Şiron(Chiron)

AstroMah yazdı

22 Ekim 2017 09:31
A
a
Sütiş Eskişehir
Kazım Kurt Seçim 2024 DT haber içi
Doğum haritalarımız gezegenler, yıldızlar, astroitler, meteorlar vs. ile doludur. Hepsinin mitolojik hikayesi ve haritaya kattığı anlamı farklıdır. Bugün size haritalarımızda önemli bir yeri olan Şiron’dan bahsetmek istiyorum.
Şiron şu anda 25 derece Balık burcunda, 30 Haziran 2017 günü durağan pozisyona başladı. 1 Temmuz 2017 – 5 Aralık 2017 tarihleri arasında retro dediğimiz geri hareketini sürdürecek.

Aslında Şiron 10 Şubat 2011 tarihinden beri Balık burcunda ve Nisan 2018’e kadar Balık burcunda seyrine devam edecek. Balık burcu 12. ev konularıdır, gizli olan herşeyin, sessiz kabullenişin, susarak kurban edilişin evidir. 
Şiron ara araretrosuyla rötuş için bize fırsat sunuyor. Şu anda retro halinde; toplumsal olarak da, bireysel olarak da gerçeklerle yüzleşmemiz için, kendimizi nelere feda ettiğimizi görmemiz için ayna tutmaya geliyor.
İsterseniz önce Şiron’u bilmeyenlere kısaca anlatalım:
Mitolojide Şiron, centaurdur; yarı insan yarı at görünümlü bir yaratıktır. Babası Satürn, deniz perisi olan Philyra'yaaşık olur, fakat Rhea ile evlidir. Satürn'ün diğer çocukları Pluto, Neptün ve Jüpiter'in aksine Şiron gizli doğmuştur, annesi de onu istememiş ilk yarasını da böylece almıştır. Centaurlar arasında ölümsüzlüğe sahip tek centaurdur.

Yalnız büyür, doğa ve hava şartlarına yalnız karşı koyar. Müzik bilgisini, savaş ve av sanatlarını, hastalıkları iyileştirici otların kullanımını, cerrahlığı, iyi ahlakı ve her türlü erdemlerini yalnız geliştirir.
Günün birinde bacağına isabet eden bir ok ile yaralanır ve büyük bir şifacı olmasına rağmen kendi yarasını iyileştiremez. 
Hayatın anlamını ararken, derin araştırmalarıyla iyi bir astrolog olur. Yaşam ona bilgeliği getirince, Olympos’taki Tanrılar da eğitmesi için çocuklarını getirir, böylece öğretmen olur.

Bu kadar bilgisi olmasına rağmen acıları dinmeyince, ölümlü olmak ister. Ölümsüzlüğünü de, Tanrıların ateşini Jüpiter’den alıp insanlara getiren Prometheus’a hediye eder. Şiron insanoğlu aydınlansın diye kendini feda eder. Bu fedakârlıktan çok etkilenen Jüpiter, Şiron’u kendi kurduğu Yay yıldız kümesinin sembolü haline getirir.
Mitolojide Şiron kısaca bu şekilde anlatılır. 
Astrolojide ise;
1 Kasım 1977’de keşfedildiği, Satürn ve Uranüs arasında konuşlanmış düzensiz bir yörüngesi olduğu, Güneş etrafında dönmesinin yaklaşık 50 yıl kadar sürdüğü bilinir. Dünyevi akıldan, evrensel akıla geçiş noktasında olmayı temsil eder.

1991’de bir kuyruklu yıldız olarak sınıflandırılmıştır. Astronomlar Şiron’un bir asteroit ya da kuyruklu yıldız olup olmadığı konusunda görüş birliğine varamamışlardır. Şiron'un astrolojik sembolü anahtara benzer.

