Paranın kokusu

“Para söz konusu olduğunda herkesin dini aynıdır. Voltaire.”
ABD başkanı ayağının tozu ile ilk ziyaretini Suudi Arabistan’a yaptı. Ülkesine gitmek isteyen Müslümanlara karşı çok kaba ifadeler kullandı. Vize almasına rağmen sınırdan içeri sokulmayıp geri gönderilenler oldu. Radikal islama savaş açtı, tüm Müslümanları aynı kefeye koymaya çalıştı. Sonra ne değişti?
Sayın Erdoğan ABD’ye ziyarete gittiğinde görüşmeye çok az zaman ayıran (sürenin yarısı karşılıklı tercüme ile geçti), düşüncelerinden ödün vermeyen, FETÖ konusunda yardımcı olmayan, DAEŞ’le ilgili projelerinde değişiklik gerçekleştirmeyen Trump birdenbire ilk resmi seyahatini krallıkla yönetilen Suudi Arabistan'a yaptı.
Alınan PARA KOKUSU’dur… Petrol ve hac organizasyonu zengini Suudilerden icazet alacak hali yoktu elbette (!)
330 milyar dolar… Zenginlik işte böyle bir şey. Trump Müslümanlığa bakış açısını değiştirmiş olamaz, ama para her şeyi değiştirir. Karşınızda üretmeden tüketen bir halk bulursanız ve sizin ekonominizin sıcak para ile üretime ihtiyacı varsa, kılıç dansı da yaparsınız, önünde de eğilirsiniz…
En yakınlarındaki Filistinlileri destekleyecek halleri yok ki? Suudiler kendi geleceklerini garanti altına alsınlar yeter. Nasılsa Türkiye gerekeni yapacaktır değil mi? İhya ettikleri ABD başkanı varsın olsun onlardan sonra İsrail’i ziyaret etsin…
Her zaman kollanan ve destek verilen İsrail ikinci durak. Orta doğuda ABD’nin stratejik ortağıdır. Güvenliği önemli. Belki Suud’lara satılan silahlar onlara hibe edilmektedir. Başınıza kipayı takar, ağlama duvarına gider dua da edersiniz. Acaba ne için dua etmiştir dersiniz? İşgal altındaki Filistin topraklarında yerleşime karşı çıkmış mıdır? Gazze’ye ablukayı kaldırın mı demiştir?
Cahil, okumayan, hazıra konmaya alışmış ve Müslümanlığı kendi tekelinde gören bir Arap zihniyeti ile ortak hareket edilebilir mi? Gelecekte şahsi çıkarları için bizi yine satmayacaklarının garantisi de yoktur. Türkiye Cumhuriyeti dış politikada uzun vadeli ve gerçekten güvenilir devletlerle, stratejik hedeflerimizden taviz vermeden, ortak çıkarlar doğrultusunda yeni ortaklıklar kurabilmelidir.