Ticaret Odası’nda üç adayın yarışı var. Adaylar ziyaretleri yoğunlaştırdı. Bir yandan da vaatlerini, yapacaklarını açıklıyorlar. Bu manada üyeye ve kente dair çok çeşitli hizmet ve projeler vaat ediliyor. Ticaret Odası Başkanı Metin Güler, Meclis toplantısında son yılların en iyi konuşmalarından birini yaptı. Gergin ortamın yumuşaması adına çok önemli görüyorum. Liderlerin böyle zamanlarda devreye girmeleri gerekiyor. Güler “Bu kent hepimizin. Bugün Ticaret Odası olur yarın başka bir şey olur. Hiçbir şey için birbirimizi kırmaya değmez” bakış açısını ‘en önemli proje ve en kıymetli vaat’ olarak görüyorum. Fuar alanından, kongre merkezinden, yeni hizmet binasından ve şu ana kadar açıklanan tüm projelerden daha kıymetli. Birlikte yaşama adına, rekabeti abartmama adına, şartlar ne olursa olsun nezaketi elden bırakmama adına yapılan açıklama tam zamanında yapıldı. Bana kalırsa bir yere talip olan herkesin ilk vaadi ‘herkesle uyum içinde çalışacağım, kimseyle hır gür çıkarmayacağım’ olmalı. Ya da böyle vaatte bulunanları seçmeliyiz.
Son düzlükte ittifak
Ticaret Odası başkanlığına üç aday var ama seçimlerin Metin Güler ve Erdoğan Tekgöz arasında geçeceği konuşuldu hep. Ayhan Sezer ismi ilk andan itibaren ‘ittifak’ sözcüğüyle anıldı. Sezer, hangi adaya destek verecek? Sezer, kiminle anlaşacak? Seçimden önce mi anlaşacak, meclis yapısı belli olunca mı masaya oturacak? Aylar böyle geçip gitti... Sezer her seferinde ‘söylentileri’ kesin bir dille reddetti. Seçime gireceğini ifade etti... Son günlerde Sezer ve Tekgöz görüşmesinden bahsediliyor. Görüşme gerçekse ve ittifakla sonuçlanırsa bu sadece Metin Güler’e yarar. Ne Tekgöz’e, ne Sezer’e fayda sağlamaz. Bu saatten sonra yapılan ittifakın bol miktarda ‘panik’ içerdiği konuşulacaktır. İktidar avantajı olan Güler, iki aday işbirliği yaparsa psikolojik üstünlüğü de ele geçirir.
Hamamyolu’nda eleştiri mevsimi geçti
Ocak 2017’de Hamamyolu’nda eylem yapıp açıklama yapan dönemin AK Parti Odunpazarı Yerel Yönetimler Başkanı Mehmet Lortoğlu, önceki gün TÜKDES ‘şapkasıyla’ yine sahnedeydi. Lortoğlu yine bildik cümlelerle, ikna edici olmaktan uzak benzetmelerle projeyi eleştirdi. Hamamyolu Projesi tuttu. Caddeyi kullananların sayısı giderek artıyor. Esnaf dahil herkes memnun. Havalar düzelince daha da memnun olacak. Tüm bunlara rağmen AK Parti, ümidini kesmiyor! Yeni Hamamyolu’nu ve Başkan Kazım Kurt’u eleştirmekten vazgeçmiyor. Eleştirinin de bir ‘mevsimi’ olmalı. Proje açıklanınca eleştir, yapılırken eleştir, uzayınca eleştir, bitmeye yakın eleştir... Hepsine tamam, tamamına eyvallah... Ama bi vakitten sonra ‘durmasını, sessiz kalmasını ve takdiri halka bırakmayı’ bilmek lazım.
Beklenti de yüksek hedefler de
6 Aralık 2017’de basının karşısına geçen İYİ Parti İl Başkanı Arslan Kabukçuoğlu, “Hedefimiz Eskişehir’de üç milletvekilliğini, merkezdeki üç belediyeden ikisini almaktır” demişti. Kabukçuoğlu cümlesini “Bu büyük bir hedef değildi” diyerek bitirmişti. İki gün önce ES TV’de konuk ettiğimiz Kabukçuoğlu “Eskişehir’de oyumuz kesinlikle yüzde 30’un üzerinde” dedi. İYİ Parti’nin Eskişehir’den beklentisi yüksek ama Arslan Hoca’nın rakamları hayli yüksek görünüyor.
CHP’nin rahatını bozduğuna dair sekiz örnek
- Ankara’dan İstanbul’a yapılan Adalet Yürüyüşü
- Gaye Usluer’in Mihalıççık’taki mağdur işçileri ziyaret etmesi
- Sinan Özkar’ın sabah işe giden işçilerle durakta sohbet etmesi
- Termik santrale karşı yapılan eylemler
- Şeker fabrikalarının satışına gösterilen tepki
- CHP’li gençlerin Alpu’ya yürümesi
- İhtiyaç sahipleri ve kenar semtlerdeki esnaf için ‘siftah kampanyası’ yürütmesi
- Utku Çakırözer’in İnönü’deki kantar sorunuyla yerinde ilgilenmesi
Hadi biraz dinlenin
Sanayi Odası ve Ticaret Odası seçimlerine günler kaldı. Beş aday yaklaşık bir yıldır (kimileri daha uzun süredir) çalışma yürütüyor. Tüm adaylar derdini anlattı. Ulaşılmadık kimse kalmadı. Verilmek istenen mesajlar defalarca verildi. Hatta son günlerde kampanyalardan bunalan kimselerin ‘yeter artık’ serzenişlerini duyuyoruz. Bence de yeter... Bu saat itibariyle ‘kararsız’ kalmış kimse var mıdır? Varsa kaç kişidirler ve bu saatten sonra ikna olurlar mı? Adaylar da çok yoruldu. O halde dinlenmenin vakti gelmedi mi?