Kafamızda Şiron biraz oluştuğuna göre retrosunu nasıl yönetiriz bunu anlatmaya çalışayım:
Astrolojide yaralı şifacı olarak geçen Şiron, yarayı gördüğü an onu iyileştirmek adına çabalamayı, başkasında da gördüğü yaraya kendine aitmiş gibi sahip çıkmayı ifade eder.
Şiron’un yarasına dostu Herakles sebep olmuştur, bizi de yaşamda en çok üzenler sevdiklerimizdir. 
Şimdi bu aldığımız yaralardan ders çıkarma zamanı, bu süreçte hem bireysel hem de toplumsal anlamda, gündeme tekrar gelen sorunlar derinleşerek çözüm aranmaz ise aşılamaz.
Peki nasıl aşarız dersek; Şiron’un Balık burcunda olması bizler için şanstır. Birbirimize dualar edebiliriz, şifacı yeteneklerimizi, spiritüelizmi ve bedensel şifa tekniklerini birbirimizin ve bütünün hayrına olması için kullanabiliriz. Şiron kendini iyileştirememişti, hep çevresine şifa vermişti, bizde bunu denemeliyiz, tam da bunun zamanı.

Bu dönemin olumsuz yönleri de var tabi ki; fanatik düşünceler, şiddete yönelik davranışlar, öfke besleme, acımasızlık, cinsel sapmalar yaşanabilir, tabi herkesin doğum haritasındaki yerleşimlerine bağlı bunlar. Fakat,Şiron’un Balık seyriyle ideoloji ve din uğruna kendini kurban edenler, canlı bomba olarak kendini feda edenler, ideoloji uğruna eylem yapanlar hep gündeme gelebilir.

Şironretrosu, hemen herkesi karamsar yapar, fakat bilinçaltına ittiğimiz konuları fark etmemizi de sağlar.Bu transit döneminde yaralarımızla yüzleşmek için olayın köküne inerek yaşanan ne varsa affedip, yola devam etmeliyiz.

Bunu yapmak çok da kolay olmayacaktır, zira gerileyen Neptün çaresizlik ve çözümsüzlük hissi verecektir. Aslında toplumsal olarak da ikisininaynı anda gerileme döneminde olması, bilincin daha üst bilgi seviyesine çıkmasını sağlamak açısından ayrı bir öneme sahip.
Şiron’un önümüzdeki yıl Nisan ayında Scheat yıldızı ile tam kavuşumu, su veya sıvılarla ilgili sorunları ve cinayet haberlerini gündem başlığı haline getirebilir.
Kur'an-ı Kerim’de, Nahl Suresi 16. Ayette der ki;
“ Daha bir çok alâmetler yarattı. Yıldızla da insanlar yollarını doğrulturlar.”Kimbilir, belki de yolumuz Şiron’umuzu anlamakla doğrulur.
Ercan Kardeşler Kuyumculuk
1000
icon
2626eses 24 Ekim 2017 17:20

Yine soluksuz okuduğum bir yazınız daha. Teşekkürler ASTROMAH :) artık şu retro günlerden çıkarız inşallah. Kalemizine sağlık yazılarınızı sabırsızlıkla bekliyor uyarı ve notlarınızı dikkate alıyorum. İyi günler dilerim.

0 1 Cevap Yaz
Ferdromah 24 Ekim 2017 16:55

merhaba.Yazılarınızla yeni tanışabıldım bır solukta hepsını okudum çok etkıleyıcı ve surukleyıcı son derece akıcı bir dılle yazılmış ayrıca.Ben cok fazla ınanıyorum astrolajıye bizi etkıledıgını yonlendırdıgını hıssedıyorum çok fazla.Mesela gönül işlerinde hoş platonikten öteye de geçemedim hiç .Bı turlu şu çekimleri yeni ay dönemlerini vs . tutturmadım gıttı hayır meraklıyım takipte edıyorum ama kaçırıyorum genede.mesela en yakın örneği 19 ekimde yeni aya gırmişiz terazi olarak ben yok ogün düğüne gıttıydik.ben giremedim yeni aya kahretsin:((...artık şiron kuyruklu yıldızına doğru dönüp dua etcem gibi ayy inşallah 25 derece dönüp bakmamız şart değildir demi...size başarılar dılıyorum bol bol yazılarınızı okuycam aydınlancam bundan sonra..

0 3 Cevap Yaz
Bu Eskişehir haberi ilginizi çekebilir! İlginç Eskişehir haberi