Az hata yapan kazanır…

Bir tarafta Ticaret Odası, diğer tarafta Sanayi Odası seçimlerine odaklandık son günlerde. Seçim süreci her iki oda içinde her zaman ki seçimlerden daha farklı bir heyecan içeriyor. ETO’da Metin Güler, Erdoğan Tekgöz, Ayhan Sezer ESO’da ise Nadir Küpeli ve Celalettin Kesikbaş ekipleri ile birlikte yönetime adaylar.
Görünen o ki rekabeti yoğun, gerginliği yüksek ve temposu dar zamana yayıldığı için çok daha hareketli günlere tanık olacağız.
Mevcut başkanlar her daim avantajlı olduğu için ETO’da Metin Güler’in biraz avantajlı olduğu gerçek. Fuar ve Kongre Merkezi’ni eleştirenler olduğu gibi iyi olacağını düşünenler de var. Güler’i seven, aidiyet duygusu yüksek ve iyi işler yapıldığını söyleyenler de var. Karşıdan eleştiri geldikçe ‘bu sadece ETO seçimi değil işin içinde başka bir düşünce var’ diye düşünerek Güler’e sahip çıkanlar da var.
Öte yandan kısa sürede ciddi sükse yapan Erdoğan Tekgöz’ün ilerleyen günlerde beşinci vitesle devam edip etmeyeceğini merak ediyoruz. Zira seçime az bir zaman kaldı ve üyelere ulaşmak, anlatmak, ikna etmek için bu zamanı hızlı ve az hata yaparak değerlendirmek önemli. Bazen acele ile giderken artı yerine eksi puan alınan örnekleri hatırlıyorum da, tempoyu düşürmek daha mı iyi olur diye düşünmeden edemiyorum.
Ayhan Sezer çok iyi niyetli, pek çok üyenin içimizden biri dediği bir isim ama ben onun pek şanslı olacağını ve rekabetin içinde kalacağını düşünmüyorum. Yine de sandıkta keramet vardır diyerek her üç isme de kolaylıklar dilerim.
ESO’da da ilginç bir süreç var. Mevcut Başkan Savaş Özaydemir aday olmasa da gerek Nadir Küpeli’ye desteği gerekse yönetim kurulunun aynı ekipten olması aslında mevcut yönetimin bir başka versiyonla yeniden aday olması demek. Bu da mevcut yönetimler avantajlı tezini hatırlatıyor bizlere.  Ancak diğer aday ismin Celalettin Kesikbaş olması bu avantajı biraz süspanse ediyor sanırım.
Kesikbaş herkesin dile getirdiği gibi Eskişehir’deki genel iş insanı tanımını bozan bir isim. Diksiyonu çok iyi, samimiyeti çok tadında, insanlara tepeden bakmıyor ama zekâsı, donanımı, vizyonu ile kendine hayran bıraktığı çok kişi var. Bu yüzden liderlik yakışıyor kendisine ve onunla birlikte hareket eden sanayici sayısı alıştığımızın üzerinde. Bunun emaresini de geçtiğimiz günlerde ekibini tanıttığı etkinlikte fazlasıyla gördük.
Ancak hem Küpeli, hem de Kesikbaş arasında büyük heyecan ve bana göre ilerleyen günlerde gerilim içinde geçecek olan bu seçimde ekipler, etraflarındaki isimler son derece önemli. Gelişi güzel söylenmiş sözler, kişisel hesaplaşmalar, o varsa ben olmam, o görev alacaksa ben karşı taraftayım gibi ne yazık ki egosal, küçük, Eskişehir karakterinde fazlaca gördüğümüz iş insanı alışkanlıkları akışı aleyhte değiştirebilir.
Bırakın normal insanları, birçok KOBİ ve sanayici bahsedilen rakamlardan anlamayabilir. Unutulduğunu zannedenler, küskünler, siyaseten hareket edenler hepsi ama hepsi bana göre belirleyici.
Şu ya da bu kazansın diyemem ama hem ETO’da hem de ESO’da görevi teslim alacak isimler inşallah Eskişehir’i ‘Kütahya bizi geçecek’ diye korkulan şu atmosferden yeniden Bursa ile rekabet edecek ekonomik verilere yükseltecek vizyonla hareket edecek isimler olurlar.