Rektör Çomaklı: Sağcı-solcu kim varsa…

Geçtiğimiz günlerde Anadolu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Şafak Ertan Çomaklı ile bir araya gelmiş, Yunus Emre Kampüsü içerisinde uygulamaya konulan HGS sistemini masaya yatırmıştık.
(“Rektör açıkladı: Bakanlık ve YÖK’ün talimatıyla yaptık” başlıklı ilgili yazıya, buraya tıklayarak ulaşabilirsiniz.)
 
*
 
Görüşmemiz sırasında, sadece HGS sistemini konuşmadık.
Bu konunun yanı sıra Yunus Emre heykelinin arkasına yapılan ve çok tartışılan güvenlik kulübesi, kampüs içerisine yapılacak olan bisiklet yolu ve Yunus Emre Araştırma ve Uygulama Merkezi, gündem maddelerimiz arasındaydı.
 
*
 
Yunus Emre heykelinin arkasındaki güvenlik kulübesi meselesinden başlayalım.
“O kulübe geçici” diyerek sözlerine başlayan Çomaklı, şu ifadeleri kullandı:
 
GÜZEL SANATLAR FAKÜLTESİ KARAR VERECEK
“Ama mesela bir öneri geldi, ‘hocam o kulübeyi kaldırmayalım, oraya doğal bir şey yaparak üzerini kapatalım’ diye. Şimdi o kulübeyi kaldıralım mı, yoksa kaldırmayalım mı diye tartışıyoruz. Dediler ki: ‘Hocam biz orayı kamufle edebiliriz, güzel bir görüntü olabilir.’ Ben şimdi hiç karışmıyorum. Diyorum ki: ‘Güzel Sanatlar Fakültesi baksın, gözüne uymuyorsa, hoşuna gitmiyorsa onu kaldırsın.’ Bir sanatçı gözüyle bakılması daha uygun çünkü. Şimdi gittiler ve el attılar, ben onlara hiç karışmıyorum. Bir de onların hayal güçleri geniş. Birisi dedi ki: ‘Hocam biz burayı çok estetik bir şekilde kamufle edebiliriz.’ Birisi de ‘hocam kaldıralım’ dedi. Başka biri de başka bir şey söyledi. Yani birçok fikir var. Dediğim gibi, ilk etapta o kulübenin orada olması zorunluluktu; Sınav Güvenlik Merkezinin kamera sistemlerinin kontrolü vesaire. Ama başta da söylediğim gibi, bana göre o kulübe geçici. Şimdi bakalım Güzel Sanatlar Fakültesi hocalarımız neye karar verecekler, ona göre bakacağız.”
 
*
 
Anadolu Üniversitesi, örnek bir çalışmaya imza atmaya hazırlanıyor.
Bisiklet yolundan bahsediyorum.
Çalışmaların başladığına vurgu yapan Çomaklı’nın, konuya ilişkin açıklaması şöyle:
 
SCOOTER NİYETİ DE VARMIŞ
“Bisiklet yoluyla ilgili raporlar çıktı bile. Yani üniversitemizin artık bisiklet yolu da olacak. Elektrikli scooter niyetimiz de var. Tabi önce scooter kullanımına bir saha açmak lazım. İşte yolu planlamak lazım; nasıl duracak, nasıl gidecek, işaret levhaları falan… Bisiklet yolumuz bir bitsin de. Üniversite’nin atölyeleri de çok orijinal işler çıkarıyorlar. Çok marifetli bir yer orası. Bisiklet yolu çalışmasında da iyi iş çıkarıyor.
 
