Kabine notlarım

Türkiye’de yeni bir dönem başladı. Parlamenter sistem sona erdi. İyisiyle, kötüsüyle, zaaflarıyla, tartışmalı ve adım başı denge gözeten yönleriyle parlamenter sistem geride kaldı.
Bir daha döner miyiz, dönmez miyiz? Orasını şimdilik bilemiyorum.
Aralarında iktidar temsilcilerinin de bulunduğu bazı kesimlerin ‘prangalı sistem’ dedikleri parlamenter sistem artık yok. Ne var? Daha hızlı, daha etkin kararlar alınacağı ifade edilen, yine keskin bir kuvvetler ayrılığı getirdiği öne sürülen Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi var.
Kimin haklı olduğunu zaman gösterecek. Şu an için bir gerçek var; halk böyle bir sisteme karar verdi. Ve pazartesiden itibaren uygulanmaya başlandı.
Burada bazı kesimlerin ‘yenilmişlik’ hissini doğru bulmuyorum.
‘Cumhuriyet bitti, rejim gitti’ türü söylemler doğru değil. Bunları biraz ‘duygusal’ buluyorum. Evet, yeni sisteme dair ciddi çekinceler var. Bunu aylardır yazıp çiziyoruz. Süreç ilerledikçe yine dile getiririz. Tüm kaygıları, korkuları saygıyla karşılıyorum.
Ama bu bir ‘rejim değişikliği’ değil. Yönetim sisteminin değişmesidir... Bu da halkın isteğiyle olmuştur.
Cumhuriyet de rejim de yerindedir.
Uygulamada neler olacağını hep birlikte göreceğiz.
Hatta görmeye başladık sayılır...
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, yeni sistemin ilk Bakanlar Kurulu’nu açıkladı. Listede milletvekili olmayan isimler de var.
Öncelikle Eskişehir ayağına bakalım. Yaklaşık 10 yıl kabinede temsil edilen Eskişehir, yeni kabinede yok. Unakıtan ve Avcı ile kabineye alışmıştık. Kabinede yer alacak çapta değerlerimiz var. Belki sonraki kabinede inşallah...
Bu açığı Avcı ve Harun Karacan’ın konumları ve ilişkileri sayesinde kapatacağımızı düşünüyorum.
Kabineye dönecek olursak...
Genel olarak olumlu bir hava yarattı. Özellikle bazı bakanlar toplumun geniş kesimlerinde heyecan ve umut meydana getirdi. Başta Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk olmak üzere ‘dışarıdan’ atanan bakanların isabetli bir tercih olduğunu düşünüyorum.
Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Ersoy ve Sağlık Bakanı Fahrettin Koca gibi sektörlerinde çığır açmış, memlekete ciddi fayda sağlamış isimler ülkemize de katkı sağlayacaktır.
Diğer bakanları da inceledim... Nereden geldiklerine, ne yaptıklarına baktım. Genel olarak işin ehline teslim edildiğini gördüm. Bu açıdan bu kabinenin Türkiye’nin ‘en kaliteli’ kabinelerinden biri olduğunu düşünüyorum.
Elbette uygulamaları gördükçe daha iyi tanıma ve değerlendirme fırsatımız olacak. Şimdilik ‘hayırlı olsun’ diyelim. Seçim geride kaldı. Ülkenin ciddi sorunları var. El ele verirsek üstesinden gelebiliriz.