Eskişehir'i de felaket vurdu

Daha önce orman yangınlarına karşı destekte bulunan Büyükşehir Belediyesi, şimdi de sel felaketinden etkilenen Kastamonu'ya yardım elini uzattı. Son zamanlarda memleketimiz felaketlerden felaketlere koşturuyor. İklim değişikliğinin etkilerini sonuna kadar hissediyoruz. Bazıları, "Çok şükür bizim Eskişşehir'de yangı ve sel gibi felaketler yaşanmadı" diye seviniyor. Bu kişilere katılmıyorum. Birincisi komşularımız felaketler içinde yaşarken, eskişehir'in doğal afetten etkilenmemiş olmasına sevinmeye yüreğimiz elvermez. İkincisi de şu; Kim demiş Eskişehir'i bir doğal afet vurmadı diye? Belki ormanlarımız yanmadı ancak, tarlalarımız sıcaktan ve kuraklıktan kavruldu. Aslında Eskişehir de büyük bir doğal felaketle karşı karşıya. Ancak kuraklığın neticelerini hemen almadığımız için bu durumun farkında değiliz. Tarlalarımızda çok az ürün yetişti. Hem çiftçimiz seneye sıkıntı yaşayacak, hem de şehirlilerimiz sebze ve meyvelere misliyle fazla para vermek zorunda kalacak. Bana kalırsa Eskişehir'i de büyük bir felaket vurdu. Ancak tam olarak fark edebilmiş değiliz.

Her ihtimale hazır olalım
Eskişehirspor ilk hazırlık maçını 3'üncü lig ekiplerinden Çarşambaspor'la oynadı. Maç golsüz berabere bitti. Elimizdeki kadro, geçen senekinden bile zayıf. Bu kadroya transfer yapılması imkansız çünkü transfer tahtasını açamadık. Elimizdeki futbolcular da birer ikişer gidiyor. Yönetimimiz çok iyi niyetli ve beklentilerin bile üzerinde bir başarı serfgiliyorlar. Ancak dağ gibi birikmiş sorunlarımız da var. Büyük ihtimalle Eskişehirspor bu sene 2'inci ligde kalmaya oynayacak. Ancak her ihtimale taraftar olarak hazır olmamız lazım. 3'üncü lige düşebiliriz. Taraftar olarak zor maçlara kendimizi hazırlayalım. Çok maçta başarısız olacağımızı baştan bilelim. Suçmlu da aramayalım. Suçlu ne yönetim olacak, ne teknik heyet ne de sahadaki futbolcular. Suçlu daha önceki yıllarda kulübü mali açıdan uçuruma sürükleyen zihniyettir. Birbirimize düşmeyelim. Eskişehirspor olarak omuz omuza kötü günleri karşılamalıyız.

Kesikbaş'ı dinleyin
ESO Başkanı Celalettin Kesikbaş, vatandaşlara mutlaka aşı olmaları gerektiğini söyledi. Bilmeyenler için söyleyeyim, Sayın Celalettin Kesikbaş da kovid illetine tutulmuş, ancak aşılarını tam yaptırdığı için hastalığa hafif atlatmıştı. Çevremizde aşılarını olup da hastalığı ağır seyreden bir kişiyi bile görmedim. Ancak aşı karşıtı olup, aşılarını yaptırmayanların hemen hepsinin hastalığının ağır seyrettiğini gördüm. Hatta bu kişilerin içinden, aramızdan ayrılanlar bile oldu. Salgınla mücadelede en etkili silahımızın aşı olduğunu belirten Kezikbaş, "Aşı ise bilimin ışığında yine bilim insanlarımız tarafından büyük emekler sonucu bulundu. Bilime inanıyorsak aşı gerçeğinden uzak duramayız" ifadelerinde bulundu. Kesikbaş başarılı bir işadamı. Aşı olmayanların sadece toplum sağlığını değil, ekonomiyi de kötü etkilediğini bizzat gözlemlemiş bir kişi. Halkın şehir efsanelerine ve hurafelere inanmaması gerektiğini, bilimin ışığında ilerlemesi gerektiğini belirten Celalettin Kesikbaş'a gösterdiği hassasiyetten ötürü teşekkür ederiz.