Alevlerin arasından doğan sanat

Bin 200 derecelik ısı… Onlarca sağlık sorunu riski… Karşılıksız emek… Aşk, sevgi, tutku…  Hepsi birleşiyor ve alevlerin arasından bir sanat doğuyor.

28 Mart 2022 11:59
A
a
Sütiş Eskişehir

Bin 200 derecelik ısı… Onlarca sağlık sorunu riski… Karşılıksız emek… Aşk, sevgi, tutku…  Hepsi birleşiyor ve alevlerin arasından bir sanat doğuyor. Öyle bir sanat ki görenleri büyülüyor. Eşi benzeri de olmuyor. Bu meslek ancak sevgiyle yapılabiliyor. Ortaya çıkan ürün, tüm zorlukları unutturuyor. Cam Sanatçılığı… İşte bu zor, zaman zaman da yeterli değeri görmeyen mesleği Odunpazarı Sıcak Cam Atölyesi’nde çalışan Cam Sanatçısı İsmail Özsolak anlattı. Özsolak, meslek sırrının ‘Sevgi’ olduğunu söyledi.

Eskişehir cam sanatçısı

Kendinizden bahseder misiniz?

Adım İsmail Özsolak. Anadolu Üniversitesi Cam Bölümü’ne 2006 yılında giriş yaptım. 2011 yılında mezun oldum. Mezun olduktan sonra bu atölyede çalışmaya başladım. Hem kurulum sürecinde yer aldım. Yaklaşık 11-12 yıldır aktif olarak sıcak camla uğraşıyorum.

Hayaliniz bu muydu?

Aslında ben Resim öğretmeni olmak istiyordum. İngilizcenin olmadığı baskı sanatları ve cam bölümü vardı. Bu alana kaydım. Sonra hoşuma gitti. Bu alanı tercih ettim. Severek yaptığım bir iş ama maddi olarak gerçekten tatmin etmiyor beni.

Sizi izleyenler, cam sanatçısı olduğunuzu duyanlar neler söylüyor?

Tebrik ediyorlar, alkışlıyorlar, övgüler yağdırıyorlar. Zor bir işle uğraşıyoruz, bunun izleyiciler tarafından takdir edildiğine şahit oluyoruz. Eşim de aynı işi yapıyor. Severek yapmazsanız bu iş olmaz. İnsanı korkutan yönleri çok, birçok mesleğin de buna benzer şeyleri var, biraz sevmek lazım.

EMEKLEME AŞAMASINDAYIZ

Cam sanatçılığı ülkemizde ne durumda?
Eskişehir cam sanatçısı 28 03 2022

Bu alan ülkemizde sanatsal olarak değil de zanaatsal olarak devam etmiş. Bizde Avrupa Birliği’ne uyum süreciyle özellikle 2000’li yılların başında bu tarz el sanatları yapan fabrikaların kapanması, özellikle bu alanın lokomotifi Türkiye’de Paşabahçe’ydi. Paşabahçe tüm fabrikalarını kapattı, sadece Denizli Fabrikası devam ediyor. Bizde 2002 yılında ilk cam ocağı vakfıyla başlamıştır, sonra 2004 yılında Anadolu Üniversitesi… Belediyeye ait olarak da ilk cam atölyesi ise burasıdır. 2011 yılında Odunpazarı Belediyesi olarak kurulmuştur. 20 yıldır Türkiye’de bu alanda kıpırdanma, hareketlenme var. Biz emekleme aşamasındayız diyebiliriz. Yeni yeni okullaşıp, gelişip, belki de dünyaca ünlü sanatçılarımız çıkacak.

DEĞER GÖRMÜYORUZ

Mesleğiniz Türkiye’de yeterince değer görüyor mu?

Kesinlikle değer görmüyor. Dünyada cam sanatçıları bizim ülkemizdeki bir pop star veya ünlü aktör, sinema sanatçısı kadar ilgi görür ve o kadar kazançlar elde ederken biz maalesef onların binde birine bile yaklaşamıyoruz. Biraz bu cam sanatı için değil bütün sanat dalları için öyle bir ilgisizlik var Türkiye’de.

HAYRAN KALIYORLAR

Odunpazarı Belediyesi Sıcak Cam Atölyesi’nde neler yapıyorsunuz?

