Rant santrali mi / 3

Cihan Yıldırım yazdı

8 Şubat 2018 09:30
A
a
Sütiş Eskişehir
İlk gün Alpu’ya kurulacak kömürlü termik santral hakkındaki ‘çekinceleri’ yazmıştım. Yönetmelik değişikliğine ve kritik görev değişikliklerine de yer vermiştim. İkincisi yayınlanan dünkü yazımda ise termik santral yapılacak alanın değiştiği iddialarını kamuoyuyla paylaşmıştım.
Santralin ‘gereksiz’ yere büyük alanları istimlak ettiği iddialarına da yer vermiştim. Bu yolla birilerinin para kazanacağı dolayısıyla kamunun zarar edeceği öne sürülüyor.
Öte yandan santralin bozuk mera ve ormanlık sahasına yapılma ihtimalinin değerlendirilmediği de konuşulanlar arasında. Harita değişikliği iddiaları sonrası ‘Bizim santral geziyor, kendine yer arıyor’ demiştim.
Bunları dünkü ve önceki günkü yazımda detaylı bir şekilde aktarmıştım.
Bugün ‘Rant santrali mi’ başlıklı serimizin son yazısında yine aklımızın pek ermediği ‘avukatlık’ meselesine değinmek istiyorum. Sadece benim ve çevremdekilerin değil hiç kimsenin aklı ermiyor!
Bu akıl erdirememe durumu benden ya da insanlardan kaynaklı bir ‘sıkıntı’ değil!
Bizatihi meselenin yani avukatlığın kendisinden kaynaklanan bir durum.
Biraz açalım...
Termik santral hakkında hiç bir teknik bilgisi olmayan kişilerin santralin ‘avukatlığına’ soyunmuş olması durumundan bahsediyorum.
Alpu Belediye Başkanı Rafet Demirtaş ile başlayan ‘avukatlık’ süreci Kızılay Şube Başkanı Yüksel Girgin ve Muhtarlar Derneği Şube Başkanı Ali İrfan İbiş ile devam etti.
Santralin yapılacağı yere en yakın yerleşim birimlerinden biri olan Beyazaltın Mahallesi’nin (eski adıyla Sepetçi Köyü) muhtarı da olan Kızılay Şube Başkanı bu süreçte ‘termik santral uzmanı’ oldu!
Yatırımın CEO’su gibi hareket ediyor, açıklamalar yapıyor, savunma mekanizmaları geliştiriyor.
Çanakkale’deki termik santrale gezi düzenliyor. Söz konusu Kızılay Şube Başkanı şu ana kadar ‘müthiş’ performans gösterdi! Ne AK Partililer ne Bakanlık yetkilileri Girgin kadar ‘girişken’ olmadı, olamadı!
Heves desek yine aynı... Girgin’in santral kurma hevesi Enerji Bakanlığı’nın hevesini geride bıraktı. O hevesi enerjiye dönüştürsek santrale gerek kalmayacak! Öyle bir heves yani... Demirtaş ve İbiş ‘şöyle bir çıkış’ yapıp destek verdiler. O kadar...
Girgin öyle mi? İşin peşini bırakmıyor!
İktidar temsilcilerinin yanaşmaya cesaret edemediği meseleye balıklama dalıyor.
Tüm bunlar “Girgin, termik santrali neden bu kadar istiyor” sorusunu akıllara getiriyor. Bir çıkarı mı var? Bölgede arazisi mi var? Termik santrale kömür mü satacak? Yüklenici firmaya çimento mu verecek?
Yapılacak istimlakle ilgisi ne kadar?
 
Girgin ve onun gibiler ‘yaptıklarıyla’ yatırımı tam anlamıyla sulandırıyorlar! Santralin ‘milli bir enerji meselesi değil küçük rant hesapları olduğu’ iddialarını akıllara düşürüyorlar. Kendi çıkarları için ‘santrale evet diyorlar’ algısı oluşmuş durumda...
İktidar, meselenin bu yönüne de dikkat etmeli!
Santrale karşı çıkanlar da dikkat etmeli! Onlara ‘Her sakallıyı dedeniz sanmayın” diyorum. Çünkü ‘evet’ diyenlerin bir kısmı rant için bir kısmı da yatırımı ‘memleket meselesi’ olarak gördükleri için ‘evet’ diyor.
Önümüzdeki günlerde devam etmek üzere ‘termik santral’ yazılarına ara verip sıcak gündeme dönüyorum.
 
Ercan Kardeşler Kuyumculuk
1000
icon

Henüz yorum yapılmadı,
İlk Yorum yapan siz olun...

Bu Eskişehir haberi ilginizi çekebilir! İlginç Eskişehir haberi