Hatipoğlu’nun istifasının perde arkası

Milletvekili Nebi Hatipoğlu’nun seçildikten yalnızca 5 ay sonra partisinden istifa etmesinin yankıları sürüyor. İsterseniz gelin hem istifa sürecini hem de Türkiye ve Eskişehir’deki etkilerini değerlendirelim.

Önce istifa süreci, sonra istifanın Türkiye’de İYİ Parti’yi nasıl etkileyeceği, Eskişehir’de İYİ Parti’yi nasıl etkileyeceği ve son olarak Eskişehir seçimlerine etkilerini ele alalım.

Öncelikle Sayın Hatipoğlu’nun istifasının hayırlara vesile olmasını diliyorum. 

Nebi Hatipoğlu’nun İYİ Parti’den istifa etmesinin özellikle basın camiasında bir şaşkınlık yarattığını söyleyemeyiz. Aşağı yukarı herkes, “Ben dememiş miydim?” diyor. Çünkü gerçekten de çok kişi Hatipoğlu henüz seçilmemişken, “Nebi Hatipoğlu işine gelmezse İYİ Parti’yi bırakıp gider” diyordu. Demek Sayın Hatipoğlu baştan böyle bir izlenim uyandırmış.

Hatipoğlu’nun özellikle son iki aydır İYİ Parti Genel Merkeziyle arasının iyi olmadığını biliyorduk. İlk olarak CHP ile ittifak yapmak istemediğini, İYİ Parti’nin MHP ve AK Parti’yle ittifak yapmasının daha doğru olduğunu açıklaması, Genel Merkez’de bir sıkıntı yaratmıştı. 

Hemen belirtelim; İYİ Parti teşkilatlarının tamamı olmasa da kahir ekseriyeti zaten CHP ile ittifaka karşı çıkıyor. Hatipoğlu’nun bu sözleri sıkıntı yaratmaz. MHP ile ittifak ise – Saray güdümünde olmadığı müddetçe – İYİ Parti seçmenini rahatsız etmez. Hatta böyle bir ittifaka çok memnun olacak çok kişi tanıyorum. Ancak işin içine AK Parti ile ittifak girince, İYİ Parti’deki çaycıyı bile arkanızda bulamazsınız.

Nitekim Genel Merkez Hatipoğlu’nun AK Parti ile yakınlaşma heveslisi açıklamalarından sonra hemen reaksiyon göstermiş ve “O dedikleri bizi bağlamaz, Hatipoğlu’nun kişisel görüşleridir” mealinde bir açıklama yapmıştı.

Daha sonra Nebi Hatipoğlu “Genel Başkanım uygun görürse Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanlığına adaylığımı koyarım” diyerek, bir anlamda aday olmak istediğinin sinyalini vermişti. Ancak daha sonra Meral Akşener’in, “Oğlum” diye hitap ettiği Melih Aydın’ın Büyükşehir Belediye Başkan adaylığıyla açıklanmıştı. 

Ayrıca Hatipoğlu’nun İYİ Parti’nin Eskişehir’de görevlendirilen yeni yönetimlerinden hiç hoşlanmadığı da konuşuluyordu.

Bu arada Hatipoğlu İYİ Parti’nin Eskişehir’de ve Ankara’da düzenlediği pek çok etkinliğe katılmayarak, “Partiden ayrılacak” dedikodularının da artmasına neden olmuştu. 

Burada Genel Merkez’den öğrendiğim bir bilgiyi sizinle paylaşayım…

3 Kasım Cuma günü Meral Akşener’in Kütahya Belediye Başkan adayı Ahmet Tekdemir’i açıkladığı programa katıldım. Burada ismi bende saklı olan bir İYİ Parti Milletvekiliyle Hatipoğlu’nun istifa sürecini konuştum. Sayın Vekil bana Hatipoğlu’nun bir aydır bazı AK Partili milletvekilleriyle dirsek temasında olduğunu, hatta yemekli toplantılarda buluştuklarını duyduğunu belirtti. 

Bana aktarılan duyumları bir duyum olarak size aktarıyorum. Bunların doğruluğunu elbette bilemem. Ancak Sayın Hatipoğlu’nun bağımsız mı kalacağı, yoksa AK Parti saflarına mı katılacağına göre durum netleşecektir.

