalı, paketler açılmalı, son kullanma tarihine bakılmalı. Ayrıca kişinin ihtiyacı var mı, verilen şeylerde buna bakılmalı. Dinimiz sadaka, zekat verirken de malın en iyisini vermemizi söylüyor. Kendimize neyi yakıştırıyorsak karşı tarafa da onu vermeliyiz." Diyor.
Tabi söyleyecek bir söz bulamıyorum. Eğer hakikaten böyle bir durum söz konusu ise; affedersiniz ama “yuh” diyorum başka bir şey demiyorum. Bu türlü paketleri hazırlayanları Allaha havale ediyorum. Bu güzel ülkeme ve bu ülkede yaşayan güzel insanlara ne olduğunu sorguluyorum. İnsanların nasılda bu kadar ahlaksız ve çıkarcı olduklarını sorgulamaya, anlamaya çalışıyorum. Gene de inanmak istemiyorum. Bu türlü davranış içerisinde olanların azınlıkta olduklarına inanmak istiyorum.
Eğer böyle bir durum ile karşılaşırsak kesinlikle bunları, basın yoluyla ifşa etmemizde yarar var diyerek; Ramazan ayımızın hayırlara vesile olmasını temenni ediyorum.