Odunpazarı, Türkiye'nin sanat merkezi olacak

Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt, ES TV ekranlarında yayınlanan Vaziyet programının konuğu oldu. Gündeme dair önemli açıklamalarda bulunan Kazım Kurt, Ali Baş, Arif Anbar ve Cihan Yıldırım’ın sorularını yanıtladı. 

Yeniden Odunpazarı Belediye Başkanlığına neden aday olduğunu da anlatan Başkan Kurt, “Hiç kimseye özel bir düşmanlığım olmaz. Ben siyasette olgunlaşmış bir adamım. Siyaseten kendimi kanıtlamışım, her türlü mücadeleyi yapmışım ve o mücadelelerin sonucunda da hedeflerime ulaşmışım. Bu bir tatmin olma aracı olmaktan çıktı benim için ama Odunpazarı’nda başladığımız işler var, bunları tamamlamamız lazım. İnsan bir iş ürettikçe yenisini yapacağı geliyor ve oradan farklı bir takım hedefler ortaya çıkıyor. Ben başlarken öyle belediye başkanı olayım diye hayal etmedim, bunu her yerde söyledim. Görev olarak geldim ve bu görevi de iyi yapmam gerektiğini düşündüğüm için iyi de yaptım. Şimdi Odunpazarı merkezini Türkiye’nin sanat merkezi yapmak istiyorum. Bunun adımlarını da attık. Yani ciddi işler yaptık orada getirdiklerimiz, anlaştıklarımız, müzeler, festivaller var ama asıl sürprizler geliyor. Farklı bir Odunpazarı’na herkes hazır olsun. Biz bu işi Türkiye’de şimdi cam, ahşap, seramik, lületaşı gibi el emeği işleri” dedi. “En büyük rakibiniz AK Parti adayı olacak. Volkan Doğan, Suat Er’in ismi geçti bir tercihiniz var mı rakibiniz kim olsun?” sorusunu yanıtlayan Başkan Kurt, “Başka bir partinin işine karışmak haddimiz değil ama ben şuna inanarak politika yaptım her zaman, her parti en iyi adayıyla çıkar. AK Parti de kendine uygun olduğunu düşündüğü en iyi adayıyla çıkacaktır. Ali ya da Veli olması çok şeyi değiştirmez. Biz nasıl olsa yüzde 50’den fazla oy alacağımız için çok fark etmez” dedi.

YEREL HİZMETLER TARTIŞILMALI

Başkan Kazım Kurt, yerel seçimlerde belediyelerin yaptıkları hizmetlerin değerlendirilmesi gerektiğini söyleyerek, her vatandaşa saygı duyduklarını vurguladı. Başkan Kurt, “Bu bir yerel seçimdir ve yerel sorunlar, yerel hizmetler tartışılmalıdır. AKP bu seçimi bir genel seçim havasına sokmaya çalışıyor. Bunu doğru bulmuyorum çünkü bizim yaptığımız hizmetler değerlendirilmeli. İsterim AKP’li başkan adayı sen şunu yanlış yaptın desin, dolayısıyla biz neler yapmışız araştırsın, incelesin. Biz elimizdeki kaynakları doğru kullanmış mıyız, verimli kullanmış mıyız? Yatırımları doğru yere kanalize etmiş miyiz? Oradan doğru sonuçlar almış mıyız? Elimizde bulunan imkanları yandaşlara mı kullanmışız yoksa halka mı kullanmışız. Bence tartışılması gereken bunlar olur. Yaşam biçimi dediğiniz şey insanın doğasında olan bir iştir. Şimdi bunu değiştirmeye kalkmak hiçbir zaman bizim işimiz olmadı. Biz insanların ne baş örtüsü ile uğraştık ne abdestiyle ne namazıyla. Ama tersine o cenahtan yıllardır bize saldırı var. San ki Türkiye’de AKP gelinceye kadar abdest yoktu. Namaz, cami yoktu. Biz başörtüsüne karışmadık, bu sorunu da biz çözdük. Türkiye’de insanların bu konuda daha dikkatli konuşması lazım. Biz önce insan diyen, en temel insan haklarından olan ibadet özgürlüğü savunan bir partiyiz. Buradan bize kalkıp da bir takım suçlamalar yaparak popülizm ile halkı kandırmaya çalışmak doğru bir şey değil. Ben belediye seçiminde bunun tartışılmasını istemem” ifadelerini kullandı.

