Eskişehir Anadolü Üniversitesi kütüphanesinde uğradığı tacizi anlattı...

ABONE OL:google news abone ol butonu
Videoyu Aç Eskişehir Anadolü Üniversitesi kütüphanesinde uğradığı tacizi anlattı...
A
a

Eskişehir Anadolu Üniversitenin kütüphanesinde tacize uğrayan Beyza S., bir daha kütüphane gitmeyeceğini söyledi

Sütiş Eskişehir
Anadolu Üniversitesi öğrencisi Beyza S., vize haftasında üniversitenin kütüphanesinde yaşadığı tacizi anlattı. Yılmadığını ve sessiz kalmadığını söyleyen Beyza S. “Bu kişi yarın iş hayatında bir kadını taciz edecek belki de. Ben hapse girsin, para cezası alsın diye değil başka kadınlar zarar görmesin diye şikâyetçi oldum. Ama bir daha kütüphaneye gitmem” dedi.
 
3 Kasım’ı 4 Kasım’a bağlayan gece saat 03.00-04.00 saatleri arasında diğer tüm öğrenciler gibi Beyza S. de arkadaşlarıyla birlikte vize haftası olduğu için geç saatlere kadar kütüphanede ders çalışıyordu. Beyza, Anadolu Üniversitesi Eğitim Fakültesi Almanca Öğretmenliği bölümü öğrencisi. O gece dört arkadaş kütüphaneye giderken Beyza, başına geleceklerden habersizdi. Birkaç gün önce buluştuğumuz Beyza, kütüphanenin dördüncü katında gazete arşivlerinin olduğu alanda yaşadığı tacizin kendisini nasıl etkilediğini anlattı. Hala olayın etkisini atlatamadığı için Beyza yüzünün gözükmesini istemiyor, bu sebeple fotoğrafı arka açıdan çekiyoruz ve soyadını kodluyoruz.
 
BEYZA OLAYI ANLATTI
Yaşadığı olayı anlatırken tedirginliği yüzünden belli olan Beyza, “Cumayı cumartesiye bağlayan gece kütüphanedeydik ders çalışmak için. Vizelerimiz başlamıştı. Dört kişiydik. Zeynep, ben ve ikimizin erkek arkadaşları. Sesli alan doluydu, biz de sessiz alana geçtik, gazete arşivlerinin olduğu alana. Üç arkadaşımın grup çalışması yapması gerekiyordu o yüzden sesli alana geçtiler boşalan yerler olunca. Ben masada tek kaldım ama çapraz masamda iki tane daha kadın ders çalışıyordu. Bu çocuk geldi daha sonra ön masama. On dakika duruyor, dışarı çıkıyor. Tekrar geliyor bilgisayarın başına oturuyor sonra yine çıkıyor. Ders çalışmıyor ama kesinlikle. Onun yan masasında oturan kız ondan kalem istedi mesela. Buyur deyip, vermek yerine ‘Burası da gereksiz sıcak olmadı mı?’ gibi bir laf ederek kalemi verdi. Sonra bu kızlar araya çıktı, bayağı bir süre gelmediler. Sonra bu çocuk bana ‘Rahatsız ediyor muyum seni?’ dedi. Ben de ‘Hayır’ dedim. Çünkü on dakikada bir kalkıyor, ben de ders çalışıyorum. ‘Dikkatini dağıtıyor muyum?’ tarzında bir şey diyor sandım. O yüzden ‘Hayır’ dedim. Bu da ‘Tamam o zaman’ deyip gülümsedi ve önüne döndü. Sonra tekrar dışarı çıktı geldi. Ve bana yine döndü, ‘İzlediğim şey seni rahatsız etmiyor mu ya?’ dedi ve geriye çekilip göreceğim şekle getirdi bilgisayarı. Kaş göz işareti yaptı. Bilgisayarda tam ekran porno izliyordu” dedi.
 
SOĞUKKANLI OLMAYA ÇALIŞTIM
Çok korktuğunu ve o an telefonu bile eline alıp arkadaşlarını çağıramadığını anlatan Beyza, “Ben de ‘Hasta mısın? Sapık mısın? Kapat’ dedim. Bu kez ‘Sana sormuştum, rahatsız olmuyorum demiştin’ dedi ve izlemeye devam etti. İlk 10 dakika korkudan bir şey yapamadım, şiddet uygular sandım. Kamera filan bir şey yoktu. Aşağı insem merdivende yakalar sandım. 10 dakika sonra Zeynep’e yazdım ve yanıma gelip beni hava almaya çıkardılar. O esnada olayı ona anlattım. İkimiz de soğukkanlı olmaya çalıştık” dedi.
 
İZLEMEYE DEVAM ETTİ
Beyza, Anadolu Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi son sınıf öğrencisi olan İ.D.’nin kendisinin rahatsız olduğunu söylemesine rağmen cinsel içerikli videolar izlemeye devam ettiğini söylüyor. Hatta İ.D., kaldığı KYK yurdunda internetin çok yavaş olduğunu bu sebeple de üniversitenin kütüphanesinde izlediğini söyleyip, gülmüş. Beyza, İ.D’nin çantasını ders çalışacağı zaman kameralı alana bıraktığını; porno filmler izleyeceği zaman ise kameraların olmadığı alana geldiğini anlatıyor.
 
