Kazım Kurt iddialı konuştu! En az...

ABONE OL:google news abone ol butonu
Videoyu Aç Kazım Kurt iddialı konuştu! En az...
A
a

ES TV ekranlarında yayınlanan Açıkça programında konuşan Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt, “Eskişehir’de Kemal Kılıçdaroğlu yüzde 65’ten aşağı oy almaz. Bunu görürüz iki ay sonra. Yüzde 65 bizim için başarıdır ve iyi bir sonuçtur” dedi.

Sütiş Eskişehir
Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt, ES TV ekranlarında yayınlanan Açıkça programında Ali Baş, Meltem Karakaş ve Arif Anbar’ın sorularını yanıtladı. İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in tekrar masaya dönmesini vatanseverlik olarak nitelendiren Başkan Kurt, “Bu olay kamuoyunun önünde gelişti. Bizim de ayrıntıları bilme şansımız yok maalesef. Zaten Altılı Masa’nın şimdiye kadarki çalışma ilkeleri genel başkanların söz söylediği bir noktada alttaki kadroların olaya karışmaması gibi bir ilke kararı vardı. Biz o nedenle dikkat ederseniz Meral Hanım’ın ayrılmasından sonra hiçbir CHP’li yorum yapmadı, CHP kadroları olumlu ya da olumsuz bir yorum yapmadı. Sadece genel başkanımızın arkasındayız şeklinde bir açıklamayla geçiştirildi. Eğer bu konuda titizlikle dikkat edilmeseydi bu işin düzelme söz konusu olmazdı. Daha disiplinli ve daha tutarlı, kararlı bir biçimde genel başkanın taşlar yerine otur, sabredin, acele etmeyin talimatından sonra herkes beklemeye başladı. Ama bunun arkasında kulisler çalışmaya da başladı. İki parti arasında hatta altı parti arasında gel gitler, oturup belli konularda konuşmalar söz konusu oldu. Sonuçta tatlıya bağlandı. Olmasaydı iyi olurdu ama olunca da buradan dönmesi bile önemlidir. Meral Hanım’ın itiraz etmesi, kavga etmesi kadar bunlardan vazgeçip tekrar masaya oturması bence büyük bir vatanseverliktir, büyük bir fedakarlıktır. O nedenle biz aynı ilkeler çerçevesinde liderler hakkında aleyhte konuşmayı istemiyoruz, yapmıyoruz da. Buradan şu çıktı ama. Türk halkı demokratik kamuoyu baskısı yaratmak suretiyle hem liderleri etkiledi hem parti kadrolarını etkiledi. Ve yanlıştan dönüldü. Ben demokrasinin böyle bir güzellik olduğunu düşünüyorum. Keşke her alanda kamuoyu oluşturulabilse ve politikacılar yanlışlarından dönebilse. Bu güzel bir ders oldu” diye konuştu.

BASKILAR ETKİLEDİ

Toplumsal baskının Akşener’i etkilediğini söyleyen Başkan Kurt, “Kamuoyu kilitlenmiş. Artık kamuoyu mevcut iktidara karşı geliştirilen 2 yıldır hatta işin başını dikkate alırsak 2018’den bu yana süren bir ittifak çalışmasının sona erdirilmesini istemedi kamuoyu. Bir şartlanmışlık oluşmuştu. Tek adama karşı tek adayla seçime gidelim ve bunu mutlaka kazanalım mantığıyla hareket ettiği için kamuoyu baskısı oluştu. Partiden istifa ya da diğer bizim dışımızdakilerin yapmış olduğu sosyal medyadaki baskılar bence çok ciddi etki yaptı” şeklinde konuştu.

BÜYÜK FEDAKARLIK

Akşener’in şartlarının da kabul edildiğini belirten Başkan Kurt, “Altılı Masa çalışmalarını ve birlikteliğini sürdürüyor. Bu konuda da hiç kimsenin artık tereddüttü kalmadı. Zaten gerekli açıklamalar da yapıldı. Üstelik Meral Hanım da geri adım atmış pozisyonda değil. Onun getirdiği şartları da kabul ettik. Dolayısıyla burada ufak tefek sıyrıklarla iş geçiştirildi diye düşünüyorum. Ben yüz ifadesine takılmıyorum. Gayet doğaldır. Siz üç gün önce ak dediğiniz bir şeye şimdi kara diyorsunuz. Bunu demek bile bakın bence önemlidir. Büyük bir iştir. Herkes yapamaz. Siz benimle kavga etseniz, üç gün sonra ben unuttum hadi gel öpüşelim demek de zorlanırsınız. Kaldı ki Meral Hanım gibi büyük bir partinin genel başkanı bu siyaseten söylediklerinden vazgeçerek tekrar aynı yere gelmesi bence büyük bir fedakarlıktır” ifadelerini kullandı.

