Kesikbaş ezber bozdu

Normal olarak işadamlarının ve özellikle de fazla sayıda işçi çalıştıran sanayicilerin, "Aman asgari ücret belli bir seviyeyi aşmasın" demesini beklersiniz

8 Aralık 2021 08:29
A
a
Sütiş Eskişehir

Normal olarak işadamlarının ve özellikle de fazla sayıda işçi çalıştıran sanayicilerin, "Aman asgari ücret belli bir seviyeyi aşmasın" demesini beklersiniz. Ancak ESO Başkanı Celalettin Kesikbaş, her zaman olduğu gibi ezberlerimizi bozdu ve ekonomik bilgeliğini gösterdi. Kesikbaş, "Emeğiyle ve alın teriyle çalışanlar desteklenerek asgari ücretin enflasyon oranı üzerinde artması buna bağlı olarak asgari ücrette vergi kaldırılması, gelir vergisi dilimlerinin yükseltilmeli ve asgari ücret desteği artırılması gereklidir" ifadelerinde bulundu.

Şimdi 19'uncu yüzyılda Engels'in ne dediğini bilemeyeceğim. Ancak günümüzde sınıflar arasında çatışma ve savaş değil, işbirliği ve barış var. Kesikbaş gibi sanayiciler, fabrikalarında ürettikleri malların iç piyasada satılmasını istiyorlarsa, bunun halkın refah seviyesinin artmasıyla mümkün olacağını biliyor. Dolayısıyla asgari ücretin makul bir seviyeye artırılması lazım. Normalde üçüncü köprüyü yaptık diye hasedinden çatlayan Avrupalılar asgari ücreti bu kadar dert etmez. Mesela kıskanç İspanya'da asgari ücretle çalışanların oranı, toplam çalışanların yüzde 1'i kadar. Ancak bizde bu rakam yüzde 42 seviyesinde. Dolayısıyla biz aslında asgari ücretten değil, neredeyse standart ücretten bahsediyoruz. Belli ki Celalettin Kesikbaş da bu durumun çok iyi farkında. Aslında Kesikbaş'ın söylemek istediğinin kısa bir özetini yapabiliriz; Hepimiz aynı gemideyiz...

Kesikbaş ayrıca hammadde girişindeki kur fiyatı ile, ihracat rakamlarındaki kur arasında dengesizlik olduğu veya Merkez Bankası'ndan iskontolu döviz kredisi alımlarında sıkıntılar olduğu gibi teknik meselelerden de bahsetti. Bu sorunlar sanayiciyi doğrudan ilgilendiren, ancak dolaylı da olsa toplumun bütününü ilgilendiren meseleler. Çünkü dedik ya "Aynı gemideyiz" diye. Işte geminin sahibi olan işadamlarının gemiyi kaybetmesini de biz ücretli çalışanlar istemeyiz.

Özetlemek gerekirse Türkiye olarak hepimiz aynı geminin içindeyiz ve batacaksak, birlikte batacağız. Tabii gemide olanlardan bahsediyorum ben. Gemicikleri olanların durumu başka...

 

Ekonomiyi Sherlock Holmes yorumlasın

2022 yılı için memurlara yapılacak zam oranları belli oldu. Yapılan açıklamalar, memurumuzun yüzde 30 ve 35 arasında zam alacağını gösteriyor. "Hayırlısı olsun" demek istiyorum ama bu zamların hiçbir şeye yetmeyeceği belli. Yüzde 35'lik zam, sadece Kasım ayında yaşadığımız kayıpları karşılamaya ancak yeter. Nitekim muhalefet de açtı ağzını, yumdu gözünü...

Arthur Conan Doyle adını bilmeyenler olabilir. Kendisi meşhur Sherlock Holmes karakterinin yaratıcısıdır. "İmkansız olanı elediğinde, elinde kalan olasılık dışı görünse bile gerçeğin ta kendisidir" sözüyle meşhurdur. Hükûmetimiz ekonomi alanında öyle saçma hareketler yapıyor ki, birbiriyle çelişen komplo teorileri üretiliyor. Kimileri hükûmetin erken seçime hazırlanıp, ekonomiye doping uygulayacağını söylüyor. Kimileri ise hükûmetin seçimlerden zaten umudunu kestiğini, gider ayak kazanın dibini ekmekle sıyırmak telaşında olduğunu belirtiyor.

Bence ortaya atılan iddiaların hiç biri gerçekleri yansıtmıyor. Mantıkla açıklamaya çalıştığımız bütün ekonomik hamleler, mantıksız çıkıyor. Geriye kalan olasılık dışı görünse de, gerçeğin ta kendisi: Hükûmet krizi yönetmeyi beceremiyor...

 

Bu sefer taraftar suçlu

Eskişehirspor yöneticileri, büyük umutlar bağlanan Trabzonspor dosyasının kapatılma kampanyasından dolayı dertli. Başta Mehmet Şimşek olmak üzere, yöneticilerimizin yüzünden düşen bin parça...

Şimdi Eskişehirspor'da iki farklı taraftar modeli var. Birincisi Eskişehirspor'la yatıp Eskişehirspor'la kalkan, takımı için her türlü fedakarlığı yapan cefakar taraftar. İkincisi ise sürekli söylenen, moral bozmaktan başka işe yaramayan "Halil suçlu – Mesut suçlu" diyen veya "Ben baştan söylemiştim, böyle olmaz" diyen taraftarlar. Bu ikinci grubun bir diğer özelliği ise hiçbir fedakarlığa katılmaması. Boş konuşup, sıkı taraftar taklidi yapması.

Elbette ortada ciddi bir ekonomik kriz olduğunu biliyoruz. Hiç kimsenin büyük paralar ayıracak mecali kalmadı. Ancak bir paketçik sigara parasını bile Eskişehirspor'a ayıramayanlar hiç konuşmasın. Kusura bakmayın ama Trabzon dosyasının kapatılmamasında bu ikinci tarz taraftarın da ciddi suçu bulunuyor. 26 liracık kadar para da mı bulamadınız?

Son olarak Mehmet Şimşek toplanan az miktarda para ile, bir futbolcunun aslen 1 milyon 300 bin lira olan borcunu, 180 bine kapatmak için taraftardan destur istedi. Taraftarın da yüzde 90'ın üzerindeki kısmı bu izni yönetime vermiş oldu. Gelinen noktada hiç olmazsa ciddi bir dosya kapanmış olacak.

 

Ercan Kardeşler Kuyumculuk
1000
icon
Mehmet yıldız 8 Aralık 2021 23:17

Sanayici para kazanıyor organize sanayi bölge müdürlüğü fabrika yapmak için arsa tahsisi yapmayı yetiştiremiyor.

0 0 Cevap Yaz
Vatandaş 8 Aralık 2021 11:36

Zamanında kesikbas bu sözleri Toyota ve torkuya arsa vermeyenlerde soyleseydi

0 2 Cevap Yaz
Bu Eskişehir haberi ilginizi çekebilir! İlginç Eskişehir haberi