Burası Odunpazarı Belediyesi’ne ait sıcak cam atölyesi. Burada serbest şekillendirme yöntemleri, yani hiç kalıp kullanmadan sadece yapan kişinin yeteneğiyle ortaya çıkacak uygulamalar yapıyoruz. Önce tasarım oluşturuyoruz veya bir müşterinin siparişi varsa onu alıyoruz, onu üretmeye çalışıyoruz. Ya da gelen turistlerin kısa sürede izleyip hemen çantasına koyup götürebileceği boyutlarda işler yapıyoruz. Bu atölyede 7 festival yaptık, 8’incisini yapacağız. Şu an onun organizasyonunu hazırlıyoruz. Belediye olarak Türkiye’de tek cam festivali yapan belediye ve atölyeyiz. Bu tarz atölye çalışma ve uygulamalarını yapan ilk atölyelerden birisiyiz. Atölye çalışmaları da yaptık. Pandemiden dolayı her şey ertelendi. Belediyeye ait bir atölye olduğu için de gerçekten kar marjı gütmüyoruz. Gelen turistlerin alabileceği ürünler buradaki doğalgaz, cam ve işçilik maliyeti hesaplanıyor kafa kafaya, karsız bir şekilde. Yani burada bizim satışımız var, atölyelerimiz var, festivaller yapıyoruz ve kurs veriyoruz. Dolu dolu bir uygulama yeri. Atölye olarak da güzel bir bina içerisinde de bulunuyoruz aynı zamanda. 1515-1525 yılları arasında yapılmış Yavuz Sultan Selim dönemine rastlayan bir dönem. Buraya 40’ın üzerinde yerli ve yabancı cam sanatçısı geldi, hepsi de buraya hayran kalarak ayrıldılar. Buraya gelip bizi izleyip referans alan belediyeler de var.

Bu alan maliyetli bir alan mı?

Çok maliyetli bir alan gerçekten. Isı değerlerimiz bin 220 dedik.  Sanayi elektriği ticari elektrik olarak geçiyor. Yine doğalgaz sanayi doğalgazı… Bu iş için en az 3 tane fırın çalıştırmak zorundasınız. 1 eritme, 2 işlemi yaparken yumuşatıp tekrar şekil verme fırını ve iş sonu yani tavlama dediğimiz fırın. Fırınların ikinci elleri bile 24-25 bin Euro’dan başlıyor. Sıfırları 700-800 bin TL’yi buluyor.

Önümüzdeki günlerde yapmayı planladığınız projeler var mı?

Yeni kurslarımız OMEK bünyesinde başlayacak. Festivalimiz de Ekim ayının başında.

Eskişehir cam sanatçısı 02 28 03 2022

PAŞABAHÇE DESTEK VERMELİ

Gelecekten beklentileriniz neler?

Paşabahçe’nin de bu alana girmesini gerçekten isterim. Açılan atölyeler oldu ama maliyetler yüksek olduğu için kapatmak zorunda kalanlar oldu. Biz burada uygulama yapıyoruz ama taşıma suyla değirmen çalıştırıyoruz gibi bir şey. Renklerimizin tamamı Almanya’dan geliyor. Yerli üretim yok. Yerli üretimde bunu yapabilen en iyi firma Paşabahçe. Paşabahçe sanatsal alana destek vermediği için biz bu konuda sıkıntı yaşıyoruz. Bu alana eğilirse biz Türk cam sanatçıları olarak daha iyi yerlere geliriz. Bunda en iyi sponsor olabilecek kuruluş Türkiye’de Paşabahçe ve Şişecam grubu. İnşallah iyi noktalara gelir mesleğimiz. Daha iyi yerlerde, daha iyi atölyeler açılır, daha anlaşılır daha bilinir hale gelsin isterim bu alanın. Bu işle uğraşanların da daha iyi kazançla daha iyi şartlarda yaşam standartları yakalamasını temenni ederim.

SEVMEK ŞART

Bu mesleği tercih etmek isteyenlere ne söylemek istersiniz?

Biraz sevmek lazım bu mesleği. Isı… Bin 200 derecenin üzerinde bir ısıyla çalışıyorsunuz. Bunun mesleki deformasyonu çok yüksek. Gözlerde cam kataraktı dediğimiz katarakt oluşma olasılığı çok yüksek. Buna maruz kalacaklar. Ben yaklaşık 2006 yılından beri uygulama yapıyorum ama gözlerim 2 numaraya yakın. Biraz daha ilerlerse çizdiririm diye düşünüyorum. Bileklerde sinir sıkışmaları oluyor. Bel fıtığı, boyun fıtığı gibi şeyler olabiliyor. Uzun yıllar çalıştıktan sonra kısırlık yaptığına bile şahit oluyoruz. Böyle ağır şartları olan bir alan ama bir ressamın tuvali fırçası varsa, bir heykeltıraşın mermeri varsa, biz de uzun bir metal borunun ucuna aldığımız o bal kıvamındaki yumuşak yapıyı cam hamurunu evirip çevirip bir şeylere dönüştürüyoruz. Biraz da burada yapan kişinin yeteneğine, becerisine, ön görüsüne bağlı bir alan…

 

Ercan Kardeşler Kuyumculuk
1000
icon
Eses 29 Mart 2022 00:37

"Bin 200 derecelik ısı" diye bir şey yoktur. Isı birimi derece değil kaloridir. 1200 derecelik sıcaklık olur. Terimleri doğru kullanmak lazım. Ayrıca bir rakamın yarısı harf yarısı sayı olmaz.

0 0 Cevap Yaz
Bu Eskişehir haberi ilginizi çekebilir! İlginç Eskişehir haberi