İyi ki Saadet var

Kutuplaşma...
Toplumun ikiye bölünmesi...
Birlikte yaşamak...
Son yıllarda sık duyduğumuz kavramlar. Çoğu zaman endişeyle söz ettiğimiz kavramlar.
Aklıselim insanların, kurumların azalması... Arada bir durup ‘ne oldu bize, eskiden böyle değildik’ türü tespitler yapıyoruz. Sonra ‘kaldığımız yerden’ devam ediyoruz.
Nasıl oldu? Neden oldu? Kim ya da kimler sebep oldu?
Hangi olaylar ülkemizi, insanımızı bu noktaya getirdi? Herkesin ‘kendi cephesinden’ vereceği cevaplar var. Karşı tarafı tatmin etmeyecek cevaplar!
Öyle ya da böyle geldiğimiz nokta iyi değil. Herkese sıkıntı veriyor... Mevcut durum gelecek adına kaygı verici boyutlara ulaşmış durumda.
Nasıl düzelecek? Hep böyle mi gidecek? Yoksa daha mı kötü olacak?
Her geçen gün ‘derinleşen’ kutuplaşmayı kim, nasıl sonlandıracak? Ortak değerlerimize ne oldu? Asgari müştereklerimiz neler? Daha önemlisi onlar hala asgari müşterek mi?
Bu tür tartışmaların zirve yaptığı bir dönemde ‘erken seçim’ kararı alındı. Seçim bu yaramıza merhem olur mu? Yoksa Allah korusun daha da ayrıştırır mı bizi?
Geride kalan sürece baktığımda kısmen ‘ilaç’ olduğunu görüyorum. Bunu da büyük oranda Saadet Partisi’ne borçluyuz.
Başta ‘bilge başkan’ denilen Temel Karamollaoğlu olmak üzere Saadet yöneticileri ve üyelerinin toplumsal barışa ciddi katkı yaptıklarını düşünüyorum. Toplumun daha fazla ayrışmasına müsaade etmediler.
Bu noktada eleştiri, hakaret ve tehditlere boyun eğmediler. Millet İttifakı içinde yer alarak 81 milyonu kucaklamanın peşine düştüler. Bunu yaparken özlediğimiz bir özellikle Cumhur İttifakı’nı da dışlamadılar. AK Parti cephesinden, özellikle trol denen ‘karaktersiz’ tiplerden gelen onca saldırıya rağmen AK Partililere de el uzattılar.
Seviyeyi asla düşürmediler... İnanan insanlara yakışır bir tarzda politika yapmaya devam ettiler. Saadet’in bu hamlesini çok önemsiyorum. Hatta seçim döneminin ‘en önemli projesi’ olarak görüyorum. Saadet sayesinde birlikte yaşamak adına umutlandık.
Saadet’in adımları endişelerimizi bir nebze giderdi. Seçimi birileri gibi ‘savaş’ olarak görmediler. Karşısındakilere ‘düşman’ değil rakip dediler... Kazanan Türkiye oldu, olacak...
Daha fazlası var elbette... Yeri geldikçe yazarız, anlatırız... Şimdilik sadece ‘iyi ki Saadet var’ diyorum.