Gelelim istifadan önceki son güne…

Yine Genel Merkez’e yakın kaynaklardan öğrendiğim kadarıyla başta Meral Akşener olmak üzere herkes böylesi bir istifanın gerçekleşeceğine kesin gözüyle bakıyorlarmış. Nitekim Hatipoğlu, Meral Akşener’le görüşmek istediğini ilettiği zaman Genel Merkez’deki çok kişi bunun son bir toplantı olacağını hissetmiş.

3 Kasım Perşembe günü Akşener – Nebi Hatipoğlu görüşmesi gerçekleşmiş. Konuşmanın ayrıntılarını bilmiyoruz. Ancak yalnızca 2 veya en çok 3 dakika sürdüğünü biliyoruz. Söylendiği kadarıyla burada Nebi Hatipoğlu AK Parti’yle işbirliği ihtimalini sorması üzerine Meral Akşener “Böyle bir ihtimal yoktur” diyor ve Nebi Hatipoğlu bu durumda istifa etmek istediğini belirtiyor. Sayın Hatipoğlu Meral Akşener’den nasıl bir cevap alacağını hayal ediyordu bilemeyiz. Ancak Meral Akşener, “Neden böyle düşünüyorsunuz?” veya “Durun!.. İstifa etmeyin” gibi bir cümle kurmak yerine “Hayırlısı olsun” diyerek kestirip atıyor. Bir anlamda istifadan memnuniyet duyduğunu göstermiş oluyor.

Nitekim bundan sonra Nebi Hatipoğlu son kez İYİ Parti Genel Merkezinden ayrılıyor ve belki kendisi, belki de danışmanları vasıtasıyla sosyal medya hesabından istifa ettiğini açıklıyor.

Uzun yazılar okuyucuyu sıkar. İstifa sürecini burada noktalıyorum. Yarın Hatipoğlu’nun istifasının İYİ Parti açısından Türkiye ve Eskişehir’deki etkilerini ve 2023 seçimlerinde Eskişehir’deki olası sonuçlarını ele alacağım. Şimdi gelin biraz da CHP’den bahsedelim.

CHP’de Özgür Özel ipi göğüsledi

CHP’de beklenen kongre gerçekleşti ve Manisa Milletvekili Özgür Özel partinin yeni Genel Başkanı oldu. Kendisini ve Eskişehir’deki takım arkadaşlarını tebrik ederiz.

Pek çok kişi Özgür Özel’in gelmesinden çok, Kemal Kılıçdaroğlu’nun gitmesine seviniyor. Çünkü özellikle Cumhurbaşkanlığı seçimlerindeki yenilgiden dolayı Kılıçdaroğlu suçlanıyordu.

Şimdi açık bir gerçekten başlayalım…

2022 yılının yaz aylarında seçimleri muhalefetin kazanacağına kesin gözüyle bakılıyordu. Hatta pek çok AK Partili Avrupa veya Amerika’dan ikinci vatandaşlık alma peşinde koşuyordu. “Beşli Çete” tabir edilen AK Müteahhitler para ve finans kaynaklarını yurt dışına taşımanın telaşı içindeydi. Mayıs ayındaki uçak biletleri karaborsaya düşmüş, bir otomobil fiyatına el değiştiriyordu. AK Parti’nin oyları kararsızlar dağıldıktan sonra yüzde 28’e, MHP’nin oyu yüzde 6’lara düşmüştü.

Bu iş bitmişti…

Bu noktadan sonra Kılıçdaroğlu ortaya çıktı ve aday olacağını belli etmeye başladı. Böylece seçimlere 8 ay kala Tayyip Erdoğan’ın oyları her hafta artmaya, muhalefetin oyları ise her hafta düşmeye başladı. Yani bir anlamda muhalefet yine CHP’li olan bir adayla rahat rahat kazanacağı bir seçimi, zorla AK Parti’ye hediye etmiş oldu.

Şimdi CHP ve muhalefet kanadında bir umudun yeşermeye başladığını görüyoruz. Özgür Özel ile CHP’nin seçim kazanıp kazanamayacağını bilemiyoruz. Ancak Kılıçdaroğlu ile kesin kaybedeceğini çok iyi biliyoruz.

Tekrar hayırlı olsun diyelim ve bu değişimin Türkiye ve Eskişehir’deki olası etkilerini başka bir yazıda değerlendirmek üzere yazımızı burada noktalayalım.