CHP’de kader seçimi

Cumhuriyet Halk Partisi hafta sonunda Büyük Kurultay’ını düzenliyor. İki gün süren Kurultay neticesinde CHP’nin yeni dönemdeki Genel Başkanı belirlenecek.
Ya mevcut başkan Kılıçdaroğlu göreve devam edecek ya da Manisa Milletvekili Özgür Özel CHP’nin 8’inci Genel Başkanı olacak. 
Bu seçimi yalnızca CHP’liler merakla beklemiyor. Türk siyaseti kurultayı merakla takip ediyor. Kurultay Eskişehir seçimlerini bile doğrudan etkileyecek. 
Mesela Eskişehir’de belediye başkan adaylarını belirleyen tek bir parti var o da İYİ Parti. AK Parti henüz karar vermemiş durumda. Muhtemelen CHP Kurultayının sonucunu ve partinin Eskişehir’de açıklayacağı adayları bekliyorlar.
CHP tarafından da Genel Başkan çıkıp, “Bizim adayımız Yılmaz Büyükerşen, Ahmet Ataç ve Kazım Kurt’tur” demedi. Esasen bu açıklamayı yapacak Genel Başkan’ın kim olacağını da bilmiyoruz. Yoksa her üç belediye başkanına “Doğal aday” dememiz, biz gazeteciler öyle yakıştırdığımız içindir. Yoksa ortada CHP’nin attığı somut bir adım yok.
Gelelim herkesin merak ettiği “Kim kazanır?” sorusuna…
CHP’yi yakından tanımıyorum. “Yakından tanıyorum” diyenlere de pek itibar etmiyorum. CHP’yi yakından tanıdığını söyleyenler, Eskişehir’deki CHP’yi çok iyi bilebilirler. Ancak Yozgat’taki delege dağılımını veya Erzurum’daki küskünlükleri bilemez. Ancak CHP delegesinin soktan geçen adamlar olmadıklarını biliyoruz. Bu insanlar partilerinin güçlü olmasını elbette isterler. Halktan da bu kadar kopmadılarsa değişim gerektiğinin farkındalardır.
Açık konuşmak gerekirse Kemal Kılıçdaroğlu’yla Özgür Özel arasında da pek fark görmüyorum. Ancak Genel Başkan değişikliği seçmene bir umut olabilir. 
Şunu çok net bir şekilde söylemeliyim; bütün partilere oy veren seçmenlerde büyük bir hayal kırıklığı var. Bütün partilerin şapkayı önüne koyup durum değerlendirmesi yapması gerekiyor.

Vals gösterisi dert oldu 

Kılıçoğlu Anadolu Lisesi, 100’üncü yıl kapsamında güzel bir vals gösterisi düzenledi. Okul yönetimini ve öğrencileri tebrik ederiz.
Tabii Cumhuriyet’in ilan edilmiş olmasını, 100 yaşına gelmiş olmasını ve Atatürk Türkiye’sini zaten içine sindirememiş olan gerici ve yobazlar da sosyal medya üzerinden kinlerini kusmaya başladılar.
Bir dönem kuyruklarını bacaklarının arasına kıstıranların, şimdi yüksek sesle havladığını görüyoruz. “Zararsızlar” diye düşünmeyin, yakında ısırmaya da kalkarlar.