Kazım Kurt iddialı konuştu! En az... 9.03.2023
TARTIŞMALARA TAKILMANIN ANLAMI YOK

 “Artık geçmişte kalan tartışmalara takılmanın anlamı yok” diyen Başkan Kurt, “İki belediye başkanının cumhurbaşkanı yardımcısı olarak kadroya katılmasını sağlamıştır. Bu da bence bir artıdır kendisi açısından. Farklı bir tablo çıksaydı tartışılırdı ama şimdi ittifakımızın içindeki herhangi bir partinin tabanında erimesi bizi de sıkıntıya sokar, rahatsız eder. Erimesin. Demokrasinin güzelliğini bence öne çıkaralım. Genel başkan diyor arık her şey değişecek. Türkiye’yi değiştireceğiz. Artık geçmişte kalan tartışmalara takılmanın anlamı yok” dedi. Belediye başkanlarının cumhurbaşkanı yardımcısı olacağını söyleyen Başkan Kurt, “Meral Hanım’ın cephesinden baktığımızı varsayarsak kazanmayacağını düşünüyorken, gerekçesi neydi; iki tane büyükşehir belediye başkanının takviyesi şarttı ya da onların adaylığı öne çıkıyor diyordu. Şimdi onlar da var. Onların artık seçim çalışmalarında çok daha rahat etmesine olanak sağlandı. Cumhurbaşkanı yardımcısı adayı olarak sahneye çıkacaklar. Dolayısıyla da onların gücü seçimi daha da kolaylaştıracak. Burada abartılacak bir şey olduğunu düşünmüyoruz” diye konuştu.

SEÇİLDİKTEN SONRA CHP’DEN İSTİFA EDECEK

Kılıçdaroğlu’nun seçildikten sonra CHP’den istifa edeceğini hatırlatan Başkan Kurt, “Şu anda parti bir seçime gidiyor. Partinin seçime gittiği bir ortamda milletvekili adaylarının tespiti söz konusu. Milletvekillerinin dağılımının dengelenmesi söz konusu. Diğer partilerde olan ilişkiler söz konusu. Bunların vekil bir genel başkana ya da bu arada bir kongre yapmak suretiyle parti içinde farklı bir tartışmaya meydan vermemek adına seçimden sonra yapacak bu istifa işini. Nitekim bugün ki grup konuşmasında artık grup toplantılarına katılmayacağını, son grup toplantısı olduğunu vurguladı. Bu bence önemli bir adımdır. Geçmişte vermiş olduğu sözlerden asla çelişki değildir. Gene tarafsız bir cumhurbaşkanı olacaktır ama cumhurbaşkanı seçilinceye kadar partilidir. 12 maddelik bildirinin içinde de var. Demokratik parlamenter sisteme geçildikten sonra parti genel başkanlığını bırakacağına dair bir madde var. Güçlendirilmiş parlamenter sisteminin geçiş sürecinin tamamlanmasıyla birlikte mevcut cumhurbaşkanının var ise siyasi parti üyeliği sona erecektir diyor 10. Maddede. Yani geçmişte verilen sözlerden çok değişik bir ortam söz konusu yok” şeklinde konuştu.

PARTİNİN BAŞINDA OLMALI

Şu an için Kılıçdaroğlu’nun partinin başında olmasının önemli olduğunu kaydeden Başkan Kurt, “Geçiş süreci tabi biliyorsunuz bizim Anayasa hazırlığımız var. Parlamenter sistemle ilgili çalışmalarımız var. Bunların yapılabilmesi için öncelikle Anayasa’nın değişmesi lazım. Anayasa’nın değişebilmesi için de ya 360 çoğunluğu bulmak lazım ya 400. Eğer 400 çoğunluk bulunursa çok kolay, kısa sürede bu iş çözülür. Ama 360 bulunursa referandum süreciyle bir zaman gerektirecek. O nedenle belki 360 bulunamayacak, 350’de kalınacak. Belli ittifakları genişletmek söz konusu olacak. Bu nedenle bu zamanı partinin başında geçirmesinde yarar var” ifadelerini kullandı.

O ZAMAN OLUYORDU DA
ŞİMDİ NİYE OLMUYOR?

