Bülent Tezcan ne demişti?

Dün bu sütunlarda, AK Parti’nin neden kazandığını kaleme almıştım. Bugün ise CHP’nin neden kaybettiğini incelemeye çalışacağım. Zira dün, küçük de olsa bu konuya girmiştim…
 
*
 
Yine rakamlara girip kafanızı bulandırmak istemiyorum.
Net ifadelerle CHP’nin niçin Eskişehir’de başarılı olamadığını aktaracağım.
 
*
 
CHP’lilerin iddiası ne?
“Eskişehir, CHP’nin kalesidir!”
Peki, bunu neden iddia ediyorlar?
Çünkü Büyükşehir, Odunpazarı ve Tepebaşı Belediyeleri CHP’nin yönetiminde.
O zaman üç belediye başkanı, şapkalarını önlerine koymalılardır.
 
*
 
Bakın…
2014 yerel seçimlerinde kısa bir süre sonra üç belediye başkanı arasında hiç alışık olmadığımız şeyler yaşandı.
Buna rekabet mi dersiniz, kavga mı dersiniz; ne derseniz deyin…
 
*
 
Belediye başkanları arasındaki bu kamplaşma, 24 Haziran seçimleri öncesi deyim yerindeyse zirveye ulaştı.
Televizyon ekranlarında - kamuoyunun gözü önünde dahi, birbirlerini aleni bir biçimde suçlayıcı ifadeler kullanıyor, ciddi iddiaları gündeme taşıyorlardı.
 
*
 
Erken seçim tarihinin netleşmesiyle belediye başkanları bu sefer, gönüllerinden geçen isimleri milletvekili listesine yerleştirmeye çalıştı.
Bu noktada da bir karmaşa yaşandı.
Özellikle listelerin açıklanmasıyla birlikte ortalık toz duman oldu.
Özellikle üç belediye başkanının ekipleri ve CHP’nin ölü güdümlü örgütü birbirleri hakkında hiç de şık olmayan tavırlar içerisine girdi; sır olarak kalması gereken bilgiler aleni bir biçimde yayılmaya başlandı.
 
*
 
Peki, milletvekili listesinde etkisi olan belediye başkanları o listeye sahip çıktı mı?
Kesinlikle hayır!
Hatta listeye olan tepkiyi görünce, “Benimle alakası yok” filan deyip olaydan sıyrılmaya gayret gösterdiler.
Zira adayların yanına çoğu zaman yaklaşmadılar bile.
Ha, bir belediye başkanı ise istediği ismin seçilecek yerden aday yapılmamasına bozulduğu için adayların yanında yoktu.
 
*
 
Dedik ya üç belediye başkanı aday listesine sahip çıkmadı diye…
Büyükşehir Belediye Başkanı ne yaptı mesela?
Ben herhangi bir seçim çalışması yaptığını göremedim. Gören varsa da hodri meydan; beri gelsin!
 
*
 
Ya Odunpazarı Belediye Başkanı?
Seçimlerin fatihidir Odunpazarı Belediye Başkanı. Gıdasını seçimlerden alır. En çok, en iyi, en samimi çalışan; en cesur, en akılcı, en stratejik açıklamaları yapan ve gündemi belirleyen isimdir.
Peki, bu seçim sürecinde ne yaptı?
Çalışmadı dersek haksızlık olur ancak alışık olduğumuz etkili tarzıyla çalışmadı.
 
*
 
Tepebaşı Belediye Başkanını değerlendirelim…
Tek cümle yazacağım…
Seçim süreci Ramazan ayına denk gelmese Ahmet Ataç ortalarda yoktu;
zaten önceden planlanan iftar yemekleri düzenlendi de, bir zahmet vatandaşın elini sıktı.
 
*
 
24 Haziran öncesindeki mevcut milletvekillerine gelirsek…
Utku Çakırözer yine adaydı ve bildiğimiz gibi, aynı performansta işini yaptı.
PM Üyesi Gaye Usluer, partili gibi davranmayıp hiçbir biçimde çalışma yapmadı.
Sözde genel başkan danışmanı Cemal Okan Yüksel’i ise ortalıkta görebilene aşk olsun.
 
*
 
24 Haziran itibariyle listede yer alan milletvekili adaylarına baktığımızda ise…
Her biri elinden geldiğince çalışmaya gayret gösterdi.
Utku Çakırözer’e ilişkin görüşümü yukarıda okudunuz.
Jale Nur Süllü, Nuray Akçasoy, Engin Çakmak, Sinan Özkar, Sibel Yeşildal ve Metin Tomsuk da ellerinden geldiğince sürece emek verdiler.
Ancak CHP’nin lokomotifi olan karizmatik belediye başkanları sürece dahil olmayınca, CHP örgütü üzerine de ölü toprağı serilince, vaziyet başarısızlık oldu.
 
*
 
Örgüt demişken…
Uzun uzun cümleler kuracak değilim.
Tekrar deklare ediyorum ve tek cümleyle bu seçimdeki örgüt değerlendirmemi şöyle yapıyorum:
“Eskişehir örgütü öldü, bir Fatiha okuyup gömebilirsiniz!”
 
*
 
Beri yandan, CHP’nin seçim koordinasyon kurulunun bir hatasını aktarmak faydalı olacak.
Kurul, muhaliflerin her zaman yaptığı hatayı yineledi ve stratejiyi, AK Parti’yi yıkmak, eleştirmek üzerine kurdu.
Buna karşın Türkiye’nin sorunlarına dönük çözüm önerileri, gözle görülür bir biçimde öne çıkarılamadı.
 
*
 
Bitirirken…
CHP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Tezcan’la yaptığımız bir görüşmede aktardıklarını sizlerle paylaşmak istiyorum.
24 Haziran öncesi şunu sormuştum Tezcan’a:
“Türkiye genelinde ve Eskişehir özelinde anket yaptırdınız mı?”
Bu soru üzerine şu cevabı aldım:
“Yaptırdık. Türkiye’de başarılıyız. Diyarbakır’dan bile milletvekili çıkarıyoruz. Eskişehir’de ise üç milletvekilinin üzerine çıkıyoruz. Artık ne demek istediğimi anlamışsınızdır.”
 
*
 
Ben Bülent Tezcan’ın ne dediğini anladım da…
O ne söylediğinin farkında değilmiş iyi mi?