Eskişehir Sanayi Odası (ESO) Başkanı Celalettin Kesikbaş, meslektaşım Murat Taşkın ile ESTV’de birlikte hazırlayıp sunduğumuz “Soruyoruz” programına konuk oldu.
Eskişehir Sanayi Odası (ESO) Başkanı Celalettin Kesikbaş, meslektaşım Murat Taşkın ile ESTV’de birlikte hazırlayıp sunduğumuz “Soruyoruz” programına konuk oldu.
Program öncesi iki hafta kaldığı Çin’deki gözlemlerini dinleme fırsatı bulduğumuz Başkan Kesikbaş, üretim modellemelerinden işçi ücretlerine, sakat gelir dağılımındaki iyileşmeden kaliteli onlarca otomobil markalarına kadar Çin’deki olağanüstü gelişim sürecini özetledi.
Çin’deki firmalar ile rekabet etmekten daha çok ortaklıklar veya işbirlikleri kurulması gerektiğine dikkati çeken Kesikbaş, dünya mutfağının yaygınlaşması başta olmak üzere sosyoekonomik yapının önemli bir ivme yakaladığına dikkati çekti.
Eskişehir Ticaret Odası üyesi bazı işletmelerin hukuksuz bir şekilde ESO’ye üye kaydedildiği yönündeki iddialara ilişkin sorumuzu da yanıtlayan Kesikbaş, özetle bu konuların kamuoyu önünde tartışılmaması gerektiğini belirterek, isim vermeden Eskişehir Ticaret Odası Başkanı Metin Güler’e sitem etti.
Kesikbaş, “Kurumların birbirini yıpratmaması lazım. Kanun maddesine göre işlem yapıyoruz. Bunların topluma şikayet edilmesi doğru değil” dedi.
Bana göre Eskişehir’deki böylesine iki önemli odanın başkanı bir orta yol bulur.
Çünkü iki taraf için de bu durum hiç şık durmuyor.
Eskişehirspor’un kurtuluş reçetesi
Eskişehirspor’u içinde bulunduğu kötü durumdan kurtarmak için Büyükşehir Belediye Başkanı Ayşe Ünlüce, Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt ve Tepebaşı Belediye Başkanı Ahmet Ataç’ın önderliğinde başlatılan girişim olumlu sonuç verecek gib görünüyor.
Gelecek hafta Vali Hüseyin Aksoy başkanlığında bir toplantının yapılması bekleniyor.
Eskişehirspor’un kurtuluşuyla ilgili önerisini sorduğumuz ESO Başkanı Celalettin Kesikbaş, şirketleşmeye dikkati çekerek, “Eğer Eskişehirspor kurtulacaksa… 100 adet hisse çıkartılıp şirket kurulabilir. Herkes hisse başına 2 milyon lira öder. 200 milyon lira para toplanır. Başkan olacak kişi de toplam şirketin sermayesinin yüzde 10’u kadar parayı ilk günden hibe eder şirkete diye şart koşarsın. Şirket hissedarlarından yönetime isimler belirlenir. Finansal olarak kimse cebinden tek başına 200 milyon lira koymaz. Bu tip model daha yapılabilir görünüyor. Başka türlü olmaz. Belediyelerin alabileceği maksimum hisse sayıları 3 veya 5 ile sınırlanabilir. Ben bir hisse alırım. Eskişehir’de pek çok iş insanının bu hisselerden alabileceğini düşünüyorum.”
Bu formül benim de aklıma yattı…
Bu açıklama Ali Demirel’e yakışmadı!
AK Parti Merkez Karar ve Yönetim Kurulu (MKYK) Üyesi Ali Demirel…
Uzunca bir süredir, AK Parti il yönetimlerinde yer alan, birkaç kez milletvekili adayı gösterilen ancak seçilemeyen müteahhit Ali Demirel, Eskişehir’de sevilen eski bir polis, uyumlu bir politikacı olarak tanınır.
Şimdiye kadar yerel yönetimlere yönelik eleştirilerinde ılımlı bir üslup benimseyen Demirel’in Büyükşehir Belediye Başkanı Ayşe Ünlüce’nin belli güzergahlara gece otobüs ve tramvay seferleri koymasına ağır bir suçlama getirmesini inanın çok yadırgadım.
Demirel, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, “Bu yapılan gençlerimizi gece hayatına teşvik etmektir. Ailelerin emaneti gençlerin hayatını karartacak belki birçok genci içki, uyuşturucu ve fuhuşa itecek bu karardan dönülmelidir. Sorumlu bir vatandaş ve bir baba olarak bu konuya sessiz kalmak mümkün değil..!” ifadelerini kullandı.
Gelen tepkiler üzerine paylaşımını şu şekilde düzeltti:
“Bu yapılan gençlerimizi gece hayatına teşvik etmektir. Ailelerin emaneti gençlerin hayatını karartacak belki bu karardan dönülmelidir. Sorumlu bir vatandaş ve bir baba olarak bu konuya sessiz kalmak mümkün değil..!”
Gece mesaisine kalan çalışanlardan geç saatlere kadar arkadaşının evinde ders çalışan öğrenciye, ev oturması uzun süren yurttaştan taksiye verecek parası olmayan yurdum insanına kadar…
Başkan Ünlüce’nin böylesine önemli hizmetinden yararlanacak binlerce Eskişehirliyi yok saymak …
Üstelik “Gençleri gece hayatına teşvik etmek, uyuşturucu ve fuhuşa itmek” diyerek, güzelim belediye hizmetini karalamak hatta ve hatta ağır suçlamalarda bulunmak akla ziyan bir durum.
Kısacası…
Bu açıklama Ali Demirel’e yakışmadı.
Muhalefet böyle yapılmaz.