Belediye başkanlarının cumhurbaşkanı yardımcısı olarak atanmasına ilişkin eleştiriler hakkında da konuşan Başkan Kurt, “Cumhurbaşkanının cumhurbaşkanı yardımcısı atayabilmesi için önce seçilmesi lazım. Yani seçimden önce sanki bu işler oluyormuş gibi bir algı yaratmaya çalıştı AKP’liler. Bu böyle değil elbette. Doğalı cumhurbaşkanı seçilecek. Zaten protokolün 12. maddesinde de cumhurbaşkanınca uygun görülecek bir zamanda diyor. Bu şu anlama gelir: Cumhurbaşkanı seçilir. Cumhurbaşkanı seçildikten sonra diğer liderler cumhurbaşkanı yardımcısı olarak atanır. Ondan sonra bakılır, İstanbul Büyükşehir Belediyesi, Anakara Büyükşehir Belediyesi boşaltıldığı zaman ne olur? Bu pozisyona göre onların cumhurbaşkanı yardımcısı olarak atanması söz konusu olur. Bu da bence muhtemelen belediye seçimlerinden sonraya kalır. Belediye seçimleri gerçekleşir. İstanbul’a ve Ankara’ya başka belediye başkanları seçilir. O zaman Sayın İmamoğlu ile Mansur Yavaş da cumhurbaşkanı yardımcısı olur. Burada hukuk ya da biz şu nu zorlamıyoruz: İkisi aynı anda yapılsın demiyoruz. Onu AKP’liler 2019 seçimlerinden önce Binali Yıldırım için söylemişlerdi. Hem İstanbul belediye başkanı hem cumhurbaşkanı yardımcısı olacak diye. O zaman oluyordu da şimdi niye olmuyor diye sormak lazım” dedi.

BELİRLİ VE TANIMLANMIŞ GÖREVLER VERİLECEK

Belediye başkanlarına belirli tanımlanmış görevlerin verileceğini söyleyen Başkan Kurt, “Sistem değişinceye kadar cumhurbaşkanı tek adam. Diyecek ki Ekrem İmamoğlu’nu şu işlerle ilgili cumhurbaşkanı yardımcısı olarak atıyorum. Onun uzmanlık alan neyse ona göre bir tanım koyacak. Diyecek ki şu işleri organize etmek üzere görevlendirdim diyebilir. Sistemi eleştirmemiz zorunlu. Bu sistem değişinceye kadar uygulamak zorundayız. Anayasa’ya sadakat üzerine yemin ediyorlar. Anayasa’yı değiştirmek ayrı bir şey ama Anayasa değişinceye kadar onu uygulamak zorunluluktur. Bu nedenle Anayasa değişinceye kadar cumhurbaşkanı tam yetkili. İstediğini kararname ile yapar, istediğini kanunla yapar, istediğini kararla yapar. Öyle bir yetki verilmiş ki hayal etmek mümkün değil. Dolayısıyla da bu iki başkana tanımlayacak şu görevleri verdim. Zaman meselesini de bu nedenle koyuyorlar. Hemen seçimden sonra derseniz Ankara ve İstanbul belediyelerini bırakmış olacaksınız” diye konuştu.

ÇOĞU LİDER YAPAMAZDI

“Esas olan ittifakın kurtulmuş olmasıdır” diyen Başkan Kurt, “Bizim için kafanın içindeki şu anda önemli değil. Görüntü. Yani bu ittifakın kurtarılmış olmasıdır esas olan. Burada da Meral Hanım’ın onuru kırıldıysa onun düzeltilmesi de gerekir. Onun söylediklerinin de bu işe dahil edilmesinde yarar vardır. Meral Hanım’ı dışlayalım vs. böyle bir şey söz konusu olamaz. Tersine şunu diyorum ben: Çok insanın, çok liderin yapamayacağı bir iştir geri dönmek” şeklinde konuştu. Bundan sonraki süreçte seçmen üzerinde güven sorununun olmayacağını söyleyen Başkan Kurt, “Masanın yeniden toparlanmasıyla o etkiler azaldı ya da bitti bence. Güven sorunu olacağını zannetmiyorum. Şu olmuş olabilir: Bu krizi aşabiliyorsa bu altılı, ilerde çok büyük krizleri de aşabilir. İş becerilebilir. İş beceren, işi çözebilen önemli olan vatansa gerisi teferruattır diyebilen insanlardan oluşmuştur diye düşünüyorum. Vatandaşımızın da öyle düşündüğünü zannediyorum” ifadelerini kullandı.

