Millet rahatlasın diye...

Çernobil felaketi sonrası radyasyon olduğu iddiaları gündemde. Tokyo Valisi ‘tehlike yok’ mesajı vermek için şebeke suyu içti.
Bizde bu ‘görev’ Sanayi ve Ticaret Bakanı Cahit Aral’a düşmüştü. Aral, çaylarda radyasyon olduğu iddialarını yalanlamak için kameraların önünde çay yudumlamıştı.
Rahmetli Bakan, çay içmesini 8’nci Cumhurbaşkanı Turgut Özal’ın “İç de millet rahatlasın” diye önerdiğini ifade etmişti.
Benzer bir durum Eskişehir’de de yaşandı. Musluktan akan su içilir mi içilmez mi tartışması yaşanırken Büyükerşen açıklama yaptı. Dönemin ESKİ Genel Müdürü Garip Yıldırım, kameralar önünde bir bardak su içmişti.
Nereye geleceğiz?
Elbette Alpu’ya kurulacak termik santrale...
Bakanlık, muhtarları topladı. Yetkililer toplantıda “Termik santral o kadar da kötü bir şey değil” türünden şeyler söyledi.
Toplantının en ilginç noktası santralin kurulacağı bölgedeki mahalle muhtarlarının ‘sessizliği’ hatta onaylar tarzda meseleye yaklaşması.
Kızılay Şube Başkanlığı da yapan Beyazaltın (Sepetçi) Muhtarı Yüksel Girgin’in ‘istekli’ görüntüsüne ise kimse anlam verememiş!
Toplantının basına kapatılması ‘ahalinin’ aklına türlü çeşit şeyler düşürdü.
Muhtarlara verilen ‘hediyeleri’ Soner Yüksel’den öğrendik.
Öğrenmez olaydık!
Tüy dökücü krem, cilt maskesi, bakım kremi...
Termik santral toplantısı değil mübarek Avon bayi buluşması...
Hediyeler arasında zeytinyağı da var.
Şişenin üzerinde “Bu ürün, Muğla’nın Milas ve Yatağan bölgesinde yapılan kömür madenciliği faaliyetlerinin ardından yeniden ağaçlandırılmış 900 dönüm arazi üzerindeki Gemlik cinsi 8 yaşındaki zeytin ağaçlarından üretilmiştir” yazıyor.
Ne demek istiyorlar? Orada da santral var, bakın zeytin yetişiyor, yağı çıkıyor...
Yok, Bakanlık yetkilileri zeytinyağını içmemiş!







Onu da ben yapayım...
Milletin içi rahat edecekse içeyim bari...
İtiraf edin Rafet Abi’den bekliyordunuz değil mi?
Zeytinyağını içtim, yarım saat sonra yazmaya başladım. Şimdilik ‘sıkıntı’ yok.
Termik santrali yapacaklar ve iktidar temsilcileri doğru düzgün bilgileri, verileri paylaşacak mı? Yoksa böyle komik ‘algı’ operasyonlarıyla işi götürecekler mi?