Kemal Hoca nefes aldırdı

ESGRUP Genel Koordinatörü ve ES TV Genel Yayın Yönetmeni Ali Baş, ‘boş duranı Allah sevmez’ deyip kurum ziyaretleri başlattı. Yeni yöneticilere kavuşan üniversitelerden başladık... Geçen hafta Eskişehir Teknik Üniversitesi’ne (ESTÜ) gittik. Ali Baş, Arif Anbar ve muhabirimiz Hilal Köver ile birlikte...
Rektör Prof. Dr. Tuncay Döğeroğlu ve Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Mustafa Şenyel ile sohbet ettik. Bizim için kıymetli ve samimi bir sohbetti. Bazı zorluklara rağmen hem Döğeroğlu’nu hem de Şenyel’i umutlu gördüm. Geleceğin daha güzel olacağına inanan ve bu yönde çalışan iki değerli hoca... Başarılar dileyip, ESGRUP olarak yanlarında olduğumuzu ifade ettik.
Çayların yanında gelen şekerlerin üzerindeki ‘Anadolu Üniversitesi’ yazısı dikkatimizi çekti. AÜ şekerleri ‘değişik esprilerle’ çayımızı daha keyifli hale getirdi...
Önceki gün de Eskişehir Osmangazi Üniversitesi (ESOGÜ) Rektörü Prof. Dr. Kemal Şenocak’ı ziyaret ettik. Kadro aynı, sadece muhabirimiz bu kez Ali Osman Görgen’di.
ıp Fakültesi Dekanı ve Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Ali Arslantaş ile birlikte bizi ağırlayan Prof. Dr. Şenocak üniversiteye, Eskişehir’e ve ülkeye olan inancımızı bir kez daha tazeledi. Güzel ve umutlu bir sohbet oldu.
Çoğu önyargımızın yerle bir olduğu bir buluşma oldu aynı zamanda... Üniversiteler, kampüs havası bana her zaman iyi gelmiştir. Bu kez biraz daha geldi... Rektör Prof. Dr. Şenocak’ın “Hukukçu olarak basın özgürlüğüne ve basının demokrasinin gelişimine katkısına inanan bir insanım. Onun için en büyük ilkelerimden birisi şeffaflık ilkesi. Akademik özgürlük yanında... Sizlerin de bize eleştirileriniz, tavsiyeleriniz bizim için büyük bir ışık kaynağı olacaktır. Bu bir tanışma vesilesi oldu. Sizlerle tanışmaktan gerçekten çok memnun oldum. Ziyaretiniz için teşekkür ediyorum” cümlesi yorgun zihinlerimize ‘nefes’ aldırdı.
Aslen Samsunlu olan Prof. Dr. Şenocak, yaklaşık bir saatlik sohbetimizde liyakatin öneminden birkaç kez bahsetti. Yine ‘imrenme ve kıskançlık’ üzerine sohbetiyle değerlerimizin önemine işaret etti. Dünyada söz sahibi olmamızın yolu ‘imrenmekten’ geçiyor. Kıskançlıktan değil... Tematik üniversitelere sıcak bakan Prof. Dr. Şenocak, böylece hem başarının artacağına hem de devletin kıt kaynaklarının daha verimli kullanılacağını düşünüyor. Prof. Dr. Şenocak, kampüs işine de fazla ‘takılmamak’ gerektiğini ifade etti. Avrupa’dan örnekler verdi...
Rektör’ün bu bölümde yaptığı konuşmayı özetle “Fakülte ya da diğer birimlerin illa bir yerde ‘derli toplu’ olmasına gerek yok. Çok güzel, şık bir kampüsten daha ziyade bilim üreten, marka çıkaran fakülteler peşinde koşmalıyız” olarak anladım. Prof. Dr. Şenocak, oturduğu oda dahil tüm üniversiteyi ‘milletin’ olarak görüyor. Öyle de davranıyor... Malatya’da görev yaparken üç katlı binanın ilk katını isteyen yönetime “Elbette alabilirsiniz, sonuçta babamın değil milletin malı” demiş. Hoca’nın günümüzde ‘ilkel’ olarak nitelenen takıntıları yok.
Sohbette Üniversite-Sanayi işbirliğine de değinildi... Bu konuda güzel adımlar attı, kafasında bir iki proje daha var. Hoca’ya “Yıllardır konuştuğumuz, onlarca protokol imzalanan şu iş inşallah artık olur” dedik. Sanayicilere “Ülkenin emrindeyiz. Buraya oturmak için gelmedik, bizden faydalanın” diye mesaj yolladı.
Prof. Dr. Şenocak, üniversitenin halktan kopmaması gerektiğini anlatırken “duvarlar yıkılacak” dedi. Mesai arkadaşlarını da ‘kampüsten çıkın’ diye seslendi. Hoca “Akademisyenlerin mesaisi yoktur” diye de ekledi.
ESOGÜ’ye kurulacak hukuk fakültesi hakkında da bilgi verdi. Özel bir hukuk fakültesi olacak. Burada Prof. Dr. Şenocak’ın ‘hukukçu’ olduğunu ifade edelim.  
Hoca yayınevi kurduklarını, kültür sanat faaliyetlerini artıracaklarını, ses getiren konferanslar yaptıklarını, yeni bölümler açacaklarını, öğrenci ombudsmanlığını da hayata geçireceklerini kaydetti.
Prof. Dr. Şenocak’ın kafasında yapılacak çok şey var. Bir kısmını aktardım, bazılarının ‘şimdilik’ duyulmasını istemiyor. Hoca yakında gazetecilerle buluşacak. Daha kapsamlı bilgiyi o toplantıda öğreneceğiz. Rektör sohbet biterken “Kapım basına, çalışma arkadaşlarıma, halka, sanayiciye, öğrenciye, kısacası herkese açık” dedi.