6 PARTİ DE ÖNEMLİ İŞLER YAPIYOR

“2019 seçimleri sadece İYİ Parti CHP’nin başarısı değil. Yine bu stratejik bir çalışmanın başarısı” diyen Başkan Kurt, “Şöyle diyelim: Mesela İstanbul’da Saadet Partisi aday çıkarmasaydı ilk turda biz seçimi kaybedebilirdik. Yani bilinerek aday çıkarıldı ve Saadet Partisi 100 bin civarında oy aldı. 100 bin civarında oyun büyük çoğunluğu AKP’ye gidebilirdi. Onu engellemek de bir siyasi stratejidir, bir başarıdır. O nedense Saadet Partililer bunu bilerek yaptı. Ve seçimin kazanılmasında etkili oldu. Ankara’da ya da başka yerlerde de aynı benzer şeyler yapıldı. Onun için sadece ikimizin başarısı demek mümkün değil. Bir ittifakın başarısıydı ve nitekim ona göre de bir tablo çıktı. Şimdi de mesela yine Sayın Davutoğlu ve Sayın Babacan’ın bizim arkadaşlarımız tarafından bile zaman zaman eleştirildiği söz konusu oluyor. Ben onlara diyorum ki, bakın bu ittifak önemli bir ittifak. Eğer Davutoğlu bakan olmak isteseydi orada zaten başbakandı. Erdoğan’a itiraz etmezdi, teslim olurdu. Recep Tayyip Erdoğan’a itiraz ettiği için dışlandı, siz yanlış yapıyorsunuz dediği için bu pozisyona düştü. Aynı şey Ali Babacan için de söz konusu. Partinin kurulduğu günden bu yana bakan. Ama itiraz etmeseydi bakanlığa devam ederdi. Ama Tayyip Erdoğan’ın uygulamalarında yanlışlar gördüğü için itiraz edebildiler, elindekileri ittiler ve muhalefete düştü. Parti kurdu. Ondan sonra da siyasi bir tercih yaptı ve bu ittifakla birleşti. O nedenle ben ittifaktaki altı partinin de önemli işler yaptığını düşünüyorum” dedi.

ÇALIŞMALAR YAPILIYOR

Diğer partilerin CHP listesinden milletvekili adayı olmasına ilişkin konuşan Başkan Kurt, “Bizim partimizin Ankara’daki yöneticilerinden bu konuda bir çalışma var. İttifaklarla ilgili belli oylarla ilgili simülasyonlar yapıyorlar. Ne yaparsak daha çok milletvekili çıkarırız. Esas olan budur. Hem AKP’nin bir eksik milletvekili çıkarması hem de ittifakın bir fazla milletvekili çıkarması hesap bu doğrultudadır. İlk zamanlarda her parti kendi amblemi altında seçime girecek gibi bir izlenim vardı. Ama bizim partinin önerisiyle özellikle ittifakların birlikte seçime katılma konusunda bir tez ortaya atıldı. Ancak seçime katılabilmek için ya da parti seçime katıldı denebilmesi için, en az 41 ilde kendi adıyla seçime girmesi gerekiyor. Dolayısıyla örneğin, Deva Partisi, kendi adına seçime katılırsa en az 41 ilde katılması gerekir. Ki baraj işi ya da siyasi partilere yapılan hazine yardımı konusunda yüzde 3 oy alması gerekir. Bu sistemi deneyecekler. Mutlaka onlar da isteyecektir. Çünkü sadece milletvekili çıkarmak yetmiyor. Artık en yüzde 3 oy alması gerekir. Yüzde 3 oy alabilmesi için de en az 41 ilde seçime girip kendi şansını denemesi gerekir. Şimdi gelişen bu olaydan sonra aynı çizgi devam ediyor mu, etmiyor mu onu zaman gösterecek. Ama ondan önce benim iyi dostum olan partili arkadaşlarımızın bu konularda çalışmalar yaptığını biliyorum” diye konuştu.

BİRLEŞTİĞİ ZAMAN İŞE YARIYOR

“Yüzde 1’ler, yüzde 2’ler işe yarıyor” diyen Başkan Kurt, “Örneğin Eskişehir’deki oy oranlarına göre Eskişehir’de biz ayrı ayrı seçime girersek ne olacak, tek parti altında seçime girersek ne olacak gibi değerlendirmeler yapılıyordu. Bu Türkiye’nin bütün illerinde böyle. Çünkü o küçük yüzde 1’ler, yüzde 2’ler işe yarıyor. Aksi taktirde yüzde 2 oy alan partinin oyu işe yaramıyor. Ama birleştiği zaman işe yarıyor ve bir eksik bir fazla çıkmasına sebep oluyor. Bu tür bir çalışma var. Ama siyasi partilerin bu basındaki ya da sosyal medyadaki gibi 20 isterim gibi bir dayatmasını duymadım. Öyle bir şey yok. Çünkü herkes iyi niyetle bu ittifakın başarısı için mücadele ediyor. Bir dayatma ile karşılaştıklarını söylemedi bana arkadaşlarım” şeklinde konuştu.

