AK Parti’nin iki vekile düşmesini isteyenler kim?

Evet, ilk günden itibaren bazı sıkıntılar vardı. AK Parti Eskişehir teşkilatı, başkanları ve vekilleri arasında her zaman ‘gerginlik’ oldu. Bunların bir kısmı siyasetin doğasından kaynaklıydı.
Bir kısmı da iktidar partisi olunduğu için makul kabul edilebilir sıkıntılardı. Sonuçta ortada güç var, makam var, para var, ego var...
O gerginlikler İktidar Partisi’ne belediye hatta vekillik bile kaybettirdi ama ‘ders çıkaran’ olmadı.
Sorun çözülmek şöyle dursun giderek büyüdü. Son dönemin vekilleri arasındaki ‘problem’ partinin bir numaralı sorunu haline geldi. Büyükerşen’den bile daha büyük problem...
Artık bu işin ‘gizlisi saklısı’ kalmadı...
Önceden kol kırılsa bile yen içinde kalırdı!
Poz verilirdi, vaziyet idare edilirdi, dedikodular ‘lafla da olsa’ yalanlanırdı. Artık öyle değil. Üç vekil arasındaki ‘uyumsuzluk’ gözle görülür, elle tutulur hale geldi.
İşlerin düzelmesi için adım atan da yok. Böylesine kritik bir seçim öncesinde bile herkes ‘amannn inceldiği yerden kopsun’ havasında...
Söz konusu gerilim bölünmelere neden oluyor.
Teşkilat, meclis üyeleri, belediye başkanları...
Herkes tarafını ‘seçmek’ zorunda... AK Partililer, parti içi mücadelede ‘rengini’ belli etmek durumunda kaldı. Öyle veya böyle herkes gardını aldı, bekliyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ‘kazananı’ ilan etmesini bekliyor.
Oda seçimleriyle birlikte ‘iktidar çatlağının’ biraz daha derinleştiğini söylemek mümkün. Hiç olmadığı kadar derin bir çatlak...
Bu ‘ahval ve şerait’ içinde seçime gidiliyor...
İktidar Partisi’ni kim derleyip toparlayacak...
Kavga büyük, zaman kısa, seçimler çok kritik...
Böyle bir ortamda verilmeyen ‘birlik pozu’ ne zaman verilecek?
Bu gerilim listeye nasıl yansır? Liste nasıl şekillenir? Bir taraf mı tercih edilir yoksa orta yol mu bulunur? Liste belli olduğunda ‘gerilim’ biter mi? Daha da artar mı?
Bu durum seçim sonucuna nasıl yansır?
İktidar Partisi Eskişehir’den iki vekil çıkarırsa ne olur? Bunun faturası kime kesilir? Bu sohbetin geçtiği bir yerde ‘Dündar orada durabilir mi’ dendi.
İl Başkanı Dündar Ünlü kast ediliyor. ‘Ünlü bu durumda ne yapabilir’ diye sorulunca kimseden çıt çıkmadı. Bu duruma gelinmesinde hiç suçu, günahı olmayanlardan biri Ünlü.
Bana kalırsa ‘çaresiz’ durumda...
Göz göre göre gelen tehlikeye karşı bi şey yapamıyor.
Atsa atılmıyor, satsa satılmıyor...
CHP ve İYİ Parti’nin listesine göre AK Parti’nin iki vekile düşme tehlikesi var. Sanırım AK Parti bu durumu ‘tehlike’ olarak görmüyor. Görse böyle davranırlar mı? Bence AK Parti’nin ‘iki vekil çıkarmasını’ isteyenler AK Partililer var!
Sonra o kişiler gönül rahatlığıyla Ankara’ya gidip ‘Bakın gördünüz mü, biz haklı çıktık’ diyebilirler. Böylece 1 Kasım’ın ‘öcünü’ almış olurlar!
Bu süreçte, şu yaşananlardan sonra pek çok soru sorulabilir. Ama bir tane sorup bitirelim: Ne olacak bu AK Parti’nin hali?