AK Parti İl Kongresi’nin ardından / 3

17 Şubat cumartesi günü yapılan AK Parti 6’ncı Olağan İl Kongresi ile ilgili gözlemlerimi paylaşmaya devam ediyorum. İlk gün kongrenin genel havasını, yapılan dikkat çekici hazırlıkları, katılım boyutunu ve Dündar Ünlü’ye etkilerini ele almıştım.
İkinci gün Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın konuşmasına baktık. Erdoğan’ın öne çıkardığı kişileri, ele aldığı konuları, dikkat çektiği noktaları paylaştık.
Bugün biraz salona ve Ünlü’nün ‘yeni’ yönetim kurulu listesine bakalım...
Salonda geçtiğimiz kongrelerde pek görülmeyen ‘dikkat çekici’ pankartlar vardı. Fakat öncesinde salonun geneli için bir şey söylemek istiyorum.
Salon kimilerine göre ‘görkemli’ bir şekilde süslenmişti. Bu hazırlık Refah Partisi yıllarında olsa her türlü övgüyü hak ederdi ama 16 yıldır tek başına iktidar olan ve tüm imkanlara sahip bir parti yapınca ‘sıradan’ hatta ‘rüküş’ demek daha doğru olur sanırım. Mesela bir yöneticinin ya da üyenin cebinden para çıktı mı, merak ediyorum. Yoksa hepsi ‘partinin’ cebinden mi çıktı?
İhlas ve samimiyet...
Refah Partisi’nin seçim bürosuna evinden toz şeker, sandalye getiren insanlar vardı. Binbir güçlükle alınan bayrak, flama işi bitince yere atılmazdı. Saklanırdı... Bezden yapılmış ise partililerin evinde ütülenir, bir köşeye kaldırılırdı. Salonu ‘öyle’ görünce aklıma gelenleri yazayım dedim. Yüksek dozda bir ‘eleştiri’ değil benimki... Sadece bir tespit. Zamanın gereğidir belki de... Son olarak salon ‘sade ve ağırbaşlı’ olsaydı daha etkili olacağını düşünüyorum.
En dikkat çekici pankart şüphesiz Tepebaşı İlçe Örgütü’ne aitti! Kamuoyu genel olarak Volkan Doğan’ın pankartına odaklanmış olabilir ama Tepebaşı’nın pankartı tam anlamıyla ‘olay’ oldu!
Günler geçmesine rağmen hala konuşulan pankartta “Tepebaşı 5500 sokak sorumlusu ile 2019 seferine hazırdır Başkomutanım” yazıyordu. 5 bin 500 sokak sorumlusu... İddialı değil abartı bir rakam. Rakiplere gözdağı vermekten de hayli uzak. Asıldığı andan itibaren espri konusu olmuş durumda. Bilinen nedenlerden dolayı teşkilatı da motive etmez! Nasıl bir pankart diye soranlara ‘oldukça cesur’ cevabı veriyorum. Cumhurbaşkanı kafaya taksa ve ‘yarın geliyorum, şu 5 bin 500 sorumluyu toplayın’ dese ‘sorumlular’ ne yapacak? İlçe Başkanı İbrahim Yılmaz Kaynarca ‘kendini göstermeye’ çalıştığı için böyle bir hata yapmış olabilir. Ama başta Dündar Ünlü olmak üzere salonu gezen sorumlular bu pankarta izin vermemeliydi. Neyse ucuz atlatıldı diyelim... Bu pankarta insanların neden bu kadar ‘takıldığını’ merak edenler olabilir. Tepebaşı’nda 5 bin 500 sokak sorumlusu olsa Ahmet Ataç kenti terk eder, seçime girmez! AK Parti’de 117 kişi Tepebaşı’ndan aday olmak ister... Bana bile bi ‘cesaret’ gelir! Öyle bir rakam yani... Kaynarca daha önce de herkesi sözelci yerine koyup “bir ayda 3 bin 200 ev gezdik” demişti. Tepebaşı’nın “Reis Tepebaşı emrinde” pankartı da ‘yazmış olmak için yazılmış” bir pankarttı. Bir şey demeyen, konforlu bir pankart...
Gelelim Volkan Doğan’ın ‘alevli, ateşli’ pankartına...
Odunpazarı Teşkilatı “Yaktık gemileri Odunpazarı’nı geri alacağız Reis” yazılı dev bir pankart astı. Yanan gemi görselleriyle... Pankart Doğan’ın ‘iradesini’ biraz daha perçinledi. Zaten uzun süredir gizlisi saklısı kalmadı. Doğan, Odunpazarı’nı istiyor. Öte yandan Erdoğan’ın tam karşısında duran bu dev pankarta tek laf etmemesi ‘sıkıntı’ gibi görünüyor. Hazırlayanları bilmem ama bende en az pankart kadar bir hayal kırıklığı yarattı! Cumhurbaşkanı’nın sessizliği “Erdoğan nerenin alınıp alınmayacağını çok iyi bilir” yorumları yapılmasına neden oldu. Sonuç olarak Doğan da ‘istediğini alamadı’ denebilir. Muhtemelen ‘daha büyük bir etki’ bekleniyordu. Erdoğan iki üç cümle söyleseydi beklenen etki gerçekleşirdi ama olmadı. Öte yandan Kazım Kurt’un Tarık Bin Ziyad’dan yola çıkılarak hazırlanan pankart için ‘yerli ve milli’ değil yorumu da pankartın yıldızını biraz daha söndürdü.
İnönü “Kuruluştan kurtuluşa İnönü seninleyiz Reis”, Sarıcakaya “Uyuyan devi uyandırdınız ve bizler ancak rüku da eğiliriz”, Günyüzü “Yüzde 72 ile Günyüzü daima Reis’nin yanında”, Seyitgazi “Arakan, Kudüs, El-Bab, Afrin, dünya mazlumlarının umudu Recep Tayyip Erdoğan dik dur eğilme Seyyid Battal Gazi’nin torunları, Kırka’nın efeleri seninle”, Mihalgazi “Selçuklu ve Osmanlıyı kuran davası için ölümü öldüren neslin anneleriyiz biz Mihalgazili Osmanlı kadınlarıyız. Sen nerede biz orada”, Kadın Kolları “Siyasetin öznesiyiz, biz Reis’in neferiyiz”, Beylikovalılar Millete hizmet yolunda ilçemize kazandırdığınız eğitim, sağlık, spor, sosyal tesisler ve doğalgaz için teşekkür ederiz. Kutlu yürüyüşe devam”, Mihalıççık “Yunus olduk sevdik mazlumu, Yavuz olduk vurduk zalimi”, Alpu “Alpu ilçemize yapmış olduğunuz yatırımlardan dolayı minnettarız hedef 2019”, Sivrihisar “Sayın Cumhurbaşkanım Nasreddin Hoca’nın Yunus Emre’nin sevgi diyarına hoş geldiniz”, Odunpazarı “Sen yürüyeceksin Odunpazarı yürüyecek arkandan, Odunpazarı yorulmaz liderini bırakmaz ve Odunpazarı burada bak Reis’e bir sözümüz olacak bu seçimde Odunpazarı bizim olacak” ve “Dünya 5’ten büyüktür” yazılı pankartlar da vardı.
AK Parti’nin ‘yeni’ il yönetim kurulu listesine yarın bakalım...