CHP’LİLER FEDAKARLIK YAPMAYA HAZIR

CHP’lilerin fedakârlık yapmaya hazır olduğunu söyleyen Başkan Kurt, “CHP örgütüyle, üyeleriyle ve seçmeniyle bu seçimin Kemal Kılıçdaroğlu tarafından alınmasına kilitlenmiş durumdadır. Onun için ne fedakârlık yapmak gerekiyorsa yapmaya hazırız ve bunu da parti örgütü gösteriyor. Nitekim geçen ki kalabalıklar, enerji de bunu gösterdi. Hiç kimse kendi adına bireysel bir beklenti içinde değil. Genel başkanların fedakarlığı yaptığı bir yerde milletvekillerinin, il, ilçe başkanlarının ya da parti adaylarının fedakârlık yapmaması söz konusu olmaz” ifadelerini kullandı.

BU İŞ BİTMİŞTİR

AK Partili bir meclis üyesinin CHP’yi siyasi rüşvet vermekle itham eden sözlerine tepki gösteren Başkan Kurt, “Seçimin sonucunu hisseden tavırlarla hareket ettiğini düşünüyorum. Artık ağzıyla kuş tutsa bir işe yaramaz. Bu iş bitmiştir. CHP gayet demokratik bir biçimde de davranmaktadır. Bizim militan, sadece CHP diye bakan bir şartımız yok. Demokratça her şeyi değiştiren her şeyi değiştirmek isteyen bir mantıkla bakıyoruz. Taktir bizimdir tabi. Esas olan şudur: Biz kavga etmeden bölüşmesini bileceğiz. Hem üreteceğiz hem bölüşeceğiz. Şu anda ben zaman zaman konuşmalarında söylüyorum AKP koalisyonu diye. Şu anda AKP 50 bin oyun hesabını yapıyor. 50 bin oyu olana milletvekilliği veriyor, 50 bin oyu olana bakanlık veriyor. Dolayısıyla bu böyle değil. Onlar yapınca iyi, biz yapınca kötü olmaz. Şu anda AKP’nin MYK’sında en az 5 tane parti var. Onlar verince bu gayet güzel bir şey oluyor da biz verince niçin kötü olsun. Sayın Ahmet Davutoğlu AKP Genel başkanıydı. Yani orada genel başkanlık yaptığı zaman Davutoğlu imparator ama CHP ile iş birliği yaptığı zaman kötü. Öyle bir şey yok. Sayın Babacan yine aynı şekilde. Dolayısıyla biz memnunuz ittifakımızdan. Veririz milletvekillerimizi de dağıtırız sıkıntı olmaz. Eskişehir’de bir fazla çıkaralım AKP bir eksik çıkarsın. Esas olan budur” dedi.

KUCAKLAYICI OLMALIYIZ

Kılıçdaroğlu’nun tüm siyasi partileri ziyaret etmesi gerektiğini söyleyen Başkan Kurt, “Ben yıllardır demokrasinin kucaklayıcı bir mekanizma olması gerektiğini hep vurguladım. Şimdi Türkiye’nin cumhurbaşkanı olacak bir kişinin yüzde 50’yi hakaret ederek, küfür ederek bir tarafa iteklemesinin mümkün olmadığını düşünüyorum. Yani biz HDP’yi de kucaklamalıyız, Muharrem İnce’nin patisini ve seçmenini de kucaklamalıyız, sosyalistleri de kucaklamalıyız, AKP içinde olup da mevcut durumda tereddüt eden, acaba bizim reis de şurada yanlış yapıyor mu diyen seçmeni de kucaklamalıyız. Çünkü Türkiye ancak böyle yönetilir. Be şu konuda iddiayla söylüyorum: Yüzde 60’ın üstünde bir Tayyip Erdoğan muhalefeti var. Bunu yakalayabilmeliyiz. Hepsini kucaklayabilmeliyiz ve bunun üzerine ekleyebilmeliyiz. Bugün eski bir AKP’li ile görüştüm. Asla oy vermeyeceğini söyledi. Şimdi biz ona sen eskiden AKP’liydin, kötüydün, ortaktın filan diyemeyiz. Çünkü biz gerçekten demokrasi açısından kucaklayıcı olmalıyız. Bize bu seçimde destek verecek herkesle bağlantı kurabilmeliyiz, ilişki kurabilmeliyiz. Bunun da yolu daha alçakgönüllü, daha kararlı ve tutarlı olmaktan geçer. Zaten Sayın Kılıçdaroğlu diyor ki, değişeceğiz. Artık klasik küfür eden, kavga eden anlayışlı bırakacağız. Türkiye’nin buna ihtiyacı var. Her zamankinden daha çok ihtiyacı var. Öyle bir noktadayız ki Altılı Masa tekrar barıştı diye borsa hareketleniyor. Dolayısıyla bunun çok önemli olduğunu düşünüyorum. Kimseyle kavga etmeden, herkesi kucaklayarak, hareket edeceğiz. Artık CHP’de hiç kimse öyle klasik bir siyaset beklemesin. Bu değişecek. Her şey değişecek ve AKP’nin içindeki insanlara da kucağımızı açacağız, MHP’nin içindeki insanlara da kucağımızı açacağız, HDP’nin içindeki insanlara da kucağımızı açacağız. Türkiye’de kimse kimseyi ötekileştirmeyecek” diye konuştu.

