Ahmet Ataç’ın öngörüsü…

8 Kasım 2017’de Tepebaşı Belediye Başkanı Ahmet Ataç ES TV ekranlarında ne demişti?
Şunu:

TARAFSIZLIĞA İNANIYORUM

“Benim desteklediğim aday da seçilirse tarafsız olmalı. Geçen dönem desteklediğim aday İlker Özokçu’ya da seçilirse tarafsız olmasını rica ettim. Odunpazarı’nın da, Tepebaşı’nın da il başkanı olacaksın. Ben tarafsızlığa çok inanan insanım. Karşı tarafı da yok sayma gibi bir gayretimiz yok. Biz bunları Sinan Başkan’da maalesef göremedik. Sinan Bey herkesi kucaklayan bir il başkanlığı yapamadı.”

*

26 Kasım 2017’de Atilay Dalgıç’ın başkan olarak seçildiği Tepebaşı İlçe Kongresi konuşmasında ise şu ifadeleri kullanmıştı Ahmet Ataç:

EL ELE YÜRÜYELİM

“Biz iki yıldır Tepebaşı olarak taraflı bir il başkanı tarafından yönetildik. Keşke burada olsaydı, kendi kulaklarıyla duysaydı ama kendi yüzüne de defalarca söyledim. Arkadaş öyle birbirimizle mücadele ediyoruz ki, birbirimize AKP’yi unutturuyoruz. Diliyorum bu işler bu şekilde olmaktan son bulsun ve Eskişehir’de CHP’liler el ele yürüyelim. Daha büyük başarılar için geleceğe doğru adım atalım.

AYAK OYUNLARI DEVAM EDERSE!

Eskişehir belediyeleriyle, CHP’nin 1999 yılından beri iktidarını sürdürüyor. Ara sıra hatalarımız oldu ama onları düzelttik tekrar. Eğer bakın bu particilik ayak oyunları devam ederse inanın belediyeleri de kaybederiz. Bizim rakibimiz bir tane. O rakibe odaklanacağız. Biz öyle yapmıyoruz. Birbirimize çelme takmaya kalkıyoruz. Bu da gerçekten beni üzüyor.”

*

Ahmet Ataç’ın yukarıda okuduğunuz ifadelerinin altına imzamı atıyorum. Gerçekçi, uyarıcı ve o günlerde partinin içinde bulunduğu vaziyeti çok iyi tahlil eden bir açıklama.

*

O günden bu güne dek… Seçilmiş İl Başkanı Sinan Özkar gitti. Özkar’ın yerine atanan İl Başkanı Rabia Akman ve Akman’ın yönetimi gitti. Boşalan CHP İl Başkanlığı koltuğuna deneyimli bir isim olan Abdülkadir Adar atandı; yönetim kadrosu A’dan Z’ye yenilendi. Seçilmiş Odunpazarı ilçe Başkanı Akın Sallarel gitti. Sallarel’in yerine Rahmi Çınar atandı.

*

Bir tek, Tepebaşı İlçe Başkanı Atilay Dalgıç gitmedi!

*

Tabi bu durumun nedenleri olmalı. Şöyle ki…

UZLAŞILMIŞ BİR İSİM

Atilay Dalgıç, geçmişte iki dönem il sekreterliği ve bir dönem il başkanlığı yapmış, şu an Büyükşehir Belediyesi meclis üyesi olarak Yılmaz Büyükerşen’le birlikte çalışan, Ahmet Ataç’la görüşülerek adaylığı üzerinde uzlaşılmış bir avukat.

KAVGACI OLMADI

Seçildiği günden bu yana hakkında hiçbir tartışma yaşanmayan, parti kamuoyu tarafından ‘keşke il başkanı olsaydı’ yorumu yapılan, uyumlu, ‘onu da isterim, bunu da isterim, milletvekilliği de isterim’ demeyen, kavgadan uzak durarak uzlaşmayı seçen bir başkan profili çizdi Dalgıç.

SANDIK NAMUSUNU KORUDU

Dalgıç, seçildiği günden hemen sonra vakit kaybetmeden mahallelerdeki tabloyu inceledi. Sonrasında mahalle temsilcileri üzerinde çalıştı ve sandık örgütlenmesini tamamlayarak 24 Haziran seçimlerinde CHP adına sandık namusunun korunmasında öncü oldu.

