Cihan Yıldırım yazdı
Geçtiğimiz yılın sonlarında Anadolu Üniversitesi rektörünü belirlemek için başlayan süreç maalesef henüz tamamlanmadı.
Üniversiteyi dört yıldır yöneten Prof. Dr. Naci Gündoğan ‘ikinci dönemi’ için aday oldu. Rektör olmak için başvuru yapan başka isimler de var.
AÜ’den başvuranlar da var, kimsenin ‘tasvip’ etmemesine rağmen ‘şehir ya da kurum’ dışından başvuru yapanlar da var. Rektörü belirleyecek yeni sistemde artık ‘seçim’ olmuyor. Başvuru şartları da hayli hafifletildi!
AÜ’deki süreci görünce yıllardır eleştirdiğimiz ‘eski sistemin’ daha iyi olduğunu düşünmeye başladık.
Prof. Dr. Gündoğan’ın görev süresi yeni yılla birlikte sona erdi. Yani AÜ’nün bu yılın başlarında ‘rektörünün’ belli olması gerekiyordu. Ya Naci Hoca ikinci dönemine devam edecek ya da bir başka isim rektör olarak atanacak.
Nedense henüz atama yapılmadı! İşin ilginci süreç ne durumda onu da bilmiyoruz. Bilen de yok... YÖK ne yapıyor? Cumhurbaşkanı’na üç isim önerdi mi? İsimler Sayın Erdoğan’ın masasında mı bekliyor?
Cumhurbaşkanı’nın yoğun gündemi mi atamayı geciktiriyor? Bu soruların hiçbirinin cevabını bilmiyoruz. Bilen olduğunu da sanmıyorum!
Sayın Erdoğan’ın yoğunluğu nedeniyle atama yapılamıyorsa bu bi miktar kabul edilebilir ama ‘kulislerde’ konuşulanlar gecikmenin ‘çok başka nedenlerden kaynaklı’ olduğuna dair...
Ne konuşuluyor?
AK Parti’nin Eskişehir’deki temsilcilerinin ‘atanacak’ isim konusunda uzlaşma sağlayamadığı konuşuluyor...
Diğer bazı konularda olduğu gibi ‘tarafların’ fikir ayrılığının AÜ’yü ‘kaosa’ soktuğu ifade ediliyor. Bu durum sadece AÜ’ye değil, İktidar Partisi’ne de zarar verir hale geldi. Pek çok ortamda şu veya bu şekilde isimlerin değil kurumsal olarak AK Parti’nin eleştirildiğini duydum.
Böyle eleştiri yapanların haklılık payı ortada...
Türkiye’nin en önemli üniversitesi...
Türkiye’nin en büyük üniversitesi...
Eğitimden bilime, spordan kültüre kente, ülkeye ve insanlığa katkısı tartışılmaz. Her hafta ‘kritik’ bir sınav yapan üniversiteden bahsediyoruz.
Yürüttüğü projeler de ortada...
AÜ’yü ve önemini anlatmaya gerek yok.
Böyle kurum ‘dört aydır’ rektör atanmasını bekliyor.
Söz konusu gecikmenin ‘FETÖ kaynaklı’ olmadığı da ortada... Öyle bir durum olsa gecikme bir nebze hoş görülebilir... Ama dediğim gibi gecikmenin ‘siyasi hatta kişisel nedenlerden’ kaynaklı olduğu iddia ediliyor.
Kurumun verimli işlemesi ve iktidar temsilcisi bazı isimlerin daha fazla yıpranmaması için rektör bir an önce atanmalı. Daha fazla geç kalınmamalı.