SIKINTI OLMAMASI GEREKİR

“Kılıçdaroğlu’nun HDP’yi ziyaret etmesi durumunda İYİ Parti’de sıkıntı olabilir mi?” sorusunu yanıtlayan Başkan Kurt, “Olmaması gerekir. Ben kişisel görüş olarak genel başkanımızın bütün partileri ziyaret etmesi gerektiğini düşünüyorum. Türkiye İşçi Partisi’ne gidince bir şey olmuyor, Sol Parti’ye gidince bir şey olmuyor da HDP’ye gidince niye bir şey oluyor? Kaldı ki, onlar da biz destek vermeye hazırız diyor, kapımız açık diyor. HDP sözcülerini dinlediğiniz zaman görüyoruz ki onlar da Türkiye ile ilgili ortak kaygılar taşıyorlar. Türkiye’nin demokrasisi kalmadığı zaman kendilerine yaşam hakkının kalmayacağını onlar da görüyor. O nedenle ben bir sıkıntı olacağını düşünmüyorum” dedi.

KOORDİNASYON MERKEZİ OLMALI

Özellikle cumhurbaşkanlığı seçiminde bir koordinasyon merkezi olması gerektiğini söyleyen Başkan Kurt, “Genel merkez elbette bir program hazırlayacak ama biliyorsunuz ama altı partinin ittifakıyla bir genel koordinasyon yapılacak. Ben yakın zamanda bir cumhurbaşkanı adayının tanıtımıyla ilgili bir toplanı yapılacağını biliyorum. Orada da yine temel ilkeler ve hazırlanmış olan raporlara göre bir perspektif açılacak, çerçeve çizilecek. İller elbette yine altı parti bir koordinasyon içerisinde olmalı. Bugün ben İYİ Partili bazı yönetici arkadaşlarla da görüştüm. Onlar da bu konuda hazır. Biz zaten seçim bürolarımızı tutmuştuk. Nitekim Atatürk Bulvarı’nda bir tane açacağız. Başlıyoruz. Hazırlıklıyız. İddialıyız. Şunu da yaşadık: biliyorsunuz bir Ekmeleddin seçiminde koordinasyon sağlayamamıştık. Ne MHP ne CHP doğru bir çalışma ortamı kuramadı. Kuramadığı için de hüsrana uğramıştık. Oradan da almış olduğumuz dersle bir farklı çalışma yöntemi bulacağız. İl başkanlarımız bunu değerlendirirler. Ben bir koordinasyon merkezi kurulmasında yarar olduğunu düşünüyorum. O doğrultuda bize hangi görevler düşerse biz çalışma hazırız. Altı partinin bir kere cumhurbaşkanlığı seçimiyle ilgili bir koordinasyonu olması lazım. Milletvekili seçimi için de her parti kendi bünyesinde çalışması lazım. Çünkü milletvekilliği daha fazla çıkarmak için uğraşacağız CHP de İYİ Parti de diğer partiler de” diye konuştu.

YÜZDE 65 OY ALACAK

Kılıçdaroğlu’nun Eskişehir’de yüzde 65 oy alacağını söyleyen Başkan Kurt, “Biz şimdiye kadar girdiğimiz seçimlerde hiç önce başlamadık. Hep arkada başladık. Hatta 10 puan, 20 puan geride başladık. O nedenle bu bizi memnun eden bir ankettir. Ancak bizi gevşetmez. Biz işin ciddiyetindeyiz. Ben bu oranın 60’a 40 oranına yakın bir oran olduğu için doğru olabileceği düşünüyorum. Çünkü biz bunu görüyoruz. 60’ın üzerinde bir oy almak ihtimali var. Biz Eskişehir ile ilgili ben şu iddiada bulunurum: Eskişehir’de Kemal Kılıçdaroğlu yüzde 65’ten aşağı oy almaz. Bunu görürüz iki ay sonra. Yüzde 65 bizim için başarıdır ve iyi bir sonuçtur” şeklinde konuştu.

