İşte Eskişehir'in gerçek enflasyonu...

Eskişehirliler arasında da tartışma yaratan enflasyon rakamları geçim zoluğunun gün geçtikçe arttığını gözler önüne seriyor. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), yıllık enflasyonu yüzde 55,18, aylık enflasyonu ise yüzde 3,15 olarak açıklamasının ardından, Enflasyon Araştırma Grubuna (ENAG) göre yıllık 126,91, aylık olarak ise yüzde 7,21 olması, vatandaşlar arasında ayrı bir tartışma yarattı. “Enflasyonu yüzde kaç hissediyorsunuz?” sorusunu yanıtlayan Eskişehirliler, gerçek enflasyonun en az yüzde 300 olduğunu söyledi. Geçim zorluğundan yakınan yurttaşlar, “Ekonomik sıkıntılar üç kat arttı. Artık peynir tüketimini bile azaltmak zorunda kaldık” dedi.

İNSANLARIN CEBİNDEKİ PARA ERİDİ

Enflasyonu yüzde 300 hissettiğini dile getiren 62 yaşındaki Mesut Gökcan, “Son bir yılda her şeye zam geldi. İnsanların cebindeki para eridi. Gerçek enflasyonun bu şekilde olduğunu düşünüyorum. Emekli olduğum için herkes gibi ben de geçim zorluğu çekiyorum. Emekliler zor şartlarda yaşamlarını sürdürmeye çalışıyor. Bu şartlarda tasarruf yapacak bir durum da yok.” diye konuştu.

6 BİN LİRA EMEKLİ MAAŞI ALIYORUM

Gerçek enflasyonun en az yüzde 200 olduğunu kaydeden 76 yaşındaki Mehmet Duralioğlu da “Aldığımız para geçim için yetmiyor. Hiçbir şeye erişemiyoruz. Türkiye’de geçinmek hiç kolay değil. 50 sene esnaflık yaptım, Bağ-Kur’dan emekliyim. Bugüne kadarki iktidarlarda en çok geçim zorluğu çektiğim bu iktidar oldu. Tasarruf yapmam mümkün değil. 6 bin lira emekli maaşı alıyorum. Bu rakam geçim için yeter mi?” yorumunu yaptı.

TORUNLAR GELECEK DİYE KAÇIYORUM

Türkiye’de geçimin mümkün olmadığını belirten 73 yaşındaki Hayrettin Aksulu, “Hafta sonları torunlar gelecek diye evden kaçıyorum. Bu durumda nasıl tasarrufta bulunayım? Piyasadaki fiyatlar ilerde de düşmez çünkü denetleme yok. Bir ürün bir markette 10 liraysa diğerinde 15 lira… Hiçbir şey iktidarın dediği gibi değil. İnsanlar kıraathanelerde tanıdıklarını gördüklerinde arkasını dönmek zorunda kalıyor. Çay 3 lira olmuş… İnsanların cebinde bu para var mı? Geçinmek çok zor.” değerlendirmesinde bulundu.

ÇAY, SİMİT DE YESEK MAAŞIMIZ YETMİYOR

Gerçek enflasyonun yüzde 500 olduğunu söyleyen 67 yaşındaki İsmet Erol, “Hayat pahalılığı var. Geçim zorluğu geçen yıllara göre ikiye katlandı. Çay ile simidin fiyatı 5 lira olmuş. Günde bir çay ile bir simit yesek de maaşımız yetmiyor. 5 bin 500 lira emekli maaşı aldığınız, domatesin kilosunun 40, peynirin kilosunun da 100 lira olduğu bir ortamda enflasyonu siz hesaplayın. Piyasadaki fiyatlar da düşmez. Yönetim değişirse belki…” ifadesini kullandı.

DEMOKRASİ EKSİKLİĞİ VAR

TÜİK’in rakamlarının gerçeği yansıtmadığını savunan 70 yaşındaki Savaş Aygüner, “Enflasyonun yüzde 100’den fazla olduğunu düşünüyorum. İyi yönetilmediğimiz için Türkiye’de hayat pahalılığı var. Ekonomi düzgün olmazsa hiçbir şey düzgün olmaz. Bu, tamamen sistemle alakalı… Ülkemizde demokrasi eksikliği var. Önemli olan istikrarın sağlanması… Hak, hukuk, adalet olmadıktan sonra bu ülkede olumlu bir şey olacağını zannetmiyorum.” dedi.

PEYNİR TÜKETİMİNİ AZALTTIK

Enflasyonun yüzde 300 olduğunu dile getiren Ayten-Uygur Uzun çifti, “Her şey pahalı. Türkiye’de geçim zorluğu üç kat arttı. Bunun sebebi de iyi yönetilmeyen ekonomideki istikrarsızlık. Bu istikrarın sağlanmasını umuyorum fakat olacağını zannetmiyorum. Biz, fırsatçı bir milletiz. Biz de geçim için tasarrufta bulunuyoruz. Artık arabaya ihtiyacımız olduğu zaman biniyoruz. Peynir tüketimini bile azaltmak zorunda kaldık.” değerlendirmesinde bulundu.