*
 
Gelelim Yunus Emre Araştırma ve Uygulama Merkezi projesine…
Bildiğim kadarıyla, merkezin kuruluş aşamasında sona yaklaşıldı.
Belki bitmiştir.
Peki, neden böyle bir merkeze ihtiyaç duyuldu?
“61 yıllık üniversitede, adı Yunus Emre Kampüsü olan bir üniversitede, Yunus Emre birimi yok, olacak şey değil” şeklinde serzenişte bulunarak sözlerine başlayan Çomaklı, şöyle devam etti:
 
GOETHE’DEN DAHA ÜSTÜN GÖRÜYORLAR
“Şimdi yönergeyi hazırlattırdık böyle bir merkez kurmak için. Şimdi biz o merkezi şehre sunacağız. Yani ‘kalktık oturduk, çay içip kalktık’ şeklinde bir merkez olmayacak. Öyle bir merkez olacak ki, Anadolu Üniversitesi, bu merkezle şehrin hizmetkarı olacak. Şehrin üst aklını; sağcı-solcu kim varsa merkeze toplayacağız. Yani bakın, nereye giderseniz ‘Yunus Emre’ deyince insanlar önünü ilikliyorlar. Mesela Çin’de, Almanya’da biliyorlar Yunus Emre’yi ve çok büyük saygı gösteriyorlar. Hatta Almanya’da Goethe’den daha üstün görüyorlar Yunus Emre’yi.
 
İLGİLİ FAKÜLTELER DEVREDE
Düşüncem şu. Şehirde bir mekanı Anadolu Üniversitesi adına alacağız. Yönerge hazır demiştim; yönetmeliğin de Resmi Gazete’de yayınlanmasıyla beraber Yunus Emre Merkezimizi açacağız. Fakat orası iki hocanın gidip geldiği, arada bir açılıp kapanan, iki tane toplantı yapılıp boş verilen bir yer olmayacak. Orası Odunpazarı’nın olduğu yerde, harıl harıl çalışan bir merkez olacak. Şu anda ülke genelinde Yunus Emre üzerine çalışma yapan isimleri tespit ediyoruz. Sağcı-solcu bakmayacağım, kimsenin görüşü beni ilgilendirmiyor. Orada hocalarımızla, şehrimizdeki isimlerle bir üst akıl olacak. Üst akıl isteyecek, biz de akademik mantığa uygun olup olmadığını filtreden geçireceğiz ve sonra hep birlikte uygulayacağız. Orada öğrenci kulüpleri de olacak. Yani şehirde, Yunus Emre ile ilgili çalışan bir enstitü olacak orası. Bir de Yunus Emre’nin hediyelik eşyalarının tasarımında Güzel Sanatlar Fakültesini topa soktuk. Musiki konusunda çalışması için konservatuvarı devreye soktuk. Edebi yönünü incelemesi için Edebiyat Fakültesini devreye soktuk. Eğitim öğretim boyutunu araştırması için Eğitim Fakültesini topa soktuk. Yani ilgili tüm fakülteleri görevlendirdik. Bir de bu, bir ahde vefa olacak.”  

“Kazım Kurt’un her kararının arkasında duracağım!”

 
CHP Eskişehir İl Kongresi 23 Şubat’ta gerçekleştirilecek. Birçok ismin il başkan adayı olmak istediği kulislerde dillendiriliyor. Bu isimlerden bir tanesi de Mahmut Süzen. Dün arayan Süzen, adının il başkan adaylığına geçmesine ilişkin açıklama yapmak istedi. “Adımın CHP il başkan adaylığı için geçmesi benim için onur verici” diyerek sözlerine başlayan Süzen, şu ifadeleri kullandı: “Ancak böyle bir düşüncem inanın yok. Aday olmak istemiyorum. Şunu söylemek isterim, aday olup olmamam önemli değil. Ben partim için çalışmaya devam edeceğim. Kimin aday olduğu, kimin başkan olarak seçildiği de önemli değil. Her arkadaşımız, partimizin daha ileri gitmesi için çalışacaktır. Bizler de seçilen başkana ve yönetimine destek olacağız. Tabii bu noktada herkes tavrını da net koymalıdır. Ben, bu süreçte, Odunpazarı Belediye Başkanımız Kazım Kurt’un her kararının arkasında duracağımı beyan etmek istiyorum.”