Yazık ESES’i yiyip bitirenlere!

Eskişehirspor’un git gide daha da hastalanması neticesinde, çoğunluğun sabır taşı çatlamak üzere.

21 Aralık 2020 09:20
A
a
Sütiş Eskişehir
Eskişehirspor’un git gide daha da hastalanması neticesinde, çoğunluğun sabır taşı çatlamak üzere. Tam da böyle bir anda, Eskişehirspor yönetimi bir karar aldı ve kamuoyunun karşısına çıkarak detaylı açıklama yaptı; zira taraftarın beklediği de buydu. Başkan Mustafa Akgören merak edilen pek çok konuya ‘samimi’ bir biçimde açıklık getirdi. Söz konusu açıklamalar içinden en çok dikkatimi çeken husus para mevzusuydu. Akgören bir ara dedi ki: “13 ayda 23 milyon TL borç ödedik.” Büyük rakam, hem de çok büyük rakam! Aslında profesyonel bir futbol kulübü için büyük değil, ancak batık bir kulüp için inanılmaz bir rakam! Başkan Akgören, bu ifadesinin hemen akabinde şöyle devam ediyor: “Ödediğimiz rakam, sezon sonuna kadar 35 milyon TL’yi geçecek!” Yani, bugünden itibaren sezon sonuna kadar en az 12 milyon TL daha borç ödenecek. Bakın bu açıklama, Eskişehirspor'un ne denli güçlü bir kulüp olduğunu ve batık halde dahi on milyonlarca lira kaynak yaratabildiğini gösteriyor. Yazık bu kulübü yiyip bitirenlere, çok yazık.

Uyan Eskişehir!

ES TV’de yeni bir program başlıyor. Geçtiğimiz hafta deneme yayınları yaptık. Eksiklerimizi gördük. Sizden gelen eleştiri ve tavsiyeleri dikkate alarak farklı uygulamalara imza atmaya karar verdik. Ve bugün başlıyoruz! Programın ismi, başlıkta da okuduğunuz üzere Uyan Eskişehir! Peki, niçin Uyan Eskişehir dedik? Öncelikle, yayına sabah saat 09.00’da başlayacağımız için dedik. Ama daha önemlisi ‘kafa açacağımız’ için dedik, ‘olaylara karşı uyanık’ kalabilmeniz adına uğraş vereceğimiz için dedik. Bu program sağlı sollu haberin, sağlı sollu yorumun, sağlı sollu eleştirinin ve sağlı sollu konukların olacağı bir program. Dahası, bu programda ‘herkes’ yer alacak. Sıcak sulardaki ayakkabı boyacısı da derdini anlatacak, milletvekili de ekranda olacak. Dedim ya, başlıyoruz, hafta içi her gün saat 09.00’da ES TV’de canlı yayındayız. Bu haftaki konuklar ise şöyle: Bugün Eskişehirspor Kongre Üyesi Uğraş Erkayman, Salı günü Eskişehir Sanayi Odası Başkanı Celalettin Kesikbaş, Çarşamba günü Fırıncı Esnafı Resul Mülazimoğlu, Perşembe günü Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Gaye Usluer, Cuma günü Eğitim Bir Sen Şube Başkanı Muammer Karaman. Bekleriz efendim…

Eskişehir’de yeni bir oluşum!

Eskişehir, sivil toplum kuruluşlarının aktif olduğu bir şehir görünümüyle de karşımıza çıkıyor. Çalışmalarına hızlı başlayan, bu anlamda dikkat çeken yeni bir sivil oluşum daha kuruldu. Avrupa Birliği Türkleri Dayanışma ve Yardımlaşma Platformu’ndan bahsediyorum! Kurucuları ile üyelerinin bazıları Eskişehir’de, bazıları ise Avrupa Birliği ülkelerinde yaşıyorlar. Platformun amacı ise yoksul yurttaşlarımıza yardım etmek. Peki, platformun başkanlığını kim üstleniyor? Şehrin tanınmış simalarından Sebahattin Tetik, sorumluluğu almış. Bakın, Başkan Tetik, bahse konu platform ile ilgili ne söylemiş: “Biz bu platformu Avrupa’da yaşayan Türk arkadaşlarla kurduk. Derneğin finansmanı tamamen bize aittir. Eskişehir’deki ihtiyaç sahibi halkımızın pandemi nedeniyle yaşadıkları zor günleri paylaşmak istedik. İhtiyaç sahiplerine, gıda-erzak kolilerini ulaştırmaya başladık. Biz gönül elçisiyiz. Avrupa’da yaşayan Türkler, Eskişehir’de yaşayan ihtiyaç sahibi ailelere, platform aracılığı ile desteklerine devam edecekler.” Evet, yerinde bir oluşum olduğu söylenebilir. Toplumsal dayanışmaya ihtiyacımız olan şu günlerde kurulan bu platforma, bizler de desteklerimizi esirgemeyelim ki daha çok ihtiyaç sahibine ulaşılabilsin.

Bizim sanayi…

Bizim sanayide bir şeyler oluyor! Evet, hakikaten bir şeyler oluyor. Yiğidi öldür ama hakkını yeme derler ya, ne güzel bir söz… Eskişehir Sanayi Odası (ESO) Başkanı Celalettin Kesikbaş, pek çok eğitim projesinin içerisine bir yenisini daha ekledi. Eskişehir sanayisinin ara eleman sorununu çözmeye dönük olan projeye BEBKA destek verirken, İl Milli Eğitim Müdürlüğü ile de işbirliği yapılıyor. Projenin kısa adı ESO-MEM, yani Mesleki Eğitim Merkezi! Başkan Kesikbaş, bahsi geçen merkezi şöyle detaylandırıyor: “Bakın, bu merkez, kamu kaynakları korunarak betona ve binaya para harcamadan mevcut okullarımız içinde yer alacak. Kamu-üniversite-sanayi işbirliğine verilebilecek en iyi örneklerden biri olan ESO-MEM, sahip olduğu eğitim modeli ile hem yüksek standartlarda mesleki eğitim hem de uygulamalı üretim olanakları sunacak ve şehrimizin nitelikli eleman ihtiyacına çözüm getirecek.” Eğitime verdikleri katkıdan dolayı ESO yöneticilerine teşekkür ediyor, benzer projelerin devamını diliyorum.

Eskişehir polisi

Şehirlerin farklı özelliklerinin kıyaslandığı araştırmalar yapılır. Kıyas yapılan konulardan bir tanesi de ‘güvenli şehir’ başlığıdır. Eskişehir, her yapılan araştırmanın sonucunda, Türkiye’nin en güvenli şehirlerinin arasında yer alır. Bu sonucun çıkmasında duyarlı Eskişehir halkının, valiliğimizin ve yerel yönetimlerimizin ciddi katkıları var. Bu noktada valiliğimizin yönetiminde işleyen Eskişehir Emniyet Müdürlüğü’nden bahsetmek istiyorum. Evet, huzurluyuz, güvenle sokaklarda dolaşabiliyor, endişelenmeden uyuyabiliyoruz, çünkü polisimize güveniyoruz. Bakın, bir çırpıda aklıma gelen ve son günlerde polisimizin yaptığı 2 operasyonu aktarayım size. İlki 5 aylık çalışma sonucu yapılan kumar operasyonu. 15 şüpheli gözaltına alındı, 13 tabanca, 5 tüfek, 1 telsiz ele geçirildi; kumar oynayan 130 kişiye 159 bin 250 TL ceza kesildi. İkincisi ise bir uyuşturucu operasyonu. Toplumun canına kasteden ve torbacı olarak adlandırılan 3 zehir taciri, uyuşturucu maddeleri piyasaya süremeden kıskıvrak yakalandı ve haklarında işlem başlatıldı. Başta da belirttiğim gibi, Eskişehir’de huzurlu yaşamamıza azami katkı sunan polisimize minnettarız, Allah onlara güç kuvvet versin.

Büyükşehir’in parası?

Ülkemiz, Covid-19 salgınından önce, ciddi bir ekonomik darboğazla cebelleşiyordu. Üzerine salgın da binince, darboğaz oldu size büyük bir ekonomik kriz! Kriz büyük olunca, doğaldır ki etkilenmeyen kişi ve kurum kalmadı. İYİ Parti Eskişehir Milletvekili Arslan Kabukçuoğlu TBMM’deki bütçe görüşmeleri sırasında bu soruna ‘belediyeler üzerinden’ dikkat çekmiş ve Eskişehir Büyükşehir Belediyesi’ni örnek göstererek bakın neler söylemiş: “Mart 2020'de, belediye, Maliye Bakanlığı’ndan 41 milyon TL ödenek almış iken takip eden aylarda ortalama 24,5 milyon TL alabilmiştir. İller Bankası payı Mart ayında 14 milyon TL iken takip eden aylarda ortalama 10,5 milyon TL alabilmiştir. Öz gelirlerindeki azalma yüzde 60 civarındadır. Kiralama bedellerinde belli ıskontolar yanında, genellikle kira alınmamıştır. Toplu taşımada yolcu sayısında yüzde 62’lik azalma olmuştur. Eğitim, kültür, sanat, spor faaliyetleri, tiyatro, opera, tematik park gelirlerinde de yüzde 85 düşme olmuştur.” Kabukçuoğlu bu ifadelerinin ardından hükümete seslendi ve hizmetlerin aksamaması için belediyeler lehine ivedilikle çalışma yapılmasını istedi. Peki, belediyelerin durumu iyileştirilir mi? Hiç sanıyorum, zira devletin kasası tam takır kuru bakır!
 

Eskişehir’in sorunları?

Kamu Başdenetçisi Şeref Malkoç Eskişehir’e geldi, Vali Erol Ayyıldız’la görüştü ve Eskişehir’deki sorunları Cumhurbaşkanı’na ileteceğini ifade etti. Elbette Valimiz Sayın Ayyıldız, şehrimizde var olan sorunları Malkoç’a iletmiştir. Ancak tavsiyem, Malkoç’un, Vali’mizin yanı sıra kaymakamlarımızla, belediye başkanlarıyla, milletvekilleriyle, medya mensuplarıyla, sendika ve sivil toplum kuruluşlarıyla da görüşmelidir. Her çiçekten bal alıp detaylı bir rapor oluşturmalı ve Ankara’ya sunmalıdır. Kolaylık olsun diye, bir çırpıda aklıma gelen sorunları yazıyorum: Çevre yolu sorunu. Ölüm yolları olan Alpu-Seyitgazi-Sarıcakaya yolu sorunu. Gündoğdu, Küçük Sanayi, Karapınar 2, Porsuk 2, 8 Mahalle ve Yeşiltepe’yi kapsayan kentsel dönüşüm sorunu. Trafik ile sinyalizasyon sorunu. Kalabak Su sorunu. Depreme hazır olamama. İmar-çağdaş şehir planlamasının yapılamaması. Teknolojik ve ağır sanayide ivme kazanılamaması. Tarifeli uçak seferlerinin başlatılamaması. Liman Bağlantısının yapılamaması. TÜLOMSAŞ’ın kapatılması. Kızılinler ve Süper Kent projesinin yapılamaması. Vesaire… Buyurun Sayın Malkoç, Cumhurbaşkanlığı’na şu sorunları da bir zahmet iletiverin.

Jale Nur Süllü’den yerinde tespit

CHP Eskişehir Milletvekili Jale Nur Süllü, TBMM’deki bütçe görüşmeleri sırasında yaptığı konuşmada, bütçe kaynaklarının eşitsiz dağılımına dikkat çekerek bu dağılımın toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin derinleşmesine sebep olduğunu savundu. Süllü, bu iddiasını şöyle destekledi: “Bu yürütme bütçe kaynaklarının eşitsiz dağılımını, emekçiyi, ev içi emeği görünmeyen kadını, esnafı, işsizi, çiftçilik yapan kadını daha derinden etkiliyor. Toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin derinleşmesine ve kadına yönelik şiddetin, tacizin, kadın cinayetlerinin artmasına yol açıyor. Oysa bütçe sürecinde, toplumsal cinsiyet eşitsizliğini gidermeye yönelik hazırlanmış toplumsal cinsiyete duyarlı bütçeleme gibi bir araç var.” Süllü haklı, devletin bütçesi dağıtılırken çoğu alanda eşitsizlik görülüyor. Bu durum, kurumlara ve toplumsal yaşamımıza derin zararlar veriyor. Bahsi geçen toplumsal cinsiyet eşitliği kavramı da, zarar gören hususlardan yalnızca biri. Bunun en büyük sebebi nedir? Süllü, bunun da cevabını veriyor ve kanun maddesinde geçen ‘Cumhurbaşkanı yürütür’ cümlesini öne sürüyor. CHP’li Süllü haklı. Zira işleri bir kişi yönetince, ortaya böylesine fecaat bir tablo çıkıyor.

BİR TWEET

Metin Nurullah Sazak
Eskişehir’imizi, efsane taraftarı ve şanlı mazisiyle Anadolu’ya tanıtan Es-Es’i yaşatmak, toparlamak ve başarısı için çalışmak Eskişehir temsilcileri ile yerel yönetimlerinin seçme şansı olmayan bir görevidir.
 

AFİŞ


12 Öfkeli Adam
 
1957 ABD yapımı dram türünde olan film, cinayetle suçlanan bir genci yargıyalayan12 jüri üyesinin karar verme sürecini konu ediyor. Latin Amerikalı bir genç adam, babasını öldürdüğü gerekçesiyle cinayetle suçlanır. Önemli delillerden olan bir bıçak ise cinayetin işlendiği odada bulunmuştur. Gencin mahkemeye sunduğu savunma zayıftır ve olanı biteni duyduklarını söyleyen pek çok tanık vardır. Sanık, suçlu bulunduğu takdirde idama mahkum edilecektir. Jüri sonuçları pek de şaşırtıcı değildir. 12 jüri üyesinden sadece sekiz numaralı jüri üyesi ‘Davis suçsuz’ hükmü yönünde oy vermiştir. Davis’in jüri üyelerini ikna etmeye çalışması esnasında biri hariç her jüri üyesinin 'suçlu' hükmü vermesinin arkasında ise aralarında yabancı düşmanlığı, kanuna aşırı güven, çoğunluğa uyma, geçmişle hesaplaşma gibi farklı kişisel sebepler olduğu ortaya çıkacaktır.
 

DÜNYA İNSANLARI


İncelediğiniz fotoğrafın sahibi olan Burcu Yürüyen, o anı, evrensel.net’te şöyle anlatıyor: Takip ettiğimiz cenazenin hastaneden çıkışı ve defnedilişi yaklaşık 3 saat sürdü. Bu süreçte pandemi bölümüne 3-4 cenaze daha geldi. Sosyal mesafe kurallarına rağmen yakınlarını uğurlamaya gelen hatırı sayılır kalabalığa bakarken, yaşam-ölüm-veda kelimelerinin anlamlarından çok içeriğini hissettiğim bir güne şahit olduğumu düşünüyordum.
 

FOTOĞRAFIN DİLİ OLSA


Halil Ünal: Duydun mu Mesut, bizim Mustafa 23 milyon borç ödemiş. En az 12 milyon daha ödeyecekmiş. Bu adam kesin Vergi Dairesi ile SGK’ya olan borçlar için de bir şeyler düşünür. Devamlı para kazandıracak projeler yapmaya da başlamış. Ne dersin? Bu sefer birlikte hareket edip yavaş yavaş ortaya çıkalım mı?
Mesut Hoşcan: Hiç fena fikir değil, hatta harika fikir; bak şimdi keyfim yerine geldi.
 

KARİKATÜR


Alexandr PSHENYANIKOV
Ercan Kardeşler Kuyumculuk
1000
icon
eses 21 Aralık 2020 10:54

yazık yazık Eskişehir'i yiyip bitirenlere. Kim bunlar ben bilmiyorum.yokmu içinizde cesaretli bir gazeteci halil Ünal ve tayfası diyecek başkan çıkıp kulüp jeep lerini hurdalıktan topluyoruz. Diyene kadar omuzlarınızda bulunan diğer yöneticilerin yükünü taşıyorsunuz. Kim atmış hurdalığa açıklayın. Bilsin eskişehirli.ki daha sonra gelip ben sizi kurtaracağım dedim mi yaptıklarınızı biliyoruz diyebilelim.

0 2 Cevap Yaz
Bu Eskişehir haberi ilginizi çekebilir! İlginç Eskişehir haberi