MECLİSTE KENT İTTİFAKI​

Meclis üyeleri arasında denge kurmak gerektiğine dikkat çeken ve her kesimden üye olacağını ifade eden Kurt, “Biz, bizden geleni korumaya çalışacağız. Hem seçim çalışmalarının koordinasyonu açısından bu lazım hem belediye çalışmalarının ileride dengelenmesi açısından bu lazım. Bir de daha çok oy alabilmenin formüllerini arayacağız. Örneğin ittifaklar falan neden tartışılıyor? Partiler bir takım hamleler yapmak suretiyle daha fala oy almanın yolunu arıyor. Eskişehir’de Sayın Yılmaz Büyükerşen ile birlikte bu işi çok yıllar öncesinden gerçekleştirmişiz. Büyükerşen’in belediye meclislerine baktığınız zaman zaten bir kent ittifakı olduğunu görürsünüz. Orada ANAP’lısı da var, Doğru Yolcu’su da var, MHP’lisi de, CHP’lisi de var, sosyalisti de var. Herkesi katmaya çalışan, her grubu temsil ettirmeye çalışan bir liste oluyor. Bazı arkadaşlarımız farklı bir şekilde bakarak eksik tarafını bulabilir. Hiçbir şey dört dörtlük olmaz. Yüzde yüz tamam diyemezsiniz. Mutlaka eksik bir tarafı olur ama iyi niyetle kentin bütünü kucaklayan, Eskişehir’de yaşayan bütün etnik özelliklerin temsilini sağlamaya çalışan, bütün kanaat önderlerini o işin içine sokmaya ya da ikna etmeye çalışan bir liste oluyor. Yine öyle olacak” şeklinde konuştu.

SİYASET MATEMATİK DEĞİL​

Başkan Kazım Kurt, siyasette matematiğin olmadığını söyleyerek, “Her zaman iki artı iki dört etmiyor. Siyasetin ce seçimlerin de kendi koşullarında değerlendirilmesi gerekiyor. Bu bir yerel seçimdir. Belediye seçiminin sonucu Türkiye’de yasal olarak bir şeyi değiştirmeyecek. Ama kentte olaylara bakışı değiştirecek. Belediye başkanı değiştiği zaman farklı uygulamalar doğabilecek. Bu farklı uygulamaların yasal statüsü de Ankara’nın belirlediği statülerde olacak. Dolayısıyla dünyanın ne başı ne de yeni bir dünyanın kurulma kaynağı. Bizim ittifak diye baktığımız şey budur. Biz İYİ Parti’nin ya da Saadet Partisi’nin Haziran seçimlerine girmesini sağlamak için ittifak yaptık. Bu çok açık, net. Demokrasi açısından ittifak yaptık. Onlar da mecliste temsil edilebilsin diye ittifak yaptık. Şimdi burada şunu diyebilirler : “Oradan gelecek olan oyları hesapladınız.” Eğer oradan gelecek oyları hesaplasaydık Konya’da Saadet Partilileri kendi listemize yazmazdık. Trabzon’da Saadet Partiliyi kendi listemize yazmazdık. Biz Saadet Partililer de TBMM’de temsil edilebilsin diye onları kendi listelerine giremeyeceklerini bildiğimiz için bizim listemize aldık. Bu demokrasi için özveridir. Bunu iyi anlamak lazım. Demokrasi değerleri böyle bir şeydir. Her zaman yaptığınız işin birebir karşılığını alamayabilirsiniz. Demokratik haklardan yararlanarak demokrasiyi ortadan kaldırmaya çalışan binlerce insan var. Dolayısıyla bu demokrasinin bir cilvesi. Buna katlanacağız. İnsanları demokrat olmaya alıştıracağız. Biz bakmıyoruz. AKP ile MHP bakıyor. Çünkü onların ittifak yapmaktan başka şansı yok. Türkiye’nin birçok büyükşehrinde, büyük illerinde de ittifak yapmazlarsa seçim kazanamayacaklar. Onlar yarış içinde, bizi de diğerleri ile ittifak yapmasın diye suçlamaya çalışıyor. Eskişehir’de herkes istediği ile ittifak yapabilir. Buna engel olacak halimiz yok. Ama ittifak pazarlıkla olursa, ittifak olmaz. Beklenen amaca ulaşmaz. Şimdi diyelim ki MHP ile AKP Eskişehir’de ittifak yaptı. İrinden biri aday çıkarmadı. Zannediyor musunuz ki o tabanın tamamı gelip bunlara oy verecek. 2016 referandumunu hatırlayın AKP, MHP Büyük Birlik ittifak yaptılar. Üçünün toplam oyu %60’tı. %42 aldılar. Dolayısıyla taban özellikle Eskişehir’deki taban bu işleri bilen tabandır. Eskişehir’de sağcısı da solcusu da bilerek, değerlendirerek ve düşünerek oy kullanır.”

TAM DESTEK​

CHP İl Başkanlığına Abdülkadir Adar’ın getirilmesini değerlendiren Başkan Kurt, “İl yönetimi normal tüzük kuralları içerisinde genel merkezin yapmış olduğu bir tasarruftur. Ben partici bir insan olarak bunu tartışmam. Böyle uygun görmüşler, böyle olmuş. Burada partililerin Kazım’ın yöneticisi, Kazım’ın adamı gibi bir değerlendirilmeye tabi tutulması şık değil. Hepsi bizim partilimiz, hepsi bizim arkadaşımız. Benim bir itirazım veya sıkıntım yok. Yeni gelen arkadaşlar özellikle İl Başkanı deneyimli, geçmişten beri partide çalışan, herkesi tanıyan bir arkadaşımız. Başarılı olacağına inanıyorum. Ya da ben başarılı olması için bu yönetimin her türlü çalışmayı yaparım. Her türlü desteği de veririm. Çünkü seçime gidiyoruz. Seçimde bunlar tartışılmaz.” dedi.