“MARJİNALLİK” DEMİŞ
Beyza’nın arkadaşı Zeynep T. ise, Beyza’nın eşyalarını toplamak için yukarı çıktığında o alanda ders çalışan diğer kadınlarla konuştuğunu, o kadınlardan birinin arkadaşının da bu kişi tarafından benzer bir duruma maruz bırakıldığını öğrendiğini söylüyor. Hatta Beyza’dan önce bu olayı yaşayan kadın, İ.D.’yi kat görevlisine şikâyet etmiş. Ama olayın gerisini takip etmemiş. Ama Beyza’nın yaşadığı olaydan iki gün sonra, İ.D.’yi bu kadınların yardımıyla yine kütüphanede bulmuşlar. İ.D.’yle konuşmuşlar hatta video da çekerek olayı itiraf ederken kayıt altına almışlar. Videoda İ.D., bunun manyaklık değil marjinallik olduğunu, kimseye zarar vermeden izlediğini söylüyor. Olaydan sonra hem kampüs içerisinde yer alan Özel Güvenlik Birimleri tarafından tutanak tutulmuş hem de polis çağrılarak Beyza, İ.D.’den şikâyetçi olmuş.
 
BAKIŞLARINI UNUTAMIYORUM
İ.D’nin bakışlarını hala unutamadığını ve olaydan çok etkilendiğini anlatan Beyza, “Kütüphanenin her yerinde kamera var. En az 3 yıldır açık orası ve hala güvenlik kamerası yok. Okulun ihmali de söz konusu. Kamusal alanda, üniversite kampüsünde, kütüphanede böyle bir şey yaşayacağım aklıma gelmezdi. Ailem biliyor durumu. Annem ‘İyi yapmışsın böyle insanların toplumda yer almaması lazım’ diyor” dedi.
 
PANİK ATAK GEÇİRDİM
Akademik anlamda da olaydan etkilendiğini söyleyen Beyza’nın vize haftası çok kötü geçmiş. Günlerce yemek yememiş, evde sinir krizleri geçirmiş. Beyza psikolojisi ile ilgili şunları anlatıyor: “Kaç gün yemek yiyemedim. Uyku düzeni yok, derslere çalışamıyorum, uyuyamıyorum. Evde sürekli aklıma geliyor. Bize saldırırsa, insanlar ya bunun tarafını tutarsa, ne olacak. Korkunç bir süreçti bir hafta. Panik atak geçirdim. Yine de yalnız hissetmedim. Arkadaşlarım destek oldu ama kütüphaneye bir daha gitmedim, gitmem de. Evimde ders çalışırım.”
 
KİMİSİ KÖSTEK OLDU
Çevresindeki insanların birçoğunun destek olduğunu hatta tanımadığı insanlardan destek mesajları aldığını belirten Beyza, “Çok fazla mesaj geldi. Birçok kadın örgütü ulaştı, bireysel anlamda kadınlardan ve erkeklerden mesaj geldi. Ama bazı kadınlardan da köstek mesajları geldi. ‘Okulun adını lekeliyorsunuz. Siz kimsiniz? Savcı mı? Yargıç mı? Emin olmadan ifşa ediyorsunuz’ diyenler oldu. Sapığın tarafını tuttular. Bir arkadaş da ‘Çok acımasızca davranmışsınız, hiç fırsat tanımamışsınız’ dedi. İ.D., erkek arkadaşımı şikâyet etmiş, videosunu çektiği için. Ekşi Sözlük’te avukatlığını yapalım diyenler oldu İ.D.’ye. Bunlar da beni çok etkiledi” diyor.
 
ASLA YILMADIM
“Bunlar normalleştirilmemeli” diyen Beyza, “Kimi kadın saklıyor. Ama yanlış yapıyor. Dün sadece izlemiş bu çocuk, bugün bana sözlü tacizde bulundu, yarın da bir başkasına fiziksel tacizde bulunacak belki de. Ben zarar görmesem, sen zarar göreceksin ya da başkası zarar görecek. O hala elini kolunu sallaya sallaya bu haltları yemeye devam edecek. Birinin artık bir yerde ‘Tamam dur’ demesi lazım. Sürekli ağlıyorum, insanların yorumları, erkek arkadaşımdan şikâyetçi olması vs. Ama yılmadım. Kadınlar olmasa bırakmıştım belki de ama bu dayanışma beni güçlü kıldı” ifadelerini kullandı.
 
SEBEBİ BEN DEĞİLİM
Olaydan sonra ‘Yaşamında ne gibi değişiklikler oldu’ diye sorduğumda Beyza, “Benim kıyafetimle, makyajımla, yaptığım bir şeyle ilgili değil bu. Bu tacizin sebebi ben değilim. Kendimde düzeltecek bir şey görmüyorum. Ama bundan sonra bir arkadaşım böyle bir şeye maruz kalırsa ses çıkarmasını isterim. Çünkü biz ses çıkardığımız halde çocuk hala sınavlara giriyor, bilgisayar laboratuvarını kullanıyor, insan içine çıkıyor. Toplumdan uzaklaşmalı bu insanlar” diyor.
 
KADINLAR İÇİN SUSMADIM
Beyza: “Kütüphaneye gidemiyorum. Kendi evime tek başıma gidemiyorum. Tek başıma bir şey yapmaktan korkuyorum. Sınav haftam mahvoldu. Başka insanların da yüz yüze gelmesini istemiyorum. Ben bunun için şikâyetçi oldum. Hapse girsin, para cezası alsın diye değil. Bu adam iktisat, işletme okuyor. İlerde iş hayatında başka bir kadını taciz edecek ofiste belki de.”
 
 
 TACİZ BU HABERLE ORTAYA ÇIKMIŞTI, OKUMAK İÇİN TIKLAYIN
 
Kaynak : MELTEM KARAKAŞ KAYA
Ercan Kardeşler Kuyumculuk
1000
icon

Henüz yorum yapılmadı,
İlk Yorum yapan siz olun...

Bu Eskişehir haberi ilginizi çekebilir! İlginç Eskişehir haberi