AK Parti İl Kongresi’nin ardından / 1

17 Şubat cumartesi günü Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın katılımıyla AK Parti Eskişehir 6’ncı Olağan İl Kongresi yapıldı. Birkaç gün boyunca kongre izlenimlerimi paylaşmak istiyorum.
Sadece kongre gününü değil sonrasını hatta geleceğe yansımalarına da değinmek istiyorum. Bu nedenle kongrenin ardından çevremde yapılan konuşmaları ve görüşmeler sonucu elde ettiğim ‘yorumları’ da yazacağım.
En başta kongre hazırlığını değerlendirmek gerekir. Çünkü ‘müthiş’ bir hazırlık yapıldığını gördük. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Eskişehir’e ilk kez gelmiyordu. Uzun bir aradan sonra da gelmiyordu. Yanlış hatırlamıyorsam çeşitli vesilelerle 14-15 kere geldi. Neredeyse yılda bir defa kentimize geliyor. Buna rağmen tüm teşkilatların seferber olduğu, günler öncesinden başlayan görkemli denebilecek bir hazırlık yapıldı.
O hazırlığın sonucu önce salona ardından da Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yüzüne ‘gülümseme’ olarak yansıdı. Cumhurbaşkanı “Maşallah bugün Eskişehir kabına sığmıyor, destan yazıyor” sözleriyle coşkuyu selamladı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın gelişi için sosyal medyada da ciddi hazırlık yapıldı. Yerel seçimde istediği sonuçları bir türlü alamayan AK Parti Eskişehir Teşkilatları ve sorumluları böylesine bir hazırlıkla ‘yıkılmadık, ayaktayız’ demek ister gibiydi.
Hem Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan tam not almak hem de 2019 öncesi ‘güçlüyüz’ mesajı vermek istediler. Kongrenin teşkilata da ‘doping’ etkisi de yaptığını düşünüyorum. Bu kongre onca yenilgiye rağmen İktidar Partisi’nin Eskişehir’i ‘gözden’ çıkarmadığını da gösterdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan da çıkarmamış olacak ki Eskişehir’deki kongreye katıldı. Kongreye Başbakan Binali Yıldırım da gelebilirdi.
Hazırlık safhası ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın gelmesi kongreyi ‘özel’ hale getirdi. Peki, katılım nasıldı? Katılımı ikiye ayırmak gerekiyor. Partililerin katılımı için ‘üst düzeydi’ denebilir. AK Parti seçmeninin ‘yorulmadığını’ gördük. Öte yandan ‘eski yöneticiler’ de neredeyse tam kadro salondaydı. 16 yıl boyunca partide görev yapan milletvekilleri, belediye başkanları, teşkilat başkanları da kongreye katıldı. Eski yöneticilerin katılımını sadece Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın gelişine bağlamak yanlış olur. Cumhurbaşkanı olmasa da daha önce de defalarca parti programlarına iştirak ettiklerini, kritik seçimler öncesinde ‘beraberlik’ pozu verdiklerini gördük.
Muharrem Tozçöken, Fahri Keskin, Salih Koca, Ülker Can, Nedim Öztürk, Tacettin Sarıoğlu, Osman Yüksel, Fikret Dönmez, Murat Canözer, Süleyman Reyhan, Ayşe Fert Dökmeci, İbrahim Poyraz, Coşkun Şengün oradaydı. Kongre ‘katılım’ boyutuyla da diğer partilerin kongrelerinden ve AK Parti’nin önceki kongrelerinden farklıydı.
Kongrenin kazanan ve kaybedenleri var. En büyük kazanım şüphesiz Dündar Ünlü’ye ait. Yaklaşık üç buçuk yıldır il başkanlığı yapan Ünlü, kongrede ikinci kez seçildi. Ünlü bir ilki başarmış oldu. İkinci kongreyi gören pek olmamıştı. Fikret Dönmez ikinci kongreyi görmüştü ama Osman Yüksel’e karşı kaybetmişti.
Ünlü’nün ‘sahneye çıktığı’ bir kongre oldu. Zaten sahnede diyenler olabilir... O zaman “Ünlü’nün 2019 için önünün açıldığı bir kongre oldu” diye düzelteyim! Ünlü’ye il başkanlığı değil ‘adaylık’ vizesi verildiğini düşünüyorum.
Yarın Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konuşmasına bakalım...