MİLLET İTTİFAKI 5 MİLLETVEKİLİ ÇIKARABİLİR

Eskişehir’de Millet İttifakı’nın beş milletvekili çıkaracağını vurgulayan Başkan Kurt, “Demokrat ve kucaklayıcı ve sakin dili olan adayları bulmalıyız. Yani topluma güven veren, toplumun evet bu, bu işi yapar diyebileceği insanları bulup aday yapmamız gerekir. Şimdi artık her şey değişeceğine göre yeni dönemde demokratik parlamenter sisteme geçiş için bir mücadele edileceğine göre burada gerçekten demokrat insanların daha sakin bir biçimde birbirini kucaklamasını sağlamak gerekir. Eskişehir özeline gelince, elbette Eskişehir’in köyünde de ilçesinde de şehir merkezinde de etki edebilecek, oy getirebilecek, artı özellikleri olan adayları bulmamız gerekir. Ben şunu demiyorum: Ali ya da Veli isimlendirmek gibi derdim yok. Ama şu noktada da ben bütün arkadaşlarımın benim gibi düşüneceğini zannediyorum. Evet, benden daha iyisi geldi. Teşekkür ederiz, biz onu destekliyoruz diyebilecek liste çıkarmamız gerekir. Onu da sağlayabiliriz çünkü Eskişehir örgütü de yıprandı, Eskişehir örgütü de örselendi. Ama iktidar olmamız şart. Dolayısıyla fedakârlık zamanı diyorum. Bireysel hedefleri bir tarafa bırakmak suretiyle kim iki oy fazla getirir, kim binlerce oy getirir bunu bulmalıyız. Beşe bir çıkar milletvekili sayısı Eskişehir’de. Yüzde 65 çıkarsa beşe bir olur” ifadelerini kullandı.

ADAY ADAYI SIKINTISI OLMAYACAK

CHP’de aday adayı sıkıntısının olmayacağını söyleyen Başkan Kurt, “Bu işin zamanlaması önemli. Henüz seçim kararı alınmış değil, seçim takvimi başlamış değil. Seçim takvimine göre il başkanı, ilçe başkanı, yöneticiler, meclis üyeleri, kamu görevlilerinin istifası için bir süre verilmiş değil. Bu nedenle ben telaşlanmanın gereği olmadığını düşünüyorum. İktidara giden bir partide aday adayı sayısı çok olacaktır. Milletvekili listesinde bizim şu anda altıya düştüğü için altı kişilik bir liste verilecek ama onun iki üç katı çoğunlukta bir aday adayının olacağını tahmin ediyorum ben. Zaman var. Şu anda saydığınız isimlerden başka düşünen arkadaşlar da var. Şimdi politika şudur: Ya uzun yıllardır yapıp gelirsiniz. Dolaysıyla kendinizi tanıtmak için bir zaman ihtiyacınız olmaz. Şimdi öyle arkadaşlarımız çıkar ki aday olarak, tamam bu bizim bildiğimiz arkadaşımız, bu işi becerir diyebiliriz. O nedenle particilik yapan, partiyle ilgilenen geçmiş dönemlerde yöneticilik yapan arkadaşlarımızın birçoğu aday olacaktır. Ben bunu biliyorum. Onun için şu anda aday az demenin bir anlamı yoktur. Sayı konusunda CHP’nin bir sıkıntı yaşayacağını düşünmüyorum” dedi.

ÇOK ÇALIŞKANLAR

CHP’nin şu anki milletvekili grubunun çok çalıştığını söyleyen Başkan Kurt, “Ben bu dönemki kadar alanda çalışan ben bir milletvekili grubu görmedim. Geçmiş dönemlerde sanki politika Ankara’da yapılıyordu. Ama bu dönemki milletvekili arkadaşlarımız her yere gittiler. Özellikle milletvekili çıkaramadığımız illere daha çok gittiler. Kendi illerini ihmal edercesine oralara gittiler. Ben onun için CHP’nin bütün Türkiye alanında var olduğunu görüyorum. CHP’nin bu çalışmasının meyvesini alacağını düşünüyorum. Bu sefer elimiz rahat. Biz iktidara hazırız. İktidarda karşılaşacağımız sorunları da bilerek geliyoruz” diye konuştu. Jale Nur Süllü ve Utku Çakırözer’in çalışkan olduğunu söyleyen Başkan Kurt, “Milletvekillerimiz çalıştı. Çalışkandı. Onlar da hem Türkiye genelinde kendilerine verilen görevlere gittiler hem de Eskişehir’de boş durmadılar. Eskişehir’de de belki bütün ilçeleri birer ikişer kez turladılar. Köylere gittiler. Şehir merkezindeki bütün etkinlerde de var olmaya çalıştılar yetebildiği ölçüde. Olabildiğince başarılıydılar. Ve nitekim bu da zaten Eskişehir kamuoyuna yansıdı. Ben basında ve sosyal medyadaki çıkan haberlere baktığım zamanda bizim milletvekillerimizin diğer milletvekillerinden daha önde olduğunu görüyorum, hissediyorum. İnşallah böyle devam eder” şeklinde konuştu.

