Bugün oyumu kime verirdim?

Eskişehir ve geleceği için önemli bir seçim var bugün...
Kentimizin en büyük ve en güçlü sivil toplum örgütlerinden biri olan Ticaret Odası’nda seçim yapılacak. Toplam 16-17 bin üyesi olan kurumda yaklaşık 10 bin kişi/firma oy kullanma hakkına sahip.
Açılışının üzerinden iki yıl geçmiş ve aidatını yatıranlar oy kullanma hakkı elde ediyor.
Bu seçimle birlikte ‘seçimler dönemi’ bir süreliğine de olsa sona eriyor. Bundan sonra gündemde yerel/genel ve cumhurbaşkanlığı seçimleri olacak. Onların da eli kulağında zaten...
ETO seçimleri...
Sadece ‘esnaf ve tüccarı’ ilgilendiren bir seçim olmaktan çıktı.
Bir süredir siyasetin de ‘ana konusu’ haline geldi. Doğal olarak ‘herkes’ işin içine girdi. Doğal olarak ortam gerildi. Yine doğal olarak hava kurşun gibi ağırlaştı.
Son yılların en iddialı ‘kampanya dönemi’ geride kaldı.
Çekişme, rekabet üst düzeydeydi. Adam adama markaj yapıldı.
Bu ortam çoğu kimseyi bezdirdi.
Oy kullanmaya gitmeyeceğim diyenler var.
‘Her ikisi de sevdiğimiz abimiz’ diyerek ortadan kaybolanlar var.
TÜMSİAD gibi ‘tarafını’ net bir şekilde belli edenler de var...
Seçimde üç aday yarışacak...
Metin Güler, Ayhan Sezer ve Erdoğan Tekgöz...
Benim oyum neden Ayhan Sezer’e?
Öncelikle şunu belirteyim; bu seçimde oy hakkım yok! Ticari bir faaliyetim, şirketim ve firmam yok! Ama olsaydı tercihimi Sezer’den yana kullanırdım.
Güler ve Tekgöz’ün projelerini yetersiz mi buluyorum? Hayır...
Bu iki ismin bilgi ve birikimleri mi eksik? Hayır...
Liderlik yönünden mi sıkıntıları var? Hayır...
Onları tercih etmeme nedenim başka sebeplere dayanıyor. İkisi de fazlasıyla ‘bilenmiş’ durumda! Seçimi hangisi kazanırsa kazansın ‘birilerine’ iyi gözle bakmayacak.
O veya bu şekilde, haklı ya da haksız bilmiyorum ama bu süreçte çok ‘yara’ aldılar. Sinirleri fazlasıyla yıprandı...
Meseleyi kentin ticaretini nasıl büyütürüz’den çıkardılar...
Seçim onlar için bir süredir ‘esnaf ve tüccar’ odaklı olmaktan çıktı...
Yola çıkarken ajandalarında yazanlarla şu an yazanlar birbirinden farklı gibi geliyor.
İkisi de seçim sonrası ‘eski defterleri’ açacak gibi...
İkisi de kendilerine destek olmayan ‘birilerinin’ ticaretine zarar verecek diye endişe ediyorum. Akıl ve mantıkla değil ‘husumetle’ hareket edeceklerini diye düşünüyorum.
Kucaklaşmanın zor olacağını hissediyorum...
‘Mevcut durumu’ daha da kötüye götüreceklerini hissediyorum...
Tüm bu nedenlerden dolayı yıkıcı süreçte ‘sakin kalan, düşman yaratmayan, üyeye ve ticarete odaklanan’ Ayhan Sezer’e oyumu verirdim diyorum.