Felaket

Felaket
 
CHP Lideri Kılıçdaroğlu Cumhurbaşkanlığı ile ilgili CNN’de konuştu ve Yılmaz Büyükerşen için şu ifadeleri kullandı: “Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanımız, Eskişehir’i bir dünya kenti haline getirdi. Yemyeşil bir Eskişehir… Bursa’dan fazla turistin gittiği bir Eskişehir oldu. Son derece başarılı ve çalışkan bir belediye başkanı. İyi bir akademisyen. Aynı zamanda başarılı bir belediye başkanı. Bütün bunlar bizim önümüzde duruyor.” Kılıçdaroğlu iyi diyor hoş diyor ancak asla güven vermiyor. Ne malum yine Ekmeleddin İhsanoğlu gibi bir felaketle seçmeninin karşısına çıkmayacağı?



Yangın
 
Esnaf Sarayı'nda yangın çıktı. İlk müdahale güvenlik görevlileri tarafından yapıldı. Bu sırada bir güvenlik görevlisi kolundan yaralandı. Yangın, itfaiyenin gelmesi ile birlikte tamamen söndürüldü. ESGAZ ekipleri de herhangi tehlikeye karşı doğal gazı kesti. Olayın ardından kentin önde gelenleri yanan iş yerlerini inceledi ve yardım edileceğini ifade etti. Yangında can kaybının yaşanmaması ise sevindirdi.



Paran varsa yaşanılır kent
 
TÜİK 2017 fiyat düzeyi endeksine göre yaşamın en pahalı olduğu iller İstanbul, İzmir ve Ankara olurken; Bursa, Eskişehir ve Bilecik’in yer aldığı bölgede ise Türkiye’nin en pahalı 5. bölgesi olarak kayıtlara geçti. Böylelikle Eskişehir, sosyal-kültürel imkanlar ile temiz hava anlamında en yaşanılır kentler arasında olmasına rağmen, pahalılık anlamında yaşamın zor olduğu kentlerden bir tanesi olarak karşımıza çıktı. Yani o güzel sosyal ve kültürel imkanlardan parası olan yararlanabiliyor.



Sarhoş
 
"Çekirdek yiyen eşek heykeli"nden sonra Büyükşehir Belediyesi'nin "İçki içen adam heykeli" de çok konuşulacağa benziyor. Heykel, Barlar Sokağı olarak bilinen Vural Sokak’ın girişine yerleştirilmiş. Aşırı alkol alıp sızmış vaziyette bir bankta oturan adamın olduğu heykelin altında, "Şişedeki gibi durmaz" yazısı bulunuyor. Belediyenin böyle bir heykel yapmasının nedeni aşırı alkol tüketimine ve bunun insan sağlığına verdiği zarara dikkat çekmek. Tabi bu heykelle birlikte eleştiri yapanlar da oldu. Eleştiriler ise “heykelin maliyeti” ve “insanlara hakaret” şeklinde gelişti.



Deli ve bela
 
Eskişehir Milletvekili Nabi Avcı, Esgazete’ye yaptığı açıklamanın bir bölümünde şunları söyledi: “Eskişehirspor’un geçmişe dayalı, çok birikmiş sorunları var. Özellikle mali tablolar anlamında çok sıkıntılı. Çok kötü yönetilmiş.” Aynı açıklamanın bir başka bölümünde ise şunları aktarmış: “Eskişehirspor’un ciddi şeffaf, denetlenebilir, hesap verebilir bir kurumsal modelle yönetilmesi lazım.” Nabi Avcı’ya katılmamak için deli olmak lazım. Ama maalesef delimiz çok olduğu için Avcı’nın bahsettiği gibi yönetimler yıllardır başımıza bela oldu. Maalesef bela olmaya da devam ediyor.