ORGANİZE MEKANİZMASI KURULAMADI

Deprem bölgesindeki gözlemlerini ve öncesinde yardım gönderirken yaşadıklarını anlatan Başkan Kurt, “Bizim gördüğümüz şu deprem bölgesinde: orada bunu böyle söyleyince alınıyorlar, kızıyorlar ama gerçekten çok büyük ihmaller var. Gerçekten devletin görevini yapamadığını insanlar hissediyor. İlk 24 saat önemli deniyor. Ondan sonraki her 24 saatte canlı kurtarma ihtimaliniz azalıyor. Ama biz cumhurbaşkanının söylemine dayanarak söylüyorum bunu, 3 gün gelemedik. Şaşkınlık yaşadık. Odunpazarı Belediyesi gibi büyük sayılmayan belediyelerden birisi bile oraya 60’ya yakın personel gönderdik. 8-10 tane iş makinesi ve kamyon ve malzeme gönderdik. 23 tır gıda ve giyecek Eskişehirlilerin katkısıyla gönderdik. Ama orada bunu organize edecek bir mekanizma kurulamadı. Biz buradan yetkililerden talimat bekledik. Nereye götürelim tırları? Bize bilgi gelmedi. Ve ben inisiyatif alarak akşam üstü dedim gönderin. Oradaki milletvekillerimizi aradık, belediye başkanlarımızı aradık. Onlara teslim ettik. Onların aracılığıyla da doğru yere ulaştığını zannediyorum. Çünkü bize her ulaştıran fotoğrafını, videosunu attı. Orada bize zorluk çıkarmadılar. Bazılarına demişler ki hayır getiremezsiniz, bize vereceksiniz filan. Bize o denmedi” ifadelerini kullandı.

ENGELLEMELERLE KARŞI KARŞIYAYIZ

CHP’nin deprem bölgesinde iş ürettiğini söyleyen Başkan Kurt, “CHP’li belediyeler orada sorun çözdüğünü, iş yaptığını gösterebildi. Hatay’da İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin 2 bin 300 personeli var şu an. Büyük bir koordinasyon merkezi kurmuşlar. 2 bin 300 personel ne demek? Odunpazarı belediyesinin çalışan sayısı bin 900. İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin 1000’den fazla iş makinesi aracı var. Bunu görüyor vatandaş. Bunu gördüğü için bizim bir şey söylememize gerek yok. Hatay için Diyarbakır için, Gaziantep, Maraş için CHP’lilerin biz gelirsek şöyle yapacağız demesi söz konusu olmaz. Çünkü Maraş’ta Ankara Büyükşehir Belediyesi merkezini kurmuş, koordinasyonunu sağlamış. Buralarda varız, iş üretiyoruz. Her türlü engellemeye rağmen. Bir de burada iktidarın engellemeleri ile karşı karşıyayız” dedi.

İLK İŞ DEPREM BÖLGESİNİ AYAĞA KALDIRMAK

“Önümüzdeki dönemin iktidarının önünde bulacağı ilk iş deprem bölgesini ayağa kaldırmak” diyen Başkan Kurt, “Dolayısıyla seçim çalışmalarının büyük çoğunluğu deprem bölgesine yönelik olacak. Biz öyle politikalar ortaya koyacağız ki, İstanbul’daki insan da Ankara’daki, Trabzon’daki insan da inanacak bize. Evet bu politikalarla bu yapılır diyecek. O bölgede 15 milyon kişiyi etkileyen ama dolaylı yolla da Türkiye’deki 85 milyonu sarsan bir olaya ait bulacağını çözüm aynı 85 milyonu etkiler. Bakın hala orada barınma sorunu var. Çadır bulamıyor insanlar. Bu konularda hem eleştirilerimizi söyleriz hem de yapacaklarımızı anlatırız. Bakın insanlar akın akın Türkiye’nin her yerine dağılıyor. Bunları nasıl geri getireceğiz? Yerine nasıl koyacağız?” diye konuştu.
 
Ercan Kardeşler Kuyumculuk
1000
icon
güllük 9 Mart 2023 17:33

ey kazım benim adım ahmet yılmaz var mısın benimle iddia ya erdoğan %55 ile kaznacak ismimi sakın unutma

0 0 Cevap Yaz
Bu Eskişehir haberi ilginizi çekebilir! İlginç Eskişehir haberi