ATAÇ’LA MAHALLE ÇALIŞMALARI

Bunun yanı sıra Tepebaşı Belediye Başkanı Ahmet Ataç’la birlikte mahalle ziyaretleri de gerçekleştiren Dalgıç, hem mahallelinin sorunlarını dinledi, hem de partiyle daha önce tanışmamış yurttaşlarımıza dönük üye çalışmaları gerçekleştirerek örgütlenme faaliyetleri yürüttü.

TÜZÜK KURULTAYINA KATKI

Dalgıç, Tepebaşı CHP örgütü ve Ahmet Ataç başta olmak üzere Yılmaz Büyükerşen ile Kazım Kurt’a dönük lehte çalışmalarının yanı sıra, Türkiye genelinde de partisine katkı sağlayan işlere imza attı. Mesela Tüzük Kurultayında, tüzüğün eksik ve tartışmalı kısımlarını tespit etti. Bununla birlikte tüzüğün yirmi üç maddesi üzerinde değişiklik yapılmasını önerdi ve bu önerilerini on sekiz sayfalık bir rapor haline getirdi.

AK PARTİ’YLE MÜCADELE

Yetmedi, AK Parti’nin deve dişi gibi teşkilat başkanlarıyla CHP adına mücadele etti. Özellikle geçmiş dönemin AK Parti İl Başkanı olan Dündar Ünlü’ye verdiği şu cevap, hala hafızamızda: “AKP siyasetinin en tepeden başlayıp, aşağılara kadar sirayet eden iğneli ve yaralayıcı dili, Türk halkının ahlak anlayışına da uygun değildir. Halkı kin ve düşmanlığa sevk etmek suçuna bir fail aranıyorsa, sayın savcıların AKP yöneticilerini takip etmesi yeterli olacaktır.”

BÜYÜKERŞEN’E ELEŞTİRİYİ GÖĞÜSLEDİ

Yine bakın, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Eskişehir’e geldiğinde Büyükerşen’e dönük ifadeleri bazı kesimler tarafından ağır eleştiriye maruz kalmıştı. Bu noktada Dalgıç, söz konusu eleştirilere de göğüs gerdi ve ES TV ekranlarında şunları söyledi: “Eskişehir Hoca’ya teslim’ lafı bence çok sert anlaşıldı, çok sert yorumlandı. O sizin dediğiniz anlamda ben o laftan Hoca’ya, ‘eti kemiği senin, Eskişehir her şeyiyle tepeden tırnağa sana teslim’ gibi bir anlam çıkaramam. Bu bizim partimizin yapısına da aykırı. Bundan Hoca’da memnun olmaz ve böyle bir yetkiyi, böyle bir şeyi istemez de. Yılmaz Büyükerşen’in, ‘her şeyi ben belirleyeyim, tek adam olayım’ gibi bir kaygısının olduğu düşüncesinde değilim, çünkü o bunları zaten aşmış bir kişi.”

*

Yukarıda okuduklarınız, Atilay Dalgıç’ın istikrarlı ve başarılı bir yöneticilik süreci geçirmesi noktasında sadece birkaç örnekti; zira bu örnekler, fazlalaştırılabilir.

*

Bu noktada en başa dönüyorum. Ahmet Ataç’ın ifadelerine… Özetle nasıl bir yönetici profili çizmişti Ataç? Şöyle: Tarafsız; yani herkese aynı yakınlıkta ve aynı uzaklıkta, liyakatli, kavgadan uzak, uyumlu ve uzlaşan, örgüte önem veren, rakip olarak CHP’nin bazı taraflarını değil AK Parti’yi gören bir yönetici profili çizmişti, Başkan Ataç.

*

Seçildiği günden bugüne dek yaptığı çalışmalar ve yönetim anlayışı göz önünde bulundurulduğunda Dalgıç, seçildiği göreve ‘cuk’ oturmuş. Her başkan ve yönetimle olduğu gibi yeni atanan il başkanı ve yönetimiyle de uyumlu çalışacağını şimdiden ifade etmek yanlış olmaz. Bu noktada Ataç, Tepebaşı İlçe Kongresi öncesi Atilay Dalgıç ismi üzerinde uzlaşarak, bir anlamda geleceği görmüş. Öngörü işi, bir anlamda deneyim, tecrübe ve politik zeka işidir. Ataç’ı tebrik ediyorum…