La Fontaine’den masallar

Sadece okuduğumuz, bildiğimiz masalları değil, hayatımızın içinden olayları da masalsı bir havayla anlatabiliriz. Bu olaylar ekonomik, sosyal, yaşanmış bir olay olabileceği gibi hayalsi bir olay da olabilir.
Bu haftada yaşamımız içinde çocukken bize anlatılan masallar gibi, anlatıldıkça dinlenen ama hiç bıkılmayan o çocuksu masalların hala hayatımızdaki yerinden söz edeceğim. Ama biraz farklı bakış açısıyla.
Türkiye’nin dünyada tartışmasız lider olduğu bir tarım ürününden bahsedeceğim. Karadeniz’in önemli ürünü fındıktan bahsedeceğim. Burada dönen olayları, oyunları kısaca belirteceğim. Daha evvel aynı masallar gibi tekrar tekrar oynan, tütünde, pamukta, zeytinyağında, bor madeninde vb. olduğu gibi bize anlatılan çeşitli masalları anlatacağım.
Daha evvel tütünde, pamukta oynanan oyunların bir benzeri bugün fındıkta uygulanıyor.
Karadeniz’de dört yüz bin fındık üreticisinin en büyük alıcısı kim biliyor musunuz? Avrupa’nın ünlü çikolata üreticisi İtalyan şirketi Ferrero. Bu şirket Türkiye’nin en büyük fındık ihracatçısı Oltan Gıda’yı satın alarak çikolata için en önemli girdilerden biri olan fındık hammaddesine ulaşmış oluyor. Lafı fazla uzatmayalım. İkinci en büyük ihracatçı Pro Gıda’yı Singapurlu bir şirket satın alarak, Karadeniz’in küçük fındık üreticileri dünyanın büyük şirketlerine ürünlerini satmak zorunda kalıyor.
Peki bizim Fiskobirlik ne yapıyor. Hemen söyleyelim. Üretici ile bağlarını koparmış bir vaziyette sektörden uzaklaşmış, işlevi bitmiş bir şekilde bir köşede duruyor. Artık fındık üretimimizi bu dünya şirketleri, tekelleşerek yönetiyor. Üzülen mağdur edilen üretici derdini bir türlü anlatamıyor.
Bu oyun, pardon bu masal. Tütünde yapılmadı mı? Şu anda tütün üretimimizi çok uluslu sigara şirketleri kontrol etmiyor mu? Birçok bölgede tütün üretimi bitirildi. Ege’de bile üretim yarı yarıya düşürüldü. Üretilmeyen tütün artık ithal ediliyor. Bu tür örnekleri çoğaltmamız mümkün ama bir türlü yetkililer bu dönen oyunları görmüyor. Sonrada önemli olan birçok ürünü artık ithal ediyoruz diye hayıflanıyoruz.
Eğer önlem almaz isek yakın bir gelecekte Türkiye’de fındık ithal eden bir ülke haline gelecektir. Bu masallar ile bizi uyutmaya devam ediyorlar. Çözüm; acilen tarım politikalarımızın yeniden düzenlenmesi, üreticinin desteklenmesi, Fiskobirlik gibi üreticinin en büyük örgütünün tekrar bu sektörde aktif rol oynamasını sağlamakta.
Yani anlayacağınız. Çocukken dinlediğimiz masallar gibi, büyüdüğümüzde de bize anlatılan masallardan bir ders almaz isek, işimiz baya zor. Masallar ile öğrenelim. Hayatlarımızdan da dersler çıkaralım. Ne dersiniz?