Sembolik ücrette bile temkinli davranılıyor

Eskişehir Ticaret Borsası’nda her yıl harman döneminde “ilk mahsul Arpa töreni” düzenlenir…
İlk arpayı getiren çiftçinin yarım tonluk ürünü açık arttırmaya çıkar ve sembolik bir fiyat verilir…
Bu yıl açık arttırmayı takip etmek için Borsa’ya gittim…
Törenler gelenekselleşti! Geçen yıllarda nasıl olduysa o şekilde yapıldı.
Arpanın taban fiyatı ton başına 9 bin 300 lira, TMO tarafından belirlendi…
Açık artırma başladı…
10 bin 20 bin, 30 bin’de bir duraklama oldu…
Borsa Başkanı Ömer Zeydan’ın uyarmak zorunda kaldı:
-İlk mahsul 30 binde mi kalacak!
Bunun üzerine  birkaç tüccar daha artış yaptı. En sonunda Suat Duran isimli tüccar, Alınca Mahallesi çiftçilerinden Gürdoğan Filiz’in ürettiği sezonun ilk arpası 55 liraya satın aldı…
Oysa geçen yıllarda sembolik rakamlar çok daha fazlaydı…
2022 yılı ilk Mahsul Arpa, Danişment Mahallesi üreticilerinden Hasan Ege tarafından getirildi ve 60 liraya alıcı buldu…
2023 yılında Sarıcakaya ilçesi Laçin Mahallesi'nden arpa getiren genç çiftçi Mehmet Akarsu’nun arpası 60 liraya alıcı buldu…
2024 yılında ise ilk mahsul arpa Beyazaltın Mahallesi’nden kadın üretici Ebru Erdoğan, 75 liraya satıldı…
Tüccarlar bu açık arttırmada sembolik bir ücret ödüyordu. Ancak 2025 açık arttırmasında gördük ki artık “sembolik ücret” konusunda bile tüccar temkinli davranıyor…
Bunun tek bir nedeni var…
Üretici de tüccar da önünü göremiyor. Herkes temkinli davranıyor, kılı kırt yarıyor…
Ve Borsa Başkanı Ömer Zeydan’ın şu sözleri yabana atılmamalı:
-Toprak varsa, gıda varsa ve bu gıdaya sağlıklı bir şekilde ulaşılabiliyorsa, bizler de varız. Bu anlamda tarım ve gıda üretimi hayati bir öneme sahip. Savunma sanayi kadar stratejik bir alan olan tarım, toplumların geleceğini doğrudan etkiliyor!
 

FAİZİ AZALT VERGİYİ TOPLA!

Devlet şu sıralar vergi konusunu sıkı tutuyor…
Sıkı takipte…
Ancak bu “sıkı tutma” ve takibi arttırma durumu vergide istenilen artışı sağlar mı?
Pek kolay değil!
AK Partili iş adamı Murat Özcan, sosyal medya hesabından Mehmet Şimşek’i etiketleyerek şu öneride bulunuyor:
-Yüksek faiz sadece tüccar ve sanayicinin bilançolarında en büyük gider yükü oluşturmuyor. Bu gider bilançolara zarar veya en azından karlılığı ortadan kaldıran bir masraf olarak yansıdığı için vergi dönemlerinde devletin alması gereken vergiye de çok büyük bir olumsuz etkisi var .Bu yıl bakanlığınızın vergi ve tahsilat hedeflerinin tutabilmesi için de faiz yükünün azaltılması elzem gözüküyor.
 

SU TASARRUFUNA BİR DE BÖYLE BAKIN

Temiz suya ulaşmak her geçen gün zorlaşıyor. Su tasarrufu konusunda da ne yazık ki pek başarılı değiliz…
Tuvaletin örneği Japonya’dan…
Japon tuvaletlerinin üstünde genellikle bir lavabo bulunur!  Böylece ellerinizi yıkadığınız su sifonda birikiyor. Ellerinizi yıkadığınız suyu böylelikle tekrar kullanabiliyorsunuz…
Bu tür basit uygulamalarla bir yılda milyonlarca litre su tasarrufu sağlanabiliyor…
Yapı uygulamalarında bu tür basit uygulamalar zorunlu hale getirilebilir.


 

UYKUSUZ KALANLAR!

Kimi insanlar uykusuzluk çeker! Bir türlü uyuyamaz!
Kimi insanlar ise çok uyur! Uyanamamaktan şikayet eder…
Geçenlerde okuduğum bir söz var. Arthur Schopenhauer şöyle diyor:
-Eğer bu hayat gerçekten güzel olsaydı, herkes büyük bir sevinçle uyanır ve hiç istemeyerek uyurdu; oysa durum bunun tam tersi.
Uyuyamayanları ve çok uyuyanları bir de böyle değerlendirmekte fayda var!
 

GÜNÜN SÖZÜ!

İyi şeylerin hiçbiri bedava değildi. Sevgi bile. Her şeyin bedelini ödüyordun. Ve eğer yoksulsan, elindeki tek nakit, kahır çekmekti. KhaledHosseini
 

GÜNÜN KARİKATÜRÜ