Harikasın Eskişehir Basket
 
21 Mart Down Sendromu Farkındalık Günü kapsamında down sendromlu çocuklar, Eskişehir Basket oyuncularıyla bir araya geldi. Çocukların dev adamlarla basketbol oynadığı anda yaşadıkları mutluluk görülmeye değerdi. Ne diyelim? Eskişehir Basket’in yaptığı bu harekete şapka çıkartılır. Harikasın Eskişehir Basket!



Direnenin kafasına sıkın!
 
Türkiye Cumhuriyeti Devleti FETÖ/PDY terör örgütüne yönelik mücadelesini aralıksız devam ettiriyor. Bu kapsamda Eskişehir 4. Ağır Ceza Mahkemesinde FETÖ mahrem yapılanmasına yönelik yürütülen soruşturma kapsamında haklarında dava açılan 17'si tutuklu 23 sanığın yargılanmasına devam edildi. Dava sırasında M.A. isimli bir tanık öyle bir ifade verdi ki, kan dondurur nitelikte. İşte o ifade: "Darbe girişimi gecesi şifreli mesajlaşma programı olan Eagle üzerinden 'Genelkurmay Başkanlığı önüne, Yıldız'a, emniyetin önüne gidin. Direnenlerin direnişlerini kırın. Direnenin kafasına sıkın. Size bağlı olan polislere söyleyin, askere direnç göstermesinler' diye mesaj geldi. O gece herkesin bağlılığını göstermesi istenildi." Bu ifadelerden bir kez daha net bir biçimde anlaşılıyor ki, o gece gözünü kan bürümüş devlet düşmanları, vatanımıza aşağılık bir biçimde kast ettiler. Ve bunun hesabını Türk adaleti önünde verecekler!



Hastalıklı zihniyet
 
Atatürk Anadolu Lisesi’nde, 18 Mart Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Deniz Zaferi’nin 103’üncü yıldönümü dolayısıyla düzenlenen etkinlikte, öğrencilere tekbirlerle şiir okutuldu. Sen git “Andımız”ı kaldır, sonra da tekbirlerle birlikte aşağılık Vahabi kültürünü çocuklarımıza aşılamaya çalış. Bu hastalıklı zihniyetten başka ne beklenir ki? Şaşırdık mı? Tabii ki hayır!


Dünya insanları

Kore Savaşı'ndan kalan ünlü bir kare. Asker, yavru bir kediyi besliyor.



Önemli mesaj

Kömürlü termik santral konusunda halkı dinlemek için gittiğimiz Osmaniye’de, santral mücadelesinin simgelerinden Fehime Ana’yla karşılaştık. Fehime Ana okuyucularımıza ulaştırmamız için şöyle bir mesaj verdi bize: “Herkes bir olsun. Santralciler bizi ayrı düşürmeye çalışacak. Buna izin vermeyelim. Kenetlenirsek hiçbir şey yapamazlar. Bu santrali kuramazlar.”


Pandora’nın kutusu

ESO Başkan Adayı Celalettin Kesikbaş’ı ES TV’de programa aldık. Televizyona geldiğinde kafamızı bir kaldırdık ki elinde mini bir bavul. Sorduk: “Hayırdır yolculuk mu var?” Kesikbaş’ın yanıtı şu oldu: “O benim evrak çantam.” Şaşırdık tabii ve şunu düşündük içimizden: Celalettin Bey seçim sürecinde işi oldukça sıkı tutuyor, her an lazım olacakmış gibi evraklarını yanında taşıyor. Kesikbaş’ın mini bavulu, belki de Pandora’nın kutusudur ve içinde umudu taşıyordur.



Bir tweet

Kerim Karakaya
Starbucks’tan her gün bir kahveye 10 lira veren ama takip ettiği yayın organına 1 lira vermek istemeyen kitle bağımsız/özgür medya istiyor. Nasıl olacak bu iş?


Fotoğrafın dili olasa

Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt: Hocam rahmetli Kamer Genç de iyi sulardı, hih hih hih:)
Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen: Bırak lakırdıyı evladım, iyice asıl küreklere, seçim geliyor!