Yasakları hep birlikte geri getirelim!

Normalleşmeye başladık! Ama normalleşme ile birlikte uzun süredir yaşamadığımız olayları da yaşamaya başladı…
Apartmanlar, köyler, okullar karantinaya alınıyor!
Şehrin göbeğinde Yılmaz Büyükerşen Bulvarı üzerindeki Maliyeciler Sitesi’ndeki bir blok karantinaya alındı. 50 kişi evlerinde duruyor…
Sarıcakaya ilçesinin Laçin Beldesi…
Laçin’e giriş çıkışlar yasaklandı. 450 nüfuslu mahallede 9 aileden 18 kişinin testi pozitif çıktı…
Ufacık bir ihmal sonucu virüs beldede yayıldı…
Cenaze töreni virüsü yaymaya yetmiş de artmış bile! Dün de Eskişehir’deki bir okul, 10 gün boyunca karantinaya alındı…
İşin şakası yok!
Normalleşmeyi gevşemek sanıyoruz!
Böyle giderse kısıtlamalar, yasaklar olduğu gibi geri gelir!



 

YA SABIR!

Eskişehir’de görev yapan, gazetecilerin mesleklerini rahatça yapabilmeleri için Odunpazarı Belediyesi tarafından bir serbest basın bürosu açılmıştı.

Şu salgın günlerinde doğrusunu söylemek gerekirse bu büro gazetecilere büyük kolaylık sağladı. Gazeteciler bu nedenle Başkan Kurt’a teşekkür ettiler ve kendilerine bir armağan verdiler…
Gazeteciler adına armağanı Ali Naki Erdoğan verdi…
Lületaşından yapılmış bir tespih!
Başkan Kurt’a verilen bu tespih son derece anlamlı! Şu sıralar fazlasıyla “Ya sabır çekiyor” gördüğüm kadarıyla!
 

YEMEK Mİ SEVGİ Mİ?

Harry Frederick Harlow, ABD’li bilim insanı…
Dünya onu maymunlar üzerinde yaptığı deneylerle tanıdı.

Harlow, yeni doğan maymunları anneden ayırarak bir kafese yerleştirir. Kafesler konforludur. Maymunlar burada büyür.
Kafese tahta ve telden yapılmış silindir şeklinde yapay iki anne maymun yerleştirilir.
Annelerden birinin kafası tahtadan, vücudu ise telden yapılmıştır. Süt verebilmesi için de göğsüne biberon yerleştirilir.
Yavru maymun biberona temas ettiğinde arkasındaki ampul sayesinde sıcaklık verir.

Diğer yapay anne, tahta bir kafa ve tel silindir bir gövdeden yapılır, temas halinde sıcaklık verebilmesi için arkasına bir ampul yerleştirilir. Ve üzerinde de kahverengi yumuşak bir havlu sarılır. Biberonu yoktur.
Maymunlar acıktıklarında süt veren tel yapay anneyi tercih eder. Sadece besin ihtiyaçları olduğunda. Ancak kafese onların korkabilecekleri nesneler koyduklarında ve ses çıkarıldığında, maymunların havluyla sarılan yapay anneye koştukları ve sarıldıkları görülür. Ve böylece rahatlarlar. Açlıkta biberonlu anne, kaygı, korku ve anksiyetik durumlarda havluyla sarılan yapay anne tercih edilir. Uyku halinde de havlu sarılı anneye gidilir.(Bilgileri Cernbilim.blogspot sitesinden aldım)
…/…
Tek başına bağlayıcılıkta besin ihtiyacı yeterli değildir.
Neden?
Çünkü, yavru maymunu bu yapay anneye yaklaştıran şey besin değil, "dokunma rahatlığıdır." Sevginin de yaşamsal  bir ihtiyaçtır olduğunu unutmayın! Şu sıralar ne yazık ki unutuyoruz ve önemsemiyoruz.
 

NELERE TAPIYORUZ!

İnsanlar bir dönem Ay’a, Güneş’e, putlara taptı!
Artık devir değişti! İnsanoğlu nelere tapıyor:

• Devlet adamlarına
• Piyasaya
• Örgütlere
• Paraya
• Makinalara
• Tarikatlara
• Teorilere

 
MİNİ HİKAYE!

YOKSULLUK BİTER Mİ?

Derviş’e sordular:
-Yoksulluk kaç gün sürer?
-Kırk gün, diye cevap verdi...
Peki dediler:
-Kırk gün sonunda ne olur?  Yoksulluk biter mi?
Derviş gayet sakin bir şekilde cevap verdi:
-Hayır alışırsınız…
 
GEÇMİŞ ZAMAN OLUR Kİ

KÖPRÜBAŞI’NDA BİR TABELA!

Fotoğraf 1900’lü yıllara ait! Yer Köprübaşı!
Eskişehir merkezi bugün olduğu gibi o yıllarda da hareketli!

Bir dükkanın tabelası dikkat çekici. 4 ayrı dilde yazılmış bir tabela…
Osmanlıca, Ermenice, Rumca ve Fransızca…
-Restoran, yazıyor!
 

GÜNÜN SÖZÜ!

Dünya üç gündür...
Dün, bugün ve yarın...
Dün geçti...
Yarının geleceği belli değil...
Öyle ise, bugünün kıymetini bil...
Hz. Hasan-